Eski günler!..

Mesleğe başladığımız yılları düşünüyorum da, bizler hakikaten kahramanlıklar yapmışız. Anlatılsa kitaplar yazılacak kadar heyecan verir. Bugünün şanslı gençleri, zaman zaman sohbetlerimize katılıyor, bizleri dinlerken gözleri dört, kulakları beş açılıyor. Ben de bu kervanın içine girdim. Müdürümüz Sadık Söztutan'ın odasında ben anlattıkça nefesler kesiliyor. Yine böyle bir hafta geride kaldı. Bol bol nostalji yaptık. Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören'in gazetecilerle yemekli sohbet toplantısı varmış. Naci Arkan'la, Hasan Sarıçiçek buluşup birlikte gideceklermiş. İstanbul trafiğinin azizliğine uğramışlar, buluşamamışlar. Ama geç bile olsa, Yıldırım'ın yemeğine ulaşabilmişler. Biz de bu arada Söztutan'la eskilere doğru yolculuk yaptık. Buraya parantez açacağım. (Anlattığım yaşanmış hatıraları öylesine ustaca kaleme alıyor ki, okuyunca konu mankeni olduğumu anlıyorum. Rahmetli Vehbi Koç'la Ankara - İstanbul seyahatimiz vardı. Esenboğa Havaalanında'ki genç gazeteci bendenizdi...) Sohbetin ortasında Naci ile Hasan geldi. Haberler bomba gibi. Yıldırım Demirören'den bahsediyorlar. Ben de biraz babalarından anlatmaya başladım. Yıldırım'ın babası Erdoğan Demirören Yenikapı - Küçüklanga'dan çocukluk arkadaşımızdı. Beşiktaş ve Genç Milli Takım formasını giyerek bizleri kıskandırırdı. İyi Beşiktaşlıydı... Mahdum Yıldırım'ın ondan kalır tarafı yoktu ama biraz daha pişmesi lazımdı. Naci Arkan'ın odasında otururken genç gazetecilerden bahsediyorduk. Ateş parçası gibi birisi girdi odaya. Kafamı çevirmemle elinde dergiler tutan Tahir Kum'u gördüm. FUTBOL EXTRA'nın Genel Yayın Müdürü. Değerli okurlarım, kompliman (şimdiki tabirle yağ çekiyor ) yapıyor demeyin. Bugüne kadar gördüğüm, içeriği ile dopdolu futbol dergisi. Nisan 2005'de start almış dolu dizgin gidiyor. Bugüne kadar ilk sayısı çıkmış, ikinciye reklam bulamadığı için kepenk indirmiş birçok korsan yayın biliyorum. Tahir, son sayısını gösterirken gözlerinin içi gülüyordu. Bizler böyle spor dergilerini, renkli yabancı basın yayınlarını arşiv yapar saklardık. Neden üzerine basa basa FUTBOL EXTRA' dan bahsettim? Şimdi sıkı durun... Nisan 2005 ve bugün Şubat 2006...Her sayısını tek tek inceledim. İlk sayısında " Futbolda ihtilal, özerklik sarsılmaz, Erzik uyardı" haberleri bugünlere ışık tutmuş. Devam ediyorum. Haluk Ulusoy sekiz ay öncesinden haber vermiş ve gelmiş koltuğuna oturmuş. Ve daha neler neler. Gazeteler özellikle hafta sonları baskılarında okunacak kitap ve yayınlardan bahsederler. Marketlerin kitap reyonları, rengarenk baskılarla süslenmiş dergiler, okuyan bir nesil yetiştiğini gösterir. Satır satır okuyoruz, eleştiriyoruz. Ve konumuz futbol olunca buyurun size bir futbolsever... Pazar sabahı kalkar maça gitmek için hazırlıklara başlar.Elinde küçük radyosu stadın yolunu tutar. Hem maçı seyreder, hem de dinler. Maçtan çıkar eve gelir, seyrettiği karşılaşmanın varsa gollerini TV' den seyreder. Sabah kalkar ilk işi gazete alır maçın yorumlarını yeniden okur ve bütün hafta anlatır. İşte benim futbol severim bu. Benden tavsiye. Bunların yanına mutlaka FUTBOL EXTRA' yı da koyun...