İyiye ceza kötüye ödül neden?

A -
A +

Son günlerde en önemli gündem maddelerimizden biri, vergi yasasındaki değişiklikler… Vergisi artırılacak kesimlerden itirazlar yükseliyor. Pasaport harcının 150 liradan 1.500 liraya çıkarılmasına, yurt dışında fuarlara ve tanıtıma giden iş adamlarından tutun, senede 1 kere yurt dışına turizm amaçlı çıkan vatandaşa kadar herkes isyan ediyor. Diğer taraftan engellilerin motorlu araç alırken kullandığı indirimli ya da sıfır ÖTV hakkında değişiklik yapılması… Yurt dışı çıkış harcı için bir orta yol bulunur, çözülür. Fakat engelli aracı konusunda büyük suistimal var. Bu suistimal kapısını kullanmaya alışmış kişi ve kişiler de bundan vazgeçmek istemiyor. Asıl mesele burada. Devlet suistimali önlemek için kullanıma ilişkin şartlarda değişiklik yapmak istiyor ama sen misin buna kalkışan!.. Hâlihazırdaki uygulamada yüzde 40’tan başlayarak engel oranına göre ÖTV indirimi var. Yüzde 90 engelli olan vatandaş ÖTV’siz araç alıyor.

 

Yaşın önemi yok. 80 yaşında ve yüzde 90 engelliyse vatandaş, onun adına ‘sıfır’ ÖTV uygulamasıyla araç alınabiliyor. Aynı hakkı engelli vatandaşımızın bütün birinci derece yakınları da elde ediyor.

 

Yüzde 90 engelli bireyler ve birinci derece yakınları, fiyatı 1,5 milyon liraya kadar olan araçları ÖTV’siz alabiliyor... Bir örnek vereyim… Diyelim ki fiyatı 826 bin lira olan sıfır bir araç alacak engelli bireyimiz. Bu araç yüzde 80 ÖTV diliminde. ÖTV tutarı da yaklaşık 306 bin lira. Üzerine gelen KDV de 137 bin lira. Yüzde 90 engelli vatandaş için bir adet ve ne kadar birinci derece akrabası varsa bu haktan yararlanabiliyor. En az yüzde 40 engeli olanlar ise yaklaşık yüzde 26 ÖTV indirimi hakkı kullanıyor. Onlar da yaklaşık olarak sıfır aracın yüzde 30’u kadar indirim kazanmış oluyor. Ve bu indirimle aldıkları araçları 5 yılda bir değiştirme hakkına sahipler. Devletin yapmak istediği, engelli bireyin haklarına dokunmak değil, suistimali önlemek. Yeni vergi kanununda, bu hakkın yenilenme süresinin 5 yıldan 10 yıla çıkarılması planlanıyor. Ayrıca bu hakkın kullandırılması için ‘ihtiyaç sahipliği’ kriterinin getirilmesine hazırlanıyor Hazine yönetimi. Amaç sadece engelli bireyin ihtiyacının karşılanması ise 10 yıllık hak yenilenmesi gayet makul bir süre. Ama yakın(!) akrabalar “5 yılı geçince teknolojinin imkânlarından yararlanma haklarının ellerinden alınmasına” itiraz ediyorlarmış. Bu, sosyal devlet ilkesine aykırıymış. Öyle diyor ucuz araba haklarının azalması korkusuyla ayağa alkan akrabalar.

 

Tabii sadece araç alımında değil; uçak biletinde indirim, belli kurumlarda öncelik, emlak vergisinde indirim, müzelere ücretsiz giriş, toplu taşımada indirim ve 'ücretsiz' kullanım gibi haklar da var...

 

Başta da dediğim gibi, gerçekten ihtiyaç ve hak sahibi olana devletin verdiği 'ayrıcalık' için boynumuz kıldan ince. Devlet, dezavantajlı vatandaşı için ne gerekiyorsa yapmalı. Hatta bugünkünden de fazlasını… Fakat baktığınızda maddi gücü, o ÖTV indirimine hiç ihtiyaç göstermediği hâlde faydalanmak için türlü yolları deneyenler, bu hakkı başkalarına kullandıran ve hatta o hakkı suistimal edip, arabayla hiç ilgisi olmayan, işitme cihazı kullanan annesi adına araç alıp ortadan kaybolan insanları görüp duydukça isyan ediyor ve 'sınır iyidir' diyorum. Çünkü bir tarafta devletten her kopardığını nimet sayan, vergiyi kaçırmak için her yolu deneyen, “nasılsa af çıkacak” diye yıllarca vergi ödemeyip sonunda hakikaten bir şekilde faiz affına uğrayan yüz binlerce kişi... Diğer tarafta "Devlet malında tüyü bitmemiş yetimin hakkı var" hassasiyetiyle vergisini, cezasını zamanında ödeyen, yükümlülüğünü yerine getiren, gelirinin kayıt altında olması için çalışan 'iyi vatandaşlar'... İşte sosyal devletin en önemli görevi bu “iyi” vatandaşları cezalandırmak değil, ödüllendirmek… Gerek vergi indirimiyle, gerek o ödemesini yaparken “ön sıra” hakkı vermek gibi uygulamalarla teşekkür etmek gerek o iyi vatandaşlara… Vergi kaçırmak için her yolu deneyen, devletin verdiği her imkânın suistimal edilecek yerini arayan, yükümlülüğünü yerine getirmeyen de cezalandırılsın ki, görevini layıkıyla ve zamanında yerine getirenler kendisini “cezalandırılmış” hissetmesin. Kaçan, kaçıran, suistimal eden de uygulamalarla pişman edilsin ki adalet yerini bulsun.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.