İmamoğlu'nun ağzına almadığı kelime

Silivri'de tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu, Cumhuriyet gazetesine bir yazı gönderdi. Gazete tam sayfa yayınladı.

 

İmamoğlu yazısında 49 defa millet, 15 defa hukuk, 13 defa adalet, 11 defa demokrasi, 9 defa millet iradesi, 9 defa devrim, 8 defa mücadele, 7 defa egemenlik, 3 defa da tek adam kelimelerini kullandı.

 

Peki kendisi hangi suçtan hapiste? Yolsuzluk ve terör.

 

Mahkemede "Beni terörle yan yana getirecek olanın alnını karışlarım" diye tehdit eden İmamoğlu, tek kelime 'yolsuzluk'tan bahsetmiyor.

 

"Beni yolsuzlukla yan yana getirecek olanın alnını karışlarım" restini çekemiyor. Onun yerine millet iradesi, demokrasi, adalet, hukuk gibi kelimelerin arkasına sığınıyor. Kitlesi örtbasa zaten teşne. Yıllar yılı iktidarı yolsuzlukla eş değer gösteren 'bidon kafanın babası' gibi kimileri suç bastırarak "İmamoğlu'nun mahkemede çekilmiş görüntüsünü tişört yapın, giydirmeye çalıştıkları mahkûmiyeti hepimiz giyelim" diye akıl vermeye kalkıyor. Adam İstanbul'u üstüne geçirmiş olsa hak görecekler!..

 

Ama güneş balçıkla sıvanmaz! Yolsuzluklar, rüşvet pazarlıkları, iş adamlarına baskılar gün gibi ortada.

 

 

Cukkacı gazeteciler

 

 

Murat Ağırel ve Timur Soykan, tehdit ve şantaj iddiasıyla gözaltına alındı. Yasa dışı bahis operasyonundan tutuklu bulunan Flash TV'nin ve PozitifBank'ın eski patronu Erkan Kork "Bana baskı uyguladılar" diyerek şikâyetçi olmuş.

 

Geçmişte kendilerini gazetecilik abidesi ve namus gurusu gibi gösteren kimi tetikçilerin, bir açık bulduğunda bataklığa üşüşen sivrisinekler misali şantajla kan emmeye koştuğunu iyi biliriz. Tabii normal bir gazetecinin havsalasının bile alamayacağı servetlere erişmesinin sebebini de... "Acaba öyle bir şey mi?" dedim. Görünen o ki basit bir şikâyetmiş. Mahkeme, adli kontrol şartıyla ikiliyi serbest bıraktı.

 

Ağırel hadiseyi anlatırken "MASAK inanılmaz bir rapor hazırlamış. Kümelenmeleri, 590 kişinin arasında parasının nasıl döndüğünü her şeyi tespit etmiş" diyerek raportörü tebrik etti.

 

Gelin görün ki aynı çevreler, İmamoğlu ve İBB yiyicileri söz konusu olduğunda MASAK’ı itibarsızlaştırmaya çalışıyor. Özgür Özel'in "Maskara MASAK" lafına alkış tutuyorlar. MASAK'ın radarına Saraçhane bülbülleri de takılmış. Candaşların hesaplarına milyon milyon paralar akmış... İsteriz ki soruşturma derinleştikçe hepsi de ortaya çıksın. Kendilerini aklayıp paklayanlar deşifre olsun. Millet de görsün.

 

 

Gözyaşının sebebi

 

 

Fatih Altaylı, İmamoğlu gözaltına alındıktan sonra "45 dakika ağladım" itirafında bulunmuştu.

 

Altaylı'nın YouTube programına sponsor olan ICRYPEX kripto para şirketinin sahibinin de tutuklandığı öne sürüldü.

 

"Gözyaşlarının sebebi ortaya çıktı" diyenler oldu. İBB'yi saran yolsuzluk operasyonunda gözaltına alınan Umut Şenol, söz konusu firmanın küçük ortağı.

 

ICRYPEX'ın başında ise Gökalp İçer var. İBB'de meclis üyeliği yapan Şenol, Core Medya'nın da ortağı. Şenol'un İBB'den yüz milyonlarca ihale aldığı belirlenmiş, hakkında "Trol ağının başında olduğu" yönünde haberler çıkmıştı. Barış Yarkadaş'ın kurduğu muhalif haber sitesi Gerçek Gündem'i Cenk Erzen ile birlikte satın alan Şenol, geçen sene devretti.

 

Bu arada Fatih Altaylı'nın sponsoru Gökalp İçer de ilginç biri. Bir defa asker kökenli. Bir süre teğmenlik yapmış. Boğaziçi Üniversitesinde finans okumuş. "Vergi cenneti" Malta'da danışmanlık hizmetleri vermiş.

 

Fatih Altaylı, sponsorunu programına davet etmiş 'başarı hikâyesi'ni dinlemiş. Sonra yayınlarında "yerli millî küresel yenilikçi, özgür basın destekçisi" diyerek övgüler yağdırmış.

 

"Ne var bunda?" demeyin. İçer'in hakkında da iki yıl önce yurt dışı yasağı getirilmiş. Kaldırılmadıysa tabii...

 

 

İstanbul’un stratejisi

 

 

Hafta ortasında AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir ile sohbet ettik. Özdemir'in ağırbaşlı, uzlaşmacı bir yapısı var. Ancak bu, kimseyi yanıltmasın. O, bir sakin güç.

 

Gençlik teşkilatından yetişmiş, birçok kademede çalışmış tecrübeli bir isim. En son Bağcılar Belediye Başkanıydı. İlçesinde ne kadar sevildiğine şahitlik ettik.

 

Özdemir, şubat ayında il başkanı olunca ekibiyle yeni bir strateji geliştirmiş. "Ama" diyor "19 Mart'tan sonra hepsi değişti." İBB'ye yapılan operasyon, yeni bir söylem ihtiyacını da beraberinde getirdi.

 

Özdemir, yargı süreci devam eden bir konuda yorum yapmayı doğru bulmadıklarını belirtiyor. Ama yansıyanları da vatandaşa anlatmanın önemli olduğuna dikkat çekiyor. Özellikle gençlik vurgusu yapıyor.

 

Öncelikle hükûmetin icraatlarını anlatacaklarını, bunun için mahalle mahalle toplantılar gerçekleştireceklerini, bakanların teşkilat başkanlarına sunum yapacağını söylüyor...

 

 

 

Fatih Selek'in önceki yazıları...