"BAY SIZINTI" ne yapmak istiyor?

Evet, medya için çok uzun müddet kullanılacak, hayli zengin malzeme ortaya dökülüverdi... "Bay sızıntı" lakabı takılan (wikileaks.org) sitesinin sahibi olan Julian Assange isimli şahıs, ne yapmak istiyor? Maksadı tam olarak ne olabilir? Gerçekten iddia ettiği üzere, hükümetleri şeffaflaştırma misyonunu mu üstlenmiş? En önemli nokta da şu: Amerika'yı ve daha pek çok ülkeyi yerinden zıplatan/ zıplatacak olan bu müthiş sızdırmayı, Assange, kimin/kimlerin desteği ile gerçekleştiriyor? Daha önce Afganistan ve Irak ile ilgili on binlerce belgeyi deşifre etti. Şimdi de yüz binlerce belgeyi sızdırmakta... Dünyanın neresinde olursa olsun, uçan kuştan haberi olduğu varsayılan ABD, uzun zamandan beri kendisini bu derece taciz eden, tacizden öteye mahremine tecavüz eden "Bay Sızdırma"yı; nasıl oluyor da bir türlü ele geçiremiyor, yahut onu etkisiz kılamıyor? Ne oldu o efsanevi CIA'ya? Burada bir bit yeniği mi var? Yoksa "Süper Güç" ü alt eden, müthiş bir oluşum mu var? Başbakan Erdoğan'ın değerlendirmesi dikkat çekici: "Wikileaks'ın eteklerindeki taşları bir döksünler bakalım... Sonra ne kadarının ciddi, ne kadarının gayri ciddi olduğunu öğreniriz. Çünkü Wikileaks'ın ciddiyeti şüphelidir..." Ancak CHP bu taşların dökülmesini dahi beklemeden, salvo atışlarına başladı. CHP'nin yeni genel sekreteri Süheyl Batum, sızdırılan belgelerdeki Başbakan ve bakanlarla ilgili iddialara dayanarak, bir dizi itham ve suçlamada bulundu. Hatta bu konuları araştırmak için bir komite bile kurduklarını ilan etti. Vaka sızdırılan belgelerde, CHP için de çok ağır hakaretler içeren değerlendirmeler var!.. Ama besbelli CHP kendisi ile ilgili olanı değil, iktidar kanadıyla ilgili malzemeyi kullanacak... CHP buradan ne kadar rant devşirebilir, onu zaman gösterecek. Ayrıca CHP'nin iktidara yönelttiği ABD'ye teslimiyet ve sair suçlamaları bertaraf eden hayli bol unsur olduğu da ortada. Sızdırılan ve sızdırılacak olan belgelerin detayları yayıldıkça, kimi devletlerarası ilişkilerde soğukluklar; mahcubiyetler ve hatta gerginlikler baş gösterebilecektir. Zahirde dost ve arkadaş görünen veya öyle bilinen kimi önemli şahsiyetlerin kişisel ilişkileri de dahil, diplomatik münasebetlerde şekerrenk durumlar hasıl olacaktır!.. Elbette bu dönemde en fazla sıkıntı çekecek olanlar Amerikan diplomatları olacaktır. Ortaya dökülen bilgiler, temelde diplomasi dünyasının insanları için hiç şaşırtıcı değil. Zira bu konularda behresi olan herkes, ilişkilerin seyrinden ve gizli - açık kaynaklardan devşirilen bilgilerden, bu durumlara zaten vakıftır. Dolayısıyla oyunun aktörleri için değil, ama sıradan vatandaşlar için elbette sürpriz bilgilerin sarsıcı etkisi olacaktır. Bir de şurasını da unutmamak lazım: Sızdırılan bilgi ve belgelerin gerçeklik durumu mutlaka irdelenecektir. Yani Wikileaks sızdırdı diye, her şey olduğu gibi hakikat olarak kabul görmeyecektir. Bu noktada farklı devletlerden ilginç çıkışlara şahit olabiliriz. Ne olursa olsun, bu sızdırmaların çok derin ve geniş etkileri olacaktır. Irak'taki Ebugureyb hapishanesinde yapılan insanlık dışı işkencelerin, bir asker tarafından cep telefonu ile görüntülenmesi, Amerika'nın itibarını yerle bir etmişti!.. Keza "Diplomasinin 11 Eylülü" denilen bu sızdırmalar da, ABD'yi bir hayli hırpalayacaktır...