Anketler, oylar ve oyunlar...

A -
A +

Medya sektöründeki en büyük gruba ait gazeteler ile yine aynı grubun kontrolünde olduğu bilinen gazete, dün sözbirliği etmişçesine iki hafta önce yapılmış bir seçim anketini manşetlere taşıdı. 6 Mart tarihinde yapılan anketin üç büyük ildeki (İstanbul, Ankara, İzmir) sonuçlarına göre, Adalet ve Kalkınma Partisinin buralardaki oyu yüzde 56.7, Cumhuriyet Halk Partisinin ise yüzde 22.4 oranında gözüküyor... Ancak hemen belirtelim, bu tablo 6 Mart tarihi, yani iki hafta önceki durumun fotoğrafıdır ve sadece üç büyük il için geçerlidir. Buna rağmen iktidar partisi ile ana muhalefetin arasındaki büyük fark ve diğer partilerin neredeyse silinme noktalarında görünmesi, MHP ve Genç Parti'nin yüzde 5'ler seviyesinde seyretmesi, anlaşılıyor ki, belli çevrelerde çok büyük heyecana yolaçmış... Şimdiden 28 Mart sonrası için iktidar ve muhalefet merkezli, yahut sağ ve sol siyasi yelpazeye ilişkin çeşitli senaryolar yazılıyor. Türkiye'nin neredeyse Japonya gibi, veya bir dönemin Hindistanı gibi tek parti hakimiyetindeki siyasi bir ortama doğru ilerlediğini söyleyenlerden tutun da, bu durumun rejim açısından doğuracağı kaygılar ve siyaset dışı kurumların muhtemel tepkisinin varacağı boyutlara kadar çok çeşitli yorum ve yaklaşımlar var. Zaten başından beri soru işareti ile karşılanan ve elde ettiği tek başına iktidar konumu; bazılarınca hiç hazmedilemeyen AK Parti'nin böyle büyük bir oy desteğini arkasına alması halinde daha da "tehlike" arzetmeye başlayacağı hususunda, bilinen kalemlerin ısrarlı yorumları devam ediyor. Onlara göre tehlike kapıya dayanmış durumda... Elbette demokrasilerde, iktidar kadar muhalefetin de önemi vardır. Muhalefet tarafından denetlenmeyen ve siyaset yarışında rakipsiz ve alternatifsiz kalan iktidarın bir süre sonra keyfiliğe sapması, dejenere olması ve sonuçta hem kendisine hem de ülkeye zarar verir hale gelmesi siyaset biliminin çok önceden tesbit ettiği bir realitedir. Bunun hatırlatılmasında fayda var. 3 Kasım 2002 seçimlerinden önce de aynı ihtimal sorulduğunda, Erdoğan böyle bir siyasi yapılanmayı kesinlikle tercih etmediklerini söylemişti. Yalnız burada tuhaf olan, muhalefet kanadının niçin böyle erimekte olduğunu sorgulamak yerine, yüksek nisbette oy almak suçmuş gibi iktidar partisine yükleniliyor! Daha doğrusu, partinin kimliğinde ona oy veren vatandaşa gözdağı verilmeye çalışılıyor!.. Bu yaklaşımların hiçbiri doğru değil... Bunun yanında geçmiş tarihteki bir anketi birebir seçim sonucu gibi algılamak da doğru değil. Türk seçmeninin genellikle son haftada, hatta önemli bir kısmının son gün, belki de sandık başında karar verdiği gerçeğini gözönünde tutarlarsa bu kadar telaşa gerek olmadığı açıktır... Her zaman sürprizler de olabilir. Ama bu anketleri kullanarak bazı manipülasyonlar yapmak isteyen varsa, onlara da bizim söyleyebileceğimiz bir şey yok. Yine de hatırlatalım; estirilen telaş rüzgarına rağmen, endişe edilecek bir durum sözkonusu değil. ....... Kitap Dünyası; Bugüne kadar pek çok kıymetli eseri yayın hayatımıza kazandıran Babıali Kültür Yayıncılığı, şimdi de Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu'nun orijinal belgelerle mücehhez ERMENİ TEHCİRİ kitabı ve İsmail Bilgin'in şiir akıcılığında kaleme almış olduğu GELİBOLU Yenilmezlerin Yenildiği Yer... romanı ile dünya çapında 400.000'den fazla satan John Adair'in ETKİLİ LİDERLİK isimli çalışmasını Türkçeye kazandırarak, kültür dünyamızın hizmetine sunmuş bulunuyor. Bütün kitapçılarda bulabilirsiniz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.