Fair-Play ve Arıpınar

Adına "Fair- Play" dediğimiz ve sporda en çok kullandığımız yabancı kökenli iki kelimenin mânâsı şöyle..." Tarafsızlık, doğru oynama, dürüstlük" Bu isimle, tam olarak tanışmamız 19. yılların sonlarına rastlar. O zamanlar dünya spor arenası baktı ki dürüstlük devamlı fire veriyor "Gelin hep birlikte Fair-Play sloganını canlandıralım" dedi. Futbolun ev sahibi FIFA yeşil sahalara amblemlerle, pankartlarla katıldı. Bu işin asıl isim babası ULUSLARARASI OLİMPİYAT KOMİTESİ (IOC) ise tam bayrak açtı. Ülkelerinde Fair-Play'e gönül verecek, çalışacak, araştıracak sportmenlere çağrı yaptı. Ve Türkiye'de de bir asker bulundu... O asker Erdoğan ARIPINAR' dı... Bu hafta ne yazacağım diye kafamda soru ararken TV ekranlarında alt yazı gördüm. "Erdoğan ARIPINAR, Uluslararası Olimpiyat Komitesinin Fair-Play ödülüne lâyık görüldü" diye. Aynı heyecanı 1998 yılında yaşamıştım. Televizyonda LİBERO adı altında program gerçekleştiriyordum. Ülkemin Gençlik ve Spor İl Müdürlerini ikişerli üçerli ekrana çıkarıp sorunlarını tartışıyordum. O günlerden işte güzel bir anı... Mardin Şehir Stadı oturma yerleri eskimiş ve oturulacak gibi değildi. Bu arada İstanbul Ali Sami Yen Stadı yenileniyordu. Konuklarım İstanbul ve Mardin müdürleriydi. Neticede İstanbul'da sökülen sağlam koltuklar Mardin'e gitti montaj oldu. Ve buna benzer birçok hizmet ve centilmenlik anlaşmaları yapıldı. Türkiye Olimpiyat Komitesi o yıl bana Fair-Play ödülü vermişti. Bundan büyük mutluluk düşünülmezdi. İşte onun için Erdoğan ARIPINAR'ın bu onurlu ödülüne saygı duyuyorum. Özel olarak hazırlanan ve IOC'nin Lozan'daki merkezine gönderilen ödül, mayıs ayı içinde Türkiye Fair-Play Ödülleri töreni kapsamında, ARIPINAR'a takdim edilecek. ARIPINAR'dan söz açılmışken hakkını yemeyelim... "Ayın Altın Adamı" organizasyonları, Türk futbol ailesi için çok önemli. Spor medyasını hiç ayrım yapmadan bir araya getirmek her babayiğidin harcı değil. Spor yazarları kongrelerinde boş sandalyelere konuştuğumuzu unutmayalım. Konu, konuklar, ödüller, haberler, röportajlar ve aynı çatı altında birbirini özleyen usta ve çırakları bir araya getirmek Fair-Play'den başka nedir? Togay BAYATLI'nın dediği gibi "ARIPINAR'a bu ödül anasının ak sütü gibi helal olsun..."