Gittim, gördüm, yazdım

A -
A +

Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizin sahillerini dolaşmak turistik amaçla bile olsa çok zaman ister. Tarih kokan limanlar ve adına "barınak" dediğimiz sayfayı açalım. Önce "barınak" ne demek? "Güvenlikli yer". Denizciler için tarif etmek gerekirse, "Deniz ve rüzgâra karşı teknelerin güvenle sığınabileceği doğal ya da yapay yer. "Akdeniz Bölgemiz bu tür barınaklarla dolu. Bir örnek vererek yola devam edelim; Olympos... Lykra döneminde korsanların baskılarına maruz kalan bu doğal liman, kelimenin tam anlamı ile bir barınak. Ceneviz ve Venedikli tüccarlar en güvenli yer olarak Olympos barınağını tercih ederlerdi. Rotamızı Marmara'ya çevirip şirin ama yaptığı işlerle müthiş bir barınakta soluk alalım. Sabahın erken saatlerinde motor sesleri ile başlar hayat. Balıkçılar hazırlıklarını yaptıktan sonra yavaş yavaş barınaktan çıkarlar. Bunlar olta balıkçılarıdır. Ne gırgır ne trol çekerler. Besmele ile oltalarını salarlar. Bu arada balıkçıların parolası "Rastgele" en içten dilekle söylenir. Marmara, doğa harikası barınaklarla ne kadar övünse azdır. Yukarda konu ettiğimiz yere ve insanlarına doğru biraz daha yaklaşalım. Yaz mevsimi biraz erken geldi diyor başkan Haydar Deniz. Teknelerin yaza hazırlığı için sanki sıra kapmaca oynanıyor. Ama öyle güzel bir düzen var ki. Mehmet Yavaş sanki bilgisayar. Teknelerin tamir ve boya sırasını hatasız hazırlıyor. Barınakta her türlü tekne doktoru var. Tahta ile yapılacak bütün işlemlerden marangoz İsmail sorumlu. İnce işlere Erhan soyunuyor. Motorcu Sabri usta mı Namık mı. İkisi de profesör. Barınak hafta sonları bayram yeri gibi. Küçücük kayığını Titanik gibi gören mutlu insanlarla dolu. Burada örnek yaşam tarzı sergileniyor. Liman da tonoz tabir edilen teknelerin bağlandığı manzara sanki şiir gibi. Kayıkların isimlerini okuyalım. Dumlupınar. Emekli Deniz Başçavuşu Muharrem Bey teknesine bu ismi nasıl vermesin. Denize gömülen Dumlupınar denizaltısında görev yapmış. Diğer isimler Rüzgâr, Deniz, Kocatopçu, Nurkay v.s. Sohbet öylesine güzel ki sormadan söylemiyorlar. Bunun yanında sosyal yardımlaşma tam bir arkadaşlık içinde. Başkan Haydar Deniz sanki Halaskar baba...Barınağın emektarlarından Ünal ağabeyleri yoğun bakıma yatırılmış. Kimsenin yüzü gülmüyor. Aynı şekilde diğer bir emektar Engin kalp ameliyatı geçirmiş, tüm kalpler sancı çekiyor. Barınağın çınarları ayrı bir güzellik. Asrın balıkçısı İrfan amca, Necdet, Gabriel, Atilla, Ara, Cemil, Mesut, Cumhur, Hüseyin (Piri adlı teknesi ile ne kadar övünse haklı), Mahmut (Ah bir de tavlayı iyi oynayabilse), Memiko Mehmet, Beton Kaya, Tornacı Şeref ve Avukat Hikmet ve Doğan beyler... Kemal'den çay içmenin keyfine de doyum olmuyor. Barınak diye diye biz de bir limana sığındık. Siz değerli okuyucularımızı sıcak yaz gününde biraz serinletelim dedik. Merak ettiniz neresi bu barınak diye... Olympos değil. Ramazan ayında yolunuz düşerse her gün iftar yemeği ile en az 150 kişiye sofra açan Kocamustafapaşa Balıkçılar Barınağı... Gittim, gördüm ve yazdım.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.