Anayasa değişikliği teklifinin, parti kapatılmasını zorlaştırmayı öngören 8. maddesi (Parti kapatmayı Meclis'in iznine bağlayan Anayasanın 69. maddesi'ndeki değişiklikle ilgili düzenleme) yapılan gizli oylamada, gerekli olan asgari 330 oyu alamadı. Dolayısıyla bu madde paketten düşmüş oldu. Şimdi bu yeni gelişmeyi analiz etmeye çalışalım: Öncelikle bu maddenin düşmesi bütün paketin düşmesi anlamına gelmiyor. Yani daha önce oylamadan geçen ve bundan sonra geçecek olan maddeler, son genel oylamada da; 330 ve yukarısında oy aldığı takdirde, Cumhurbaşkanı tarafından imzalandıktan sonra referanduma gidecektir. Dün bu oylama sonucunun ardından muhalefet kanadının ağzı kulaklarında idi! Oysa demokratik ve özgür siyaset adına, Avrupa Standartlarında; partilerin koruma altına alınmasını öngören bir düzenlemenin önlenmiş olmasında, bu kadar sevinilecek bir taraf yoktur. Öncelikle bu hususun altını çizelim. Gelelim meselenin diğer yönlerine... Adalet ve Kalkınma Partisinin 336 milletvekili var. Meclis Başkanı M. Ali Şahin'in oy hakkı olmadığı için, İktidar Partisinin 335 oyu var. 8. Madde oylamasında 327 oy çıktı. Bu hesaba göre, ilk bakışta AK Partili sekiz kişinin oy vermediği sonucu çıkıyor. Ancak bu maddeye, bazı bağımsız milletvekillerinin de olumlu oy verdiği bilgisi var. Bunların kaç kişi olduğunu net olarak bilmiyoruz. Ankara kulislerinde dolaşan bilgiye göre, bu madde ile ilgili olarak, iktidar kanadından on-on iki kişilik fire söz konusu! Bu fireler bundan sonra da devam eder mi, etmez mi? Kanaatimce etmeyecek gibi. Yani Paketin bundan sonraki bölümünde yer alan ve değişikliğin en önemli ve en kritik iki maddesinde, (Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nın yeniden yapılandırılmasını öngören AY 146 ve 159. Maddeleri ile ilgili düzenlemeler), aynı şekilde fire verileceğini kesin gibi görmek yanlıştır. Siyasette her zaman sürprizler ve şaşırtmacalar vardır. Bunu unutmayalım!.. İktidar kanadından yapılan açıklamada, değişiklik çalışmalarına aynı kararlılıkla devam edileceği bildirildi. Şu noktayı da hatırlatalım: CHP ve BDP, milletvekillerinin oylamaya katılmasını baştan beri engelliyor. Bu aslında fiili bir grup kararıdır. Oysa anayasa ile ilgili oylamalarda, grup kararı alınamaz. MHP burada doğru olanı yapıp oylamaya katılıyor. Bu aynı zamanda kendine olan özgüveni ifade ediyor. Oysa CHP ve BDP bu özgüveni gösteremiyor. Şu halde, 8. maddede yaşanan kaza, muhalefet açısından bir zafer gibi telakki edilemez. Muhalif sözcülerin bu yöndeki açıklamaları da gerçeği yansıtmıyor. Sonuç olarak da şunu belirtelim: Bu değişiklik paketi hayata geçse de, geçmese de; (Anayasa Mahkemesi'nde vuku bulacak muhtemel engellemeleri göz önüne alarak bunu ifade ediyoruz) her hal-u kârda, AK Parti kazançlı çıkacaktır... Yapılacak referandum sonuçlarından da, iktidarın en ufak şüphesi yok.