Havadan sudan

A -
A +

Daha önceki yazılarımda da bahsetmiştim. Bizim sektörde öyle çok malzeme var ki, kullan kullan bitiremezsin. Zaten her hafta bir yenisi ekleniyor. Görüşler, fikirler çarpışıp duruyor, herkes her şeyi yazıyor ve ağzı olan konuşuyor... Baksanıza V.Manisaspor'un Sakaryaspor maçına. Al olayı istediğin gibi kullan. Benim derdim başka. Yazmaya çalışarak sesimizi duyurmak istediğim konu ise bambaşka. Deniz diyorum ve balıklama atlıyorum. Efendim, geçtiğimiz hafta hem merak hem de bir şeyler öğrenebilmek için yolum Fındıklı'ya düştü. Değerli okuyucularım Fındıklı diyorum ama konumuz tüm denizlerimizi, sahillerimizi kapsadığı için T.C Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığı İstanbul Bölge Müdürlüğüne gittim. Bu arada unutmadan söylemek isterim. İnşallah üç tarafı denizlerle kaplı güzel ülkem adına yakışır "Bakanlığa" kavuşur. Bakın neler gördüm, notlarımda neler var sizlerle paylaşacağım. Bu resmi kuruluşumuzda kesinlikle "Bugün git, yarın gel " kalkmış. Vatandaşla yakından ilgilenen herkeste güler yüzü görmek mümkün. İsim vermekte sakınca görmüyorum. Serkan KARAKAŞ... Pırıl pırıl, genç, dinamik Gemi İnşaat Mühendisi ve Gemi Sörvey Kurulu Uzmanı... Günlük temposuna yetişemedim. Sabah Tuzla'ya, öğleden sonra üç imzalı bir görev için İstanbul'un yağmurlu trafiğinde ayrı bir göreve. Bu arada diğer isimleri yazamıyorum, tempo onlar için de geçerli kutlamaktan başka elimden ne gelir. Peki, bunları neden yazıyorum... Yukarıda da bahsettiğim gibi, denizlerle çevrili güzel ülkemde her nedense deniz tutkusu, deniz sevgisi, denizcilik aşkı bürokrasi duvarı yüzünden insanlara itici, sevimsiz geliyordu. Bundan sora korkmadan karar vereceğimiz günler gelmiştir. Deniz sahillerine kimse, "Burası benim yerim, burada denize giremezsiniz, kayığınızı, teknenizi bağlayamazsınız" diyemez. Gemi Sörvey Kurulu Başkanı Sayın Hızır Reis DENİZ ile konuşurken saate bile bakmadım. O, sanki tüm gençlere çağrı yapıyordu. Trabzonluluğun verdiği denizcilik gururu ile İstanbul Boğazı'nı gösterip, "İnşallah Türk bayrakları ile donanmış irili ufaklı tekneleri seyir halinde daha çok seyir ederken göreceğiz" diyerek seslendi. Yeşil futbol sahalarından denizlerimizin sularına dalarken ufak bir dokundurma da, gökyüzünde hizmet verenlere taş atanlara yapacağım. "Kulaklarım kepçe gibi" diyerek "Japon yapıştırıcı" ile düzeltmeye çalışarak adından bahsettirmek isteyen, "Ben güzelim, o çirkin" diyerek kendini "tavus kuşu" zanneden, sözüm ona "manken"lik yapan kızımız, uçakta olay çıkartıyor ve karakolluk oluyor. Kendinden çirkin gördüğü kabin memurunu aşağıladığını zannediyor... Dikkat edersek her fiziği düzgün, mesleki kariyeri olmayan podyum ve açılışlarda boy gösterebilir ama üniformayı giyip kabinde yürüyemez. Çünkü "DOĞA"nın kanununa aykırıdır. Bayan, bekleriz...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.