Bir kiracının ev sahibiyle yazışmasıdır

Feridun Ağabey size ev sahibimle aramızda geçen mesajlarımı gönderiyorum. Takdiri de kamuoyunun vicdanına ve koydukları kurallara uymayan ev sahiplerine ne gibi bir yaptırım uygulayacağını dört gözle beklediğim yetkililerin dikkatine arz ediyorum.

 

Ev sahibimden şöyle bir mesaj geldi:

 

-Selamünaleyküm abi, her şey yolundadır umarım. Senemizi doldurmuş bulunmaktayız. Yeni kira ücretimizi 4000 TL olarak belirledik. Malum enflasyon oranında (ilçesinin ismi var) geneli itibari ile uygun olduğunu düşünüyoruz. Anlayışla karşılayacağınızı düşünüyoruz.

 

Bunun üzerine yazışmalarımız başladı. Şöyle cevap verdim:

 

-Aleykümselam Abi %100 zam mı olur? Yani bu vicdana da hukuka da aykırı… Böyle bir şey olabilir mi ya, hele bu süreçte?

 

- (adı geçen ilçe) 3+1 en ucuz evler 4-5 bin liradan başlıyor ki o evler bizim evin yanında oldukça basit kalıyor.

 

-Ülkede olan mevcut enflasyonu siz de biliyorsunuz.

 

-İsterseniz bir araştırın size uygun gelmiyorsa. Geçen sene ben aynı şekilde kabul ettim ama bu sene kabul edeceğim manasına gelmiyor mecbur olmasam zaten bunu size yazmam.

 

-Tamam, sizi anlıyorum ama bu ülkede kural var kanun var adalet var böyle bir hakkaniyet yok yani. Ben araştırıyorum tabii ki. Neyin ne olduğunu biliyorum. Ben size demiyorum ki %25 yapın %30 yapın %40 yapın %50 yapın eyvallah anlarım da %100 ne demektir ya? Hangi hak hangi hukuk hangi adalet? Babanızı aradım ulaşamadım.

 

-Tamam ben de biliyorum hak hukuk o evin değeri şu anda 4 binin çok üzerinde olduğunu da biliyorum. Orta yolu bulmak adına piyasanın yine altında bir rakamla geliyoruz size. Sizin şu anda bu kalitede böyle bir evi bu fiyata bulamayacağınızı da biliyorum. En basiti geçen sene aldığınız herhangi bir ürünün fiyatının şu an ne kadar olduğunu siz söyleyin, ondan sonra bu rakamın az mı çok mu olduğunu tekrar düşünün.

 

-Ben düşünüyorum hukuk ne derse o. Babana söyle, vicdanı el veriyorsa benim vicdanım elvermiyor hukuk ne derse ben onu yaparım. Ben devlet kredi verirse imkân olursa evi almayı düşünürken yaşadığım sorunlara bak. Memleket (depremde) yıkılıyor, insanlar zorda. Ekonomik çıkmaz var. Bir taraftan ev yok diye fiyatlar bu. Devletin dediğine bak milletin yaptığına bak. Ben 35 senedir bu şehirde yaşıyorum. Nerede neyin ne kadar olduğunu gayet iyi biliyorum.

 

-Tamam Abicim, o zaman bu kalitede daha uygun bir yer bulabiliyorsanız çıkabilirsiniz. Ekonomik çıkmaz sadece sizi değil hepimizi etkiliyor...

     ***

Feridun Ağabey, insanda yaşama sevinci bırakmıyorlar. Deprem beklediğimiz şu dönemde o kadar canımdan bezdim ki depremde yıkılır gider bu bina da ben de altında kalırım da kurtulurum!.. Bu yazışmalarım da sende kalır. Ev sahibinin kiracıya zulmü diye not edersin!”

     İsmi mahfuz

 

Geçen gün bu köşeden bir veli olarak yazdığınız öğrenciye sürekli her öğretmenin ödev vermesinin bir öğrenci için normal olmadığını düşündüğünüzü ifade ederek acaba “yanılıyor muyum?” demişsiniz. Ben de diyorum ki “Evet yanılıyorsunuz Gülşah Hanım… Bir öğretmen değilim ama onlarca öğretmenden ders dinleyen, eğitilip öğretilen aşama aşama eğitim gören (ilkokuldan başlayıp üniversite bitiren…) ve eli öpülesi öğretmenlerim aracılığıyla bir meslek sahibi olarak yazmak istiyorum: Anladığım kadarıyla sizin çocuğunuz pek okuma heveslisi değil. Verilen ödevleri yapmak istemiyor ve siz yapıyorsunuz. Elbette bu durum çocuğun eğitimine bir sektedir ve yine anladığım kadarıyla bu çocuk okula yeni başlamış, belki eğitime alışma sürecinde… Merak etmeyin şahsım da ilkokul 1. sınıfta okuma yazmayı öğrenince 2, 3 ve 4. sınıflarda hiç ders çalışmamış okulda öğrendiğimle yetinmiştim ama 5. sınıftan sonra kim tutabilirdi bizi… Son sürat ve sonraki yıllar da bu zamanki gibi devam etti… Sizin çocuğun da açılma vakti gelir hiç merak etmeyin… Hem neden sosyal olmasın? Hafta içi 5 gün ders ise 2 gün de tatil… Yılın 3 ayı yine tatil… Çocukken parkta oynayan şahsım lise yıllarımda sınıf arkadaşlarımla okul sonrası aynı parkta bankta oturur sohbet ederdik. Yüzmeye de giderdik sinemaya da… Üniversite yıllarımda mesleğim gereği okuduğum şehri çok gezmiştim… Hiç ihmale gelmez, her okunan ve dinlenenden bir şey öğreniyoruz ve hâlâ mesleğimde ilerleyebilmek için araştırır okurum… Siz de hiç merak etmeyin bu çocuğun yarınları parlak… Teşekkür ederim…

     Mimar Ömer Faruk Yıldız… 

 

“Feridun Ağabey, sizin aracılığınızla Bahçelievler Belediyesine derdimizi iletmiştik. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesindeki kaldırım sorunumuz olduğunu dile getirmiştik. Bu derdimizi hiç vakit kaybetmeden çözüme ulaştıran Bahçelievler Belediyesine ve değerli Başkanımız Sayın Dr. Hakan Bahadır Beyefendiye çok teşekkür ediyoruz.”