ABD'nin korktuğu başına geliyor!

A -
A +

Son birkaç gündenberi Irak'ta cereyan eden olaylar, ABD'nin en başından beri çok endişe ettiği ve önüne geçmek için de azami gayret gösterdiği, ancak önleyemediği türden gelişmeler... Irak halkının yüzde altmışını teşkil eden Şiileri kitle olarak karşılarına almamaya her adımda dikkat eden Amerikan işgal güçleri, şimdi yepyeni bir direnişle karşı karşıya. Sadece dün öğle saatlerine kadarki çatışmalarda yedi askerini kaybeden Amerika'nın bundan böyle takınacağı tavır merakla bekleniyor. Zira daha fazla şiddete başvursa, bu da karşı şiddeti davet edecek. Geniş çaplı bir kalkışma ve isyan hareketi başlatan Muktada El Sadr'ı, "Kanun kaçağı ve haydut" olarak niteleyen ABD'nin Irak Komiseri Paul Bremer, güvenlik yönünden çok zor durumda olduklarını itiraf etti. Önceki gün ve dün meydana gelen çatışmalarda onlarca kişi öldü ve yüzlerce de yaralı var. Koalisyon güçleri isyan ve işgalleri sona erdirmek için her yolu deniyor. Ancak olaylar durmak yerine genişleyerek sürüyor. Direniş, Şiilerin en yoğun olduğu Basra vilayetine de sıçradı. Basra valiliği El Sadr'a bağlı gruplarca işgal edildi. Valinin kaçtığı da gelen haberler arasında. Diğer taraftan Bağdat'ın bazı banliyölerinde ve Kufe şehrinde aynı gruplar, bazı cami ve türbeleri işgal ederek, buraların güvenliğinden sorumlu polis güçlerini devre dışı bırakmış durumda. Diğer taraftan El Sadr'a bağlı silahlı kişiler işgal güçlerinin bazı karargahlarına da saldırdı. İspanyol askerlerinin kontrolündeki karargaha yapılan taarruz sırasında şiddetli çatışmalar yaşandı. Amerikan Apaçi helikopterleri de bu çatışmalara katıldı. Askerlerini Irak'tan çekmekte kararlı görünen İspanya'nın yeni hükümetinin bu gelişmelerden sonra sergileyeceği tutum da çok önemli. İşgal hareketinden bu yana ilk defa Irak halkının çoğunluğunu teşkil eden Şii cenahtan böylesine geniş çaplı bir reaksiyon gören ABD, şimdi bunun üstesinden nasıl geleceğini tesbite çalışıyor. Ancak görünen o ki, Irak'ta durum giderek daha fazla karışıyor. Her ne kadar Muktada El Sadr, Irak Şiilerinin bütününü temsil etmiyorsa da, hatta El Sistani ve El Hakim gibi, nisbeten ABD'ye karşı esnek davranan liderlerle arası pek iyi olmasa da, işgale karşı sürdürdüğü bu sert ve tavizsiz politika ile, halk nazarında popülaritesini kolayca arttırabilir. El Sadr'ın yardımcısı Mustafa Yakubi'nin tutuklanması olayları tetikledi. İşgalin bütün olumsuzluklarını yaşayan Irak halkı, mevcut ortamda işgale direniş gösteren gruplara her zamankinden daha yakınlık duyabilir. Bugüne kadar, sadece "Sünni Üçgen" denilen Tikrit, Felluce ve Bakuba ile Bağdat'ın bazı banliyölerinde daha çok sünniler tarafından yürütülen direniş hareketlerinde, ABD güçleri önemli kayıplar vermekle birlikte, durumu kısmen de olsa kontrol altında tutabiliyordu. Ancak bu defa ABD'nin işi gerçekten çok zor. Zira korktuğu şey başına geliyor. Yani Şii çoğunluk artık daha aktif şekilde direnişe geçmiş bulunuyor...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.