Trabzon'dan buraya kadar

Trabzonspor ilk maçta mükemmel futbol ve 3 golle yendiği G.Saray'a Ali Sami Yen'de bu defa karşı koyamadı. Talihsiz futbol kazasıyla Musa'yı kaybeden Bordo - mavililer belli ki; G.Saray maçına hiç iyi hazırlanmamıştı. 4-4-1-1 sistemiyle ne yapabilirdi Trabzonspor? Hüseyin, Stepanov, Erdinç ve Celaleddin, kaleci Tolga'nın önünde duvar örmüşlerdi. Ancak, bu futbolcuların ağır hareketleri yüzünden de gole davetiye çıkarıldı. Öyle ki, Hakan Şükür'ün topu indirdiği yerde birbirlerine bakan bordo - mavili defans oyuncuları, Arda'ya şut imkanı verdiler. Asıl şaşırdığım şey, son haftaların golcüsü Umut'un kayıp oluşuydu. Dün onu tanıyamadım, sanki futbola küsmüş gibiydi. Maçın ikinci yarısında Trabzonspor'dan çok şey bekleniyordu. Nitekim Ziya Doğan da bu inançla Umut'un yanına Ersen Martin'i alarak çift santrfora döndü. Beraberlik golü de Ersen Martin'in çabasıyla geldi. Ha.. Pozisyon tartışılabilirdi. Ancak, kanaatim o ki, genç kaleci Aykut topa yükselirken ondan daha atik davranan Erdinç faul yapmadan golünü attı. Tam Gökdeniz takımını sırtlamış, Trabzonspor'u atak oynamak için cesaretlendirmişti ki, o sırada G.Saray'ın golü geldi. Hem de Ziya Doğan, galibiyet hesapları için Ceyhun'u oyundan alıp Yattara'yı sahaya sürdüğü anda ne olduğunu anlayamadan Trabzonspor golü yedi. İliç, öyle bir gol attı ki, kaleci Tolga'nın yapacak hiç bir şeyi yoktu. Bu sırada Ali Sami Yen tribünleri bir anda karıştı. Sahaya beklemediğimiz cisimler fırlatılmaya başladı. İşte bunlardan bir tanesini de hakem göstrere göstrere getirdi, saha görevlisine teslim etti. G.Saray'ın solunda emektar Ergün, sağında Sabri çok çalıştılar. G.Saray'ın 1-1'den sonraki artan temposu devam etse skor daha da açılabilirdi ama çok kısa sürdü. Böylelikle Ali Sami Yen'de yenilmeyen G.Saray bu prensibini dün gece de devam ettirdi. G.Saray yoluna devam etti, Trabzonspor'un şampiyonluk ümidini azalttı.