Bazıları fena ‘KAPAK’lanacak!..

 

AK Parti’nin pazar günkü büyük İstanbul mitingi, sadece ülke içinde değil, 14 Mayıs seçimleriyle yakından ilgilenen, Türkiye sınırları dışındaki bütün odaklara da çok güçlü mesajlar verdi… Herhâlde ve mutlaka, mahut çevreler gerekli dersi çıkarmıştır.

 

Evet, iki milyon insanın bir tavır koymak üzere bu şekilde hareketlenmesinden alınacak çok ders var zira. Gezi Parkı olayları sırasında, gecenin bir vakti, kendiliğinden yani herhangi bir parti organizasyonu olmadan, Şirinevler’den Yeşilköy’deki Havaalanına kadar bütün caddeleri dolduran vatandaşlar, o gece nasıl bir mesaj verdilerse, önceki gün de benzer bir dersi verdiler. Hatırlayınız, 2013 senesinin Haziran’ında, Gezi Parkını bahane ederek, iktidarı devirmek maksadıyla; dış destekle tezgâhlanan eylemler üzerinden, çapulcular ülkeyi kaosa sürüklemeye kalkışmıştı. O gece Kuzey Afrika seyahatinden dönen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, halkın verdiği net ve kesin destek karşısında, bozguncular büyük hüsrana uğramıştı…

 

Tıpkı, 15 Temmuz 2016 gecesinde; FETÖ’nün tezgâhladığı hain darbe teşebbüsü karşısında, Türk milletinin vatan sathında meydanlara inerek hainleri bloke ettiği gibi. Sonunda necip milletimiz yine Atatürk Havalimanında, Cumhurbaşkanı Erdoğan etrafında kenetlenerek, ihaneti kati olarak boşa çıkardı, darbeciler hüsrana uğradı…

 

Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan, Büyük İstanbul Mitinginde yaptığı konuşmada, bu hususları tek tek hatırlattı ve bu mekânın kendileri için taşıdığı müstesna mana ve ehemmiyete dikkat çekti.

 

Evet, resmî rakamlara göre miting alanında bir milyon yedi yüz bin insan toplanmıştı. Ama meydanın dışında, özellikle Mahmutbey Otobanında; kilometrelerce araç ve yaya kuyruğunda, miting yerine ulaşmaya çalışan yüz binler vardı. Öyle ki, miting sona erdiği ve katılımcılar dağılmaya başladığı sırada bile, hâlâ havaalanına ulaşmak üzere yürüyen binlerce vatandaş vardı. Bu hareket, bu tavır ve bu hassasiyet her şeyi ortaya koyuyor…

 

Hakikaten Türk milletinin hassasiyetleriyle oynamaya gelmez!.. Şayet ülkesinin egemenlik haklarına, millî değer ve menfaatlerine bir tehdit ve tehlikenin yöneldiğini fark etmişse, ortaya koyacağı reaksiyon, karşısına çıkacak her şeyi dümdüz eder. Masanın altından yürütülen pazarlıklar sonucu, bu ülkenin kırk yıllık terörle mücadele gayretini heba edecek bir noktaya doğru gidiyorsa, öyle bir tehlike belirdiyse, bu millet doğrudan meseleye el koyar kardeşim! Yukarıda verdiğimiz misaller bu gerçeğin tarihî belgeleridir. Daha şimdiden etrafa tehditler savuran, teröristleri cezaevinden kapıları kırarak salıvereceklerini söyleyen, küstahça herkese hiza ve istikamet vermeye kalkışanlara karşı, bu milletin elbette söyleyeceği sözü var. Ve o sözü 14 Mayıs Pazar günü sandık başında söyleyerek, kimin kime had bildirme kudretine sahip olduğunu gösterecektir. Birileri erkenden seçim zaferi havasına girmiş gibi veya öyle davranarak algı oluşturmaya çalışıyor. Algı ile olgunun ne kadar farklı şeyler olduğunu, 14 Mayıs akşamı onlar da öğrenecek…

 

Hele hele meteorolojinin hava raporuyla, esen rüzgâra göre günübirlik istikamet değiştiren yanardöner tipler, algı oluşturmanın insanı ne hâle koyduğunu yaşayarak öğrenecek. Özellikle “TARAFSIZ” pozlarında ve fakat birileri hesabına “TARAF” olmak için, her seferinde zillete düşme pahasına rol kesmeye devam eden “Fosforlu Cevriyelerin” durumu gerçekten merak konusu. Bakalım 14 Mayıs akşamı, alı al moru mor o ‘allık’ tuvali suratlarıyla nasıl kıvıracaklar?

 

Bunlar her türlü menfaat ticaretini, ideolojik ve sekter kılıflar içinde yürütme konusunda, her zaman yılmayan kurşun asker havasında. Dünden bugüne, güya AK Parti iktidarını göndermek hedefiyle, ucunda menfaat bulunan bütün kirli oyun ve kumpasların içinde muhakkak boy göstermişlerdir… Kıyısından kenarından içine girmedikleri çirkeflik kalmamıştır. Kimi zaman da aynı iktidara yaltaklanarak menfaat devşirme yoluna gitmekten kaçınmamıştır.

 

Evet, tıynetleri icabı ikiyüzlülük, pişkinlik ve arsızlık adına ne varsa hepsini kendinde toplayan bu tipler, her devirde kendilerine kol kanat gerecek, menfaat temin edecek birilerini de bulmuşlardır.

 

Bunların çoğu dış odaklarla bağlantılıdır… Daha doğrusu mahut dış odaklar bunlar üzerinden çalışır. Bu sebeple kendilerini bol bol fonlarlar… Kapaklarında Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef yapan malum dergiler, 14 Mayıs’tan farklı bir netice almak için çırpınıyor. Velakin bu millet emperyalistlere o fırsatı vermeyecek. Pazar günü çoluk çocuğuyla torun torbasıyla Yeşilköy’e çıkarma yapan iki milyon insan, işte bunun işaretini verdi. Dolayısıyla 14 Mayıs günü Türk halkı o dergilere ve arkalarındaki güçlere gereken dersi verecek, kapak yapacaktır. Öyle ki, bazıları 14 Mayıs akşamı kafayı bulmaktan ötürü, çok fena yere kapaklanacaktır!..