Uzm. Dr. S.Hilmi Özkırış

Bahar mevsimiyle birlikte artan hava sıcaklıkları ve aydınlığın oluşturduğu olumlu etkilerle beraber kendini gösteren halsizlik ve yorgunluklara dikkat! Bahar Depresyonu, erkek kadın demeden sinsice bizi yakalayıveriyor.

Bu yıl çok sert geçmeyen kış öyle uzadı ki, bahar ancak mayıs ayında gelebildi... Mevsime bağlı değişiklikler, vücudumuzda da hareketliliğe sebep olur. Kışın rehaveti baharda yerini kıpır kıpır hayata bırakır. Tabii beraberinde ruhi yorgunlukları da getirdiğini unutmamak gerekir...

Fistüller de (iltihabi kanallar) diğer makat yaraları gibi hayatımızı çekilmez kılar. Ancak yapılacak basit teşhisle en fazla 1 gece hastanede misafir kalarak bu can sıkıcı acılardan kurtulmuş oluruz...

Makat hastalıklarıyla ilgili sayısız soru alıyoruz. Bundan dolayı birkaç hafta daha sorulara ortak cevap olması mahiyetinde, sık görülen hastalıklarından olan Anorektal Apseler ve Fistüller ile devam ediyoruz...

Geçen hafta anal fissürün sebepleri ve belirtileri üzerinde durmuş ve özellikle hanım kardeşlerimiz için büyük risk oluşturan bu rahatsızlığın kesinlikle hafife alınmaması gerektiğini belirtmiştik. Bugün de anal fissürün tedavisi ve koruyucu tedbirleri üzerinde duracağız.

Tıpta ayıp yoktur... Nasıl ki başımız ağrıdığında hemen doktora koşarız; yediğimiz besinlerin faydasız kısmını attığımız organlarımızda da bir problem olduğunda tıbba sığınmalıyız. Hele hele hanım kardeşlerimiz risk grubunda olduğu için Anal Fissürü (makatta yırtık) kesinlikle hafife almamalı!..

Çinko eksikliğinde risk grubunu okul öncesi çocuklar, hamileler ve yaşlılar oluşturur. Büyümedeki önemi sebebiyle gebelik ve emzirme dönemlerinde annelerin çinko yönünden yetersiz beslenmesi, bebekte gelişme geriliğine ve doğuştan sakatlıklara sebep olabilir.

Kırmızı eti azaltın ancak hepten bırakmayın. Çünkü vücudumuzun bağışıklık sistemini besleyen çinko, en çok kırmızı ette bulunuyor.

Dekübitus ülserine karşı alınacak en tesirli tedbir, hastanın mümkün olduğu kadar hareket ettirilmesidir. Yara ilerledikten sonra sabırla uygun tedaviler uygulanmazsa hasta hayatını kaybedebilir!

Yatalak, tekerlekli sandalyeye mahkûm, uzun süreli yataklı tedavi gören, travma geçiren ve 70 yaşın üzerindekilerde oluşan yatak yaraları (dekübitus ülseri), tedavi edilmediğinde maazallah ölüm riski taşımaktadır. Uzun süre aynı pozisyonda kalma, özellikle kemik üzerindeki dokuyu yıpratıp âdeta eritiyor.

İşitme kaybı ile beraber baş dönmesi ve kulakta çınlama ile basınç hissi duyulması şeklinde kendini gösteren bir rahatsızlık olan Menier sendromu, âdeta hayatımızı kâbusa çeviriyor. Siz siz olun eğer çok şiddetli ağrı hissediyorsanız doktora koşun!

Alt ıslatma tedavi metotlarını anlatmaya bu hafta da devam ediyoruz... b- Sfinkter Eğitim Egzersizleri: Çocuktan gündüz idrarını yaparken birçok defa aniden kesmesi ve tekrar yapması istenir. Bu teknik sfinkter kaslarının tonusunu artırabileceği gibi çocuğun idrar yapma kontrolünün farkında olmasını da sağlar. Bu yöntemi daha çok büyük çocukların uygulayabildikleri bilinmelidir.

Soğuklara karşı koymanın en iyi yolu, ortama göre giyinmek ve mevsimin bol C vitaminli meyve ile sebzelerinden faydalanmaktır. Bir tas sıcak çorbayla yemeklere başlayın, odalarınızı sık sık havalandırın. Baktınız ki durumunuz iyi değil doktora gidip ilaç tedavisine başlayabilirsiniz.

Türkiye'nin büyük bir kesiminde bu kış hava sıcaklıkları genelde normalin üzerinde seyretmesine rağmen soğuk algınlığına maruz kalmayanımız kalmadı... Bulunduğumuz kapalı mekânlar, sıcaktan soğuğa ani geçişler savunmasız kalan vücudumuzu kolay hasta ediyor

Kilonun % 10'unun verilmesi bile insülin direncini yok ederek bizi diyabetten korur. Bu yüzden düzenli egzersiz çok önemli.

Yanlış beslenme, hareketsiz hayat, bazı sağlık problemlerinin üzerine kararlıca gidemeyip 'boş verme' ve stres, metabolizmamızı allak bullak ederek sürekli kilo aldırıyor. Peki kurtu-luş var mı, var! Öyleyse buyurun hep beraber sağlıklı bir vücudun kapılarını aralayalım...

Eğer yaşınız 45'i geçtiyse ve de kiloluysanız mutlaka gizli şekerinizin olup olmadığını araştırın! Çünkü zamanında yapılacak müdahale ile hem diyabetin önüne geçmiş, hem de başta kalp damar olmak üzere birçok metabolik hastalıktan korunmuş olacaksınız

Şeker, tansiyon ve trigliserid yükseklikleri ile kalp ve damar hastalıkları gibi birçok rahatsızlığa yol açan insülin direnci, müdahale edildiği ve gerekli tedbirler alındığında rahatlıkla kontrol edilebilir, hayatımız normal ve sağlıklı olarak sürdürülebilir.

Kireçlenme, canımızı sıksa da hiçbir zaman hayatı tehdit eden bir hastalık değildir. Yeter ki tedbiri elden bırakmayıp uygun tedavi yöntemlerini seçelim. Kilo vermekle problemin yarısı çözülür. Ayrıca kaplıca kürleri gibi metotlar da çok faydalı olur

Yürürken diz ya da diğer eklemlerinizde çatırdama sesi duyuyorsanız bir sıkıntı var demektir.