Belediyecilik anlayışı ve yerel yönetimlerde reform...
Türkiye'de, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, uzun yıllar boyunca sadece tartışma zemininde kalmıştır. Yakın zamana kadar, merkeziyetçi yaklaşımın ağır basması (Bugün de esasen bu yaklaşımın çok fazla değiştiği söylenemez!..) ve dolayısıyla yerel yönetimler üzerindeki idari vesayetin, ilgili ilgisiz her alanda hüküm sürmesi yüzünden, belediyeler çok sıkıntılı dönemler geçirdi. Özellikle hızlı göç ve buna bağlı olarak kontrol edilemeyen düzensiz şehirleşme sebebiyle; ülkenin büyük şehirlerindeki belediye yönetimleri; yıllar boyu kendilerinden beklenen asgari hizmetleri dahi, ifa edemeyecek durumlara düştü. Sokaklarda biriken çöp dağları, asfaltı lime lime olmuş çukurlarla dolu yollar, akmayan sular vs. vs. Hemen hemen bütün önemli şehirlerimiz için, geçmişte böyle manzaralar hiç eksik olmazdı. Personelinin maaşını dahi ödeyemeyen bazı belediye başkanları, çaresiz Ankara'ya gidip merkezi idarenin huzurunda açlık grevi yapma tehdidinde bulunurdu... Ama o günler artık geride kaldı. Şimdilerde, Batı ülkelerindeki gibi tam manasıyla gelişmiş ve çağın şartlarına cevap verecek seviyede olmasa bile; mevzuat açısından yapılan önemli iyileştirmelerle; yerel yönetimlerin önü hayli açılmış durumda. Bu imkanları iyi değerlendiren belediyeler, bir taraftan normal günlük faaliyetleri yürütürken; diğer taraftan da; şehirlerin çehresini değiştiren, kalıcı ve kaliteli hizmet üretebiliyorlar. Karabük Belediyesi önemli işler yapıyor... Yalnızca büyükşehir belediyeleri değil; orta büyüklükteki illerin belediyeleri de, imkanları paralelinde dikkat çekici hizmetlere imza atabiliyor. Mesela nüfusu 100 bin civarında olan ve 1995 yılında vilayet statüsünü kazanan Karabük'te; belediye çok önemli ve gelecek açısından da, büyük ümit va'deden projeleri hayata geçiriyor... Orta büyüklükteki bir belediye olarak, bazı konularda ilklere imza atıyor. Bu ülkenin gelişmekte olan bölgeleri için de ileriye dönük bir olumlu işarettir. Karabük, vilayet olmadan önce yalnızca demir çelik fabrikası ile bilinir ve hatırlanırdı. Ama bugün, gelişen bir il olarak, hem sanayi ve hem de turizm alanında parlak bir geleceğe ilerliyor. Karabük'ün belediye başkanı Sayın Hüseyin Erer, kentsel dönüşümü hızlandıran enerjik bir politika izliyor. Karabük'ü dönüştürüp modernleştirmek için, tam bir tüccar gibi hareket ediyor. Gecekondu mahallelerinin yerine, dört başı mamur projelerle, yepyeni yerleşim alanları kuruyor. TOKİ ile birlikte gerçekleştirilen Mavi Şehir projesi ile; yoksul kesim ve alt gelir grubu için 392 adet konut tamamlanıp sahiplerine teslim edilmiş. Bu projede yoksul kesim için ayrılan konutlar, sahipleri tarafından 50 ila 100 YTL'lik taksitlerle satın alınmış. Projede ayrıca alış veriş merkezi, 24 derslikli ilkokul, cami ve kütüphane de var... Bağlantı yolları, çevre düzenlemesi, alışveriş merkezleri ve sosyal ve kültürel tesislerle donatılan bir başka proje ile de Ankara'daki Dikmen Vadisine benzer bir modern yerleşim alanı kuruluyor. Cevizlidere mevkiindeki, gecekondular kentsel dönüşüm projesi çerçevesinde yıkılarak; yerine 816 konutluk, iki alışveriş merkezi, katlı otoparkı, 24 derslikli okulu ve camisi ile; şehir hayatına her yönü ile cevap veren modern bir site kurulmuş. Proje büyük çapta bitmiş durumda. Başkan Erer, aslında Orman Yüksek Mühendisi. Karabük, Türkiye'nin ormanlık alan bakımından en zengin ili. Yüzde 68'lik orman sahasına sahip. Hüseyin Erer de, politikaya atılmadan önce burada Orman Müdürlüğü görevini yürütmüş ve ormancılık konusunda da önemli hizmetler gerçekleştirmiş... Karabük artık bir üniversite şehri. Başkan Erer, bir ilke imza atarak, burada özgün öğrenci evleri yaptırıyor. TOKİ işbirliği ile yapılan evlerde; öğrencilerin tek veya en fazla üç kişi olarak kalabilecekleri, yüksek standartta, 675 tane bağımsız daire inşa ediliyor. Bu evlerin yemekhane gibi ortak kullanım ve spor alanları ile alışveriş merkezleri de mevcut. Evlerde tam 1.300 tane öğrenci barınacak. Belediye'nin artık ihtiyaca cevap vermeyen bazı binalarını satarak, yepyeni bir Belediye sarayı inşa eden Başkan Erer, bina modelini seçmek için tam altmış adet projeyi yarıştırmış... Şehir dokusu ile bütünleşen yeni bina, 16 bin m2'lik inşaat alanına sahip ve inşaatı hızla ilerliyor. Sekiz ay sonra teslim edilecek. Başkan ayrıca Karabük'te Türkiye'nin 9.ncu bağımsız otistik çocuklar okulunu yaptırmış. 11.240 m2'lik alan üzerinde, botanik bahçesi ve çocuk oyun alanları ile birlikte; Japon kalkınma ve İşbirliği Ajansı tarafından yapılacak olan rehabilitasyon havuzu da yer alıyor. Başkan Erer'in başka projeleri de var ama, yerimiz kalmadı!..