Müfettiş gözüyle kayıt dışı istihdam serüveninden bir lahza...

A -
A +

Ülkemizde iş gücü piyasasının önündeki temel zorluklardan biri, kayıt dışı istihdamın yüksekliği olarak öne çıkmaktadır. Yıllar içinde kayıt dışı istihdam oranında önemli bir düşüş yaşandığı görülmektedir.

 

SSK/SGK’da Başmüfettişlik olarak görev yaptığım hizmet dönemlerimin ilk evresi olan 1990’lı yılların ortasında yaptığımız denetimlerde neredeyse sigortasız işçi çalıştırmayan iş yeri yok gibiydi.

 

Hatta kamu kurum ve kuruluşlarında bile bilerek veya bilmeyerek doğrudan doğruya veya dolaylı olarak sigortasız işçi çalıştırıldığını bizzat müşahede ettim. Merak edenler internette şöyle küçük çapta bir araştırma yaptıklarında o dönemlerde Başbakanlıkta sigortasız işçi haberlerini bile görecektir.

 

Müfettiş mesleğine yeni adım atarken bir kamu kurumunda yüzlerce kişinin sosyal güvenliğini sağladığımızı hiç unutmam. Kayıt altına aldığımız çalışanlar bu sayede EYT’li de olunca hâlen arayıp şükranlarını sunmaktadır.

 

1990’lı yılların sonlarında bile kayıt dışı istihdam oranı %50’nin üzerindeydi. O dönem rahmetli bakanımız Yaşar Okuyan idi. Sayın Okuyan, biz SSK Sigorta Müfettişlerini hedef tahtasına oturtmuştu. Yoğun bir mücadele dönemi içindeydik.

 

Ancak hakkını yememek lazım. Sayın Okuyan buna rağmen sosyal güvenlik sisteminin düzeltilmesine yönelik yapmış olduğumuz tüm önerileri dikkate almıştı. Bataklıktaki sivrisinekler yerine bataklığı kurutma önerimizi kabul etmişti.

 

Buna göre biz müfettişler iş yerine teftişe gittiğimizde “işverenlerin aha… işçi yeni başladı. Yahu olur mu bu işçi 40 yıllık işçi gibi duruyor… o zaman 20 gün önce ya da 28 gün önce girişini yazın...” diyerek kayıt dışı çalıştırmasına karşı “işçiler işe başlamadan önce sigorta girişi yapılır” şeklinde değiştirilmesi, aynı şekilde iş yerinin bildirimiyle ilgili mevcut süre ve diğer prosedürleri değiştirip cezaları artırma yönündeki raporlarımızı Rahmetli Yaşar Okuyan yasalaştırılmıştı.

 

Akabinde geliştirdiğimiz çağdaş denetim teknikleri ve kamu kurum ve kuruluşları ile koordinasyonla birlikte kayıt dışı istihdamda hızla düşüşe geçti.

 

2003 yılında AK Parti iktidarı vardı. İşin ehli hangi uzman varsa ÇSGB’de kurulan komisyona çağırıyorlardı.

 

Bana gelen daveti kabul etmiştim. Müfettiş meslektaşlarımızla ülkemize hizmet adına ne para pul ne makam düşünmeden deliler gibi çalıştık.

 

Hazırladığımız raporlarla birçok formalitenin ortadan kaldırılması, istihdamın artırılması, kayıt dışılığın azalmasına büyük katkılar sağladı.

 

Örneğin belirttiğim tarihlerde işçi çalıştırmak o kadar zordu ki o kadar çok formalite vardı ki…yılmamak elde değildi.

 

Çalıştıracağın işçiyi işe alırken ve çıkarırken çok sayıda kuruma farklı prosedürle elden evrak yığınını getirip götürmek gerekiyordu…

 

Yine dürüst kaçak sigortalı çalıştırmayan işverenler haksız rekabete maruz kalıyordu. Teşviklerle bu işverenlerin ödüllendirilmesi sistemini önermiştik.

 

Buna benzer çok sayıda tedbirlerle kayıt dışı istihdam oranı önemli oranda azaldı. Elbette bu başarıda en büyük pay SGK’nın fedakâr müfettiş ve denetmenlerinindir.

 

Kayıt dışı istihdam oranı, 2023 itibarıyla %26,1 seviyesine kadar gerilemiştir. 12. Kalkınma Planı’nda, kayıt dışı istihdam oranının 2028 yılına kadar %23,4’e düşürülmesi hedeflenmiştir.

 

Bu rakamlara, kayıtlı olmakla birlikte gün ve ücret bazlı kayıt dışılık dâhil değildir.

 

Keza ülkemizde kayıt dışı istihdam sadece işçinin bildirilmemesi şeklinde olmuyor. Aynı zamanda işçinin SGK’ya bildirilmesi ile birlikte çalışma gün sayıları ve/veya ücretlerinin SGK’ya gerçeğe aykırı bir şekilde eksik bildirilmesi hallerinde de söz konusu olmaktadır. 

 

 

ÜCRET BAZLI KAYIT DIŞILIK

 

 

Kayıt dışı çalışma türlerinden, ücretlerin eksik bildirilmesi SGK açısından hâlen büyük bir sorun teşkil etmektedir.

 

Bu kayıt dışılık türünde daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gerçek ücretler gizlenerek daha düşük ücretlerin SGK ve Maliye’ye bildirilmesi söz konusu.

 

Bu durumda gerçek ücretin ortaya çıkarılması hem SGK primi ile vergi kaçağının önlenmesi hem de çalışana ödenecek iş göremezlik/işsizlik ödenekleri ve emeklilik aylıklarının miktarı açısından büyük önem taşımaktadır.

 

Son söz olarak eğer bu yüzyıl Türkiye yüzyılı olacaksa AK Parti sadece kadroları değiştirmekle yetinilmemeli. Hükûmet, 2003 ruhuyla işin ehli kendini fevkalade yetiştirmiş müstesna kabiliyetleri olan kamu çalışanlarını arayıp bulmalı.

 

Arayıp bulmalı diyorum. Çünkü bu nadide personelin makam mevki para derdi yoktur. Sadece vatan aşkı vardır. Siz bunları çekip getirmediğiniz takdirde bu yetenekler ya heba olmakta veya fırsatını bulduğu anda kamudan kaçmaktadır. Unutmayın son 10 yılda kamudan çok sayıda yetenek ayrıldı. Keza koltuk sevdalısı mevcut bürokrasi bu kişileri asla yaklaştırmaz ve istemez…

 

 

 

İsa Karakaş'ın önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.