Parlamento çatısı altındaki çalışmalarından ziyade, skandal eylem ve söylemleri ile öne çıkan BDP Milletvekili Sabahat Tuncel, yeni atraksiyonlarla gündemdeki yerini koruyor... Daha önce pek çok kere olduğu üzere, Kartepe deniz otobüsünü kaçıran PKK militanının cenazesinde de çok aktifti. Kaçırma eylemi sırasında, vurularak öldürülen Mensur Güzel'in cenazesinde, anne Sıtiye Güzel'in, bütün muhalefet ve terslemelerine rağmen, Bayan Tuncel, örgüt propagandasına dönük gayretlerinden vazgeçmedi. Son olarak da, emniyet tarafından aranmakta olan Mensur Güzel'in kız kardeşi Şeyma Güzel'i, makam arabasıyla havaalanına götürerek, güvenlik kuvvetlerinin takibinden kaçırmak istedi ama, başaramadı. Hatırlayacaksınız, Sabahat Hanım birkaç ay önce de, bir başkomisere tokat atmaya yeltenerek, günlerce kamuoyunu meşgul etmişti... Diğer yandan, bölücü örgüt ve uzantılarının Diyarbakır'da provokasyon yapmak için, boş tabutu bir cami avlusuna götürmesi ve burada polise saldırıda bulunulması da bütün bu olayların üzerine tüy dikti! Düşününüz, bölücü örgüt tarafından kandırılan ve terör eylemleri için eğitilen fakir bir halk çocuğunun; genç yaşta hayatının sönüp gitmesi bir yana, onun cenazesini dahi her türlü hile ve sahtekârlıkla istismar etmekten kaçınmayan bir zihniyetle karşı karşıyayız... İnsanlara ölümünden sonra dahi rahat vermeyen bir zihniyet. Örgütten kaçmak isteyen kızları mağaralarda işkence ile öldüren, çocuk yaştaki kızları-erkekleri, canlı bomba olarak kullanan acımasız bir örgütten başka ne beklenir ki!.. Evet bu arada halkın BDP'den beklediği, teröre kol kanat germek; teröristlere yardım ve yataklık etmek değil, doğru dürüst siyaset yapmasıdır. Ama güvenlik kuvvetlerine taş atan Bengi Yıldız ve başkomisere tokat atan Sabahat Tuncel gibi vekillerle; nasıl ve ne kadar siyaset yapılabilir, orası hayli tartışmalı. PKK'nın yönlendirmeleri dışında, kendi başına politika üretemeyen, inisiyatif alamayan BDP, şu sıralarda yeni bir provokasyona mı dümen kırıyor? BDP, şayet ortada dolaşan söylentiler doğrultusunda, Meclis'ten çekilmek gibi bir kumar oynarsa, sonuç kendisi için çok vahim olur!.. KCK'nın kentsel terörle çıkarmak istediği kargaşa, alınan tedbirler sayesinde önlendi. Şimdi BDP siyasi boykotla benzer bir kargaşayı çıkarabileceğini düşünüyorsa, kesinlikle yanılıyor. Böyle bir şeye asla tevessül etmemelidir. Ne yazık ki, bunu söylerken neticeden emin değiliz. Zira şimdiye kadar BDP, terör örgütünden gelen telkin ve baskılara göğüs geremedi... Başbakan Erdoğan'ın dediği gibi, BDP çekilse de Millet Meclisi çalışmasına devam eder. Boşalan üyelikler için de, ara seçim yapılır. Lakin arzu edilen bu değil. BDP, halktan aldığı temsil görevini ifa etmek yerine, terör örgütünün talimatı istikametinde bir maceraya atılmamalı. Özellikle Kürt halkı, böyle bir yanlışlığa meydan vermemelidir. Ülkenin birlik ve bütünlüğü ile kumar oynamaya kimsenin hakkı yoktur.