Bir memleket yazısı...

İki gündür Malatya topraklarındayız... İnsan kendi memleketine (öğünmek gibi olmasın) gelince duygu okyanusları kabarıyor! Hani uçurumun başına yuva kurmuş bülbülü altın kafese koymuşlar da, o yine "Vatanım..." demiş. İşte öyle bir şey. En kıraç yerdeki köyünden ayrı düşen insan dahi, sık sık evlerinin aşağısında bazen kuşların üstünden uçtuğu, bazen de koyunların kayıp düştüğü yarı hatırlar ve (Ah o diyar, ah o diyar!..) diye iç çeker. Sözün burasında düz yazı ile meramımı anlatamayacağımı görüyorum. Onun için izninizle, daha önce amatörce kaleme aldığım SILA HASRETİ isimli şiirden iki-üç kıtayı buraya almak istiyorum; Hele gönül beni götür Malatya'ya/ Yolumu bekliyor mavi Karakaya/ Hem Kubbe Dağını aşayım ben yaya/ Kavuşayım Tepe Han'da Papatya'ya. Hürmet arz ederek pir ana-babaya/ Kucak açayım can kardeşle ablaya/Çıkayım komşuya hal hatır sormaya/ Ciğerlerim doysun samimi havaya... Elçi göndereyim bir haber vermeye/ El ele şen bağa bahçeye/ Deli rüzgar apar beni Pürtürge'ye/ Yazıktır, bu hasret kalmaz ta seneye... Eh benim şiir becerim bu kadar. İyisi mi yine düz yazıya döneyim! Efendim yaz geçti, güze hızla yaklaşıyoruz. Bu sene Malatya Belediye Başkanı Sayın Cemal Akın'ın ve Malatya İşadamları Derneği (MİAD)'ın nazik davetlerine rağmen, Kayısı Festivaline iştirak edemedim. Bunun bir nebze telafisini Pütürge İşadamları Derneği (PİAD)'nin organizasyonu ile yapmaya niyetliyim. (Bu arada belirtmeliyim ki; PİAD, MİAD gibi güzel ve faydalı kuruluşlar, diğer hizmetleri yanında insanlara sıla hasretini giderme imkan ve fırsatını da sunuyorlar. Bunun için ayrıca müteşekkiriz...) Yalnız bir küçük not eklemem gerekiyor; PİAD'ın enerjik başkanı Sayın Ahmet Durmuş, kendi çalışma sür'atini bu geziye de aynen yansıtmış! Onun için oldukça hızlı bir seyahat gerçekleşiyor. PİAD üyesi yaklaşık elli iş adamı ve yönetici ile dün öğle saatlerinde Malatya'ya indik ve ayağımızın tozu ile Öz Pütürgeliler Derneği'ne (Biraz neşelenmek için yine bir parantez açalım; isminin başında kelime olarak yer almasa da, PİAD üyelerinin tamamı hakiki öz Pütürgelidir!..) nezaket ziyaretinde bulunduk. Malatya Polis Dinlenme Tesislerinde seri bir öğle yemeğinden sonra hemen Pütürge'ye hareket edildi. Pütürge'de Kaymakamlık ve Belediye ziyaretinin ardından, bize katılan Malatya Milletvekilleriyle birlikte, seyahatin esas sebebi ve PİAD'ın organizasyonu olan Pütürge'deki 70 küsur çocuğun toplu sünnet şölenine iştirak edildi. Pütürge Kaymakamı Sayın Mithat Gözen ve Belediye Başkanı Sayın Dr. Necdet Ayaydın ile Pütürge Eğitim Vakfı'nın bu sünnet şölenine gerçekten değerli katkıları oldu. Gayret ve hizmetlerinden dolayı kendilerine teşekkür borçluyuz. PİAD ve diğer Pütürge köy derneklerinin hem ilçeye hem de köylere sosyal hizmetlerinin artarak daha da etkili hale geleceğine inanıyoruz. Yeter ki bu dayanışma ve güç birliği devam etsin. Pütürgelilerin samimi ve coşkulu ev sahipliği de insana ayrı bir heyecan veriyor. Programa göre, sünnet şöleni çerçevesinde düzenlenen şenliklerin gece yarısına kadar süreceği anlaşılıyor. Sizler artık istirahata çekilmişken bizim heyet geceyi yolda geçirecek ve Nemrut Dağı'na doğru hareketlenecek... Hedef saat 04.30 itibariyle Nemrut zirvesinde güneşin doğuşunu seyretmek!.. Sabahın erken saatlerinde bu satırları okuyanlar bizi Nohutlu Beldesinde Başkan Kasım Tilbaç'la kahvaltıda iken yakalayabilir! Daha sonra okuyacak olanlar da, benim doğum yerim olan Tepehan Beldesinde; Belediye Başkanı Nedim Çeker'in ev sahipliğindeki öğle yemeği molasında bize katılabilir... Tepehan'da ne yazık ki uzun kalamayacağız. Malatya'ya doğru dönüşe geçerken, Gökçe Beldesinde bir çay molası verilecek. Yol üzerindeki uğrak yerlerinde fazla oyalanmadan Malatya'ya intikal etmek gerekiyor. Çünkü heyetin saat 19.00 da başlayacak Malatya-Trabzonspor maçını izlemesi de programda yer alıyor. Son iki haftayı çok sıkıntılı geçiren Malatyaspor'a ne kadar destek olabiliriz bilemem ama, eminim Malatyaspor Başkanı Sayın Hikmet Tanrıverdi bizleri tribünde görmekten memnun olacaktır. Böylece, şayet bir aksilik olmazsa bendeniz 1971 yılından bu tarafa ilk kez stadyumda bir maç izlemiş olacağım. Tevafuk oldu, yarın akşam saat 22.00'de TGRT HABER TV'de, "Çerçeve'den Yansımalar" programında, Futbol Federasyonu Başkanı Sayın Levent Bıçakçı canlı yayında konuğumuz olacak... Öteden beri futbolun spor hayatımızda dominant bir yere sahip olmasından çok da memnun olmadığımı ifade etmeliyim. Maç seyri için stadyumlara gitmemem biraz da bundandır! Ama bir gerçek var ki, o da futbolun sadece spor âlemini değil, kültür-turizm, siyaset ve ekonomi dünyasını da esir aldığıdır!.. Neyse maçtan sonra heyet galiba serbest. Şayet moral durumu müsait olursa kalan sınırlı vakitte bir-iki dost ziyareti gerçekleşebilir. Çünkü yarın İstanbul'a dönüş yolundayız kısmetse. Görüldüğü gibi bu seyahat çok hızlı geçti. Onun için görüşemediğimiz, ziyaret edemediğimiz yârân bize gönül koymasın lütfen. Akraba-i taallükatı yeterince görebilmek için yeniden gelmek gerekiyor. Ya nasip!..