İlaç gibisin Ceyhun

Ligin ikinci yarısına büyük umutlarla giren Trabzonspor, nihayet kendine gelebildi. Takım çok iyi oynuyor, ilerisi için umut vadediyor gibi, basma kalıp laflarla kendini avutan teknik heyet, galiba rahat bir nefes alabildi. İsveç'ten Risp, Gine'den Yattara, Mısır'dan Ayman'lı kadroya yapılan takviyeler sonunda aranan kan nihayet bulundu. Kim mi, Ceyhun... Hani, G.Saray'da, F.Bahçe'de gezip de, "Bundan bir şey olmaz" denilen Ceyhun, Trabzon'da kendine geldi ve "Al sana 2 gol" deyip bordo-mavilileri rahatlattı. Bu futbolcuyu, Karadeniz'e getirmeyi kim düşündüyse, ona "hay aklınla bin yaşa" diyeceğim. G.Antep defansının verdiği boşlukları, yaptığı ara paslarıyla ne kadar güzel gördüğünü biz gördük. Yalnız, usta ayak Ceyhun'a minicik bir tavsiyede bulunmak istiyorum. Ne olur, "Dilini tut... Haklısın, biliyoruz. Sana yapılan faullere bırak biz buradan isyan edelim, sen değil!" Nasıl olsa hakemin sarı kartı bize ulaşamaz! Gol erken geliyordu. Ceyhun, Gökdeniz'e öyle güzel bir pas aktardı ki, soğukkanlı Gökdeniz ilk dakikada bunu kullanamadı. Fakat, sonra madem öyle işte böyle misali... Uzun haftalardır, gole dargın Umut vurdu, kaleciden döndü, Ceyhun'a geldi. İşte orada af yok... Ceyhun, Trabzonspor'a rahat bir oynama imkanı verdi. Bitmedi... G.Antepspor Teknik Direktörü Erdoğan Arıca, bana göre Faruk'u Yattara ve Ayman'ın üzerine oynatarak, bu futbolcunun enerjisini tüketti. Özgür, orta alandan çok zor çıkan bir futbolcu. Diawara ise devamlı yan toplarla, zaman çalmak ister gibi göründü. İkinci yarıda G.Antepspor iki değişiklikle ofansif futbola döndü. Ama atı alan Üsküdar'ı çoktan geçmişti. Gecenin adamı Ceyhun öyle güzel bir gol daha attı ki, ayakta alkışlayanlar bir daha yerlerine oturmadılar. Neredeydin sevgili Ceyhun bu güne kadar? Gülmeyi unutan Ziya Doğan'a sevinç çığlıkları attırdın. Bravo, Türkiye'ye özlediği Trabzonspor'u geri getirdiğin için.