Sayın Deniz Baykal'ın siyasal kişiliği, esasen başlı başına bir araştırma konusu olmalı... Bu konuda derinlemesine yapılacak araştırma ve incelemeler, herhalde çok enteresan bulgularla sonuçlanabilir. Seçim sandığı ufukta görünüverdiğinde, Deniz Baykal'a bir haller olur!.. Kimi zaman Şeyh Edebali'nin nasihatlerini rehber edinmiş görünür. Konuşmalarını Mevlana'dan, Yunus Emre'den yaptığı alıntılarla süsler. Dinle, dindarlıkla ilgili öyle mesajlar verir ki, insanlar (Acaba bu başka bir Baykal mı?) diye tereddüde düşer. Ufukta yine sandık görünüyor ve Sayın Baykal da yine müthiş bir "değişim" sergiliyor! Çarşaf giymiş (Yoksa giydirilmiş mi diyelim?) bazı bayanların yakasına CHP rozeti takarak, törenle partisinin saflarına katıyor. Bu eylemine uygun bir söylemle siyasî hamlesini yapıyor. Diyor ki: " 70 milyon insanız, nasıl giyiniyorlarsa öyle giyinsinler. Siyaseti yukarıya çekelim, kimseyi kılık kıyafetiyle yargılamayalım, herkesin tercihine saygı göstermek zorundayız. Türkiye değişiyor, Türkiye yenileniyor..." Acaba Türkiye'nin değişip yenilendiğini yeni mi fark ediyor? Dün CHP'nin Grup Toplantısında, hayli kalabalık bir başörtülü dinleyici kitlesi vardı... Baykal'ın yeni açılımlarını onlar da diğer partililerle birlikte alkışlarken, dikkat ettim; ön sıralarda oturan İzmir Milletvekili Canan Arıtman epeyce şaşkın bir yüz ifadesiyle durumu anlamaya çalışıyordu. Baykal'ın bu çarşaf taktiğine ilk tepki, genel başkanlık adaylığında hayal kırıklığı yaşayan Samsun Milletvekili Haluk Koç'tan geldi. "Kara çarşafı dekor yaparak verilmek istenen mesaj partinin kimliği ve çizgisi ile ne denli uyumludur? Bu görüntüler eşliğinde yapılmak istenen program ve tüzük değişikliklerinin kamuoyunu yanıltmaya dönük ve göstermelik bir çabadan öteye anlam taşımadığı açıktır..." diyor. Ben esasen Canan Arıtman'la birlikte, Nur Serter'in; Necla Arat'ın, Oya Araslı'nın ve tabii Önder Sav'ın vs. tepkilerini merak ediyorum! Bakalım ne diyecekler... Duruma adapte olabilecekler mi? Temel mesele şu: Sayın Baykal'a inanabilir miyiz? Daha doğrusu hangi Baykal'a inanmalı? "Bir insanı kılığından, kıyafetinden dolayı onun ne düşüncesini, ne ahlaki kimliğini çıkarmak doğru yaklaşım değildir..." diyen bugünkü Baykal'a mı, yoksa başörtüsü için "Türkiye'yi geriye döndürmek, Türkiye'yi Orta Çağ karanlığına çekmek isteyenlerin simgesi" diyen, dünkü Baykal'a mı inanacağız? Mesela çarşaflıları, "içi aydınlık olanlar ve olmayanlar" diye ikiye ayıran CHP lideri, kılık kıyafete değil de hangi kriterlere bakıyor? Velhasıl durum biraz karışık... Yoksa bu çarşaf seremonileri, bir başka projenin, yani, Sayın Mahir Kaynak'ın işaret ettiği operasyonun (Kaynak Üçüncü Hamle -Dindarlarla liberalleri buluşturmak için yeni adres arayışı- diyor) yansıması mıdır?..