Her gün siyaset, kriz, gerginlik vb. insanın sinirlerini allak bullak eden konuları yazmaktan gına geldi!.. Temennimiz odur ki, çok uzak olmayan bir gelecekte, bizim memleketimizde de insanlar bugünkü gibi siyasetle yatıp kalkmayacak. Bizim vatandaşlarımız da mutlaka bir gün, her şeyin siyasetten ibaret olmadığı, açıkçası siyasetin her şey demek olmadığı, hatta siyasetin pek de iyi bir matah olmadığının farkına varacak. Umarız o günler çabuk gelir. 20. Yüzyıl, Türk milleti açısından kayıplarla dolu bir asır olarak geride kaldı. 21. Yüzyıla da pek iyi bir başlangıç yaptığımız sayılmaz... Şöyle böyle derken, bu asrın da onda biri geçmiş bile! Şu halde bu asrın da kayıpla kapanmaması için elimizi çabuk tutmamız gerekiyor... Gazetemizin dünkü nüshasında, Özlem Yılmaz'ın TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Nüket Yetiş ile yaptığı çok önemli bir röportajı yayınlandı. Ülkemizin bilimsel çalışma ve AR-GE araştırmalarında geldiği önemli nokta sevindirici ama yeterli değil elbette. Prof. Yetiş'in verdiği bilgilere göre, 2002-2007 yılları döneminde Türkiye, OECD ülkeleri içinde; Çin, Hindistan, Brezilya gibi ülkeler dahil olmak üzere 41 ülke arasında AR-GE harcamalarını en hızlı arttıran ikinci ülke konumuna geldi. AR-GE harcamalarının miktarına göre bakıldığında ise 2002 yılında 25. sırada yer alan Türkiye 2007 yılı itibariyle Finlandiya ve Danimarka'yı geride bırakarak 23. sıraya yükseldi. Gönül ister ki, Türkiye bu alanda küçük İskandinav ülkeleri ile değil de, Avrupa'nın büyük devletleri ile kıyaslansın... Çünkü bugünkü haliyle, Türkiye cesametine yaraşır bir konumda değil ne yazık ki. Mesela Fransa'nın eğitimde öğrenci başına harcadığı para Türkiye'nin yaklaşık on katı! Ama ümitli olabiliriz. Zira son üç yıldır ilk defa Milli Eğitim Bütçesi, miktar olarak Savunma bütçesinin önüne geçti. Ülkedeki eğitim kalitesinde gerçekten önemli bir iyileşme var. Özellikle okulların bilgisayar teknolojisi ile donatılmasında çok önemli bir başarı sağlandı. Bunun meyveleri gelecek yıllarda mutlaka görülecektir. Yine bugün Türkiye Gazetesinde, Dış Haberler Müdürümüz Hayrettin Turan'ın imzası ile okuyacağınız haber de bu açıdan olumlu sinyaller veriyor. Turan'ın Demos adlı İngiliz düşünce kuruluşunun bir raporundan derlediği habere göre, hem İslam dünyasının genelinde, hem de Türkiye'de bilimsel çalışmalara ve teknolojik inkişaflara dönük gözle görülür bir yeniden dirilme hareketi söz konusu... İngiliz Think-Tank kuruluşunun müdürü Prof. James Wilsdon'un hazırladığı rapora (An Atlas of Islamic-World Innovation) göre, 500 yıllık aradan sonra, İslam dünyasında bilimsel araştırma alanında yeniden bir canlanma görülüyor. 12 ve 13. yüzyıla kadar İslam âlimleri ilmi gelişmelere öncülük ediyordu. Bu tarihten sonra İslam dünyasında ilmi araştırmalar gerilemeye başladı ve zamanla âdeta durdu!.. İşte şimdi Müslüman bilim adamlarının bir geri dönüş hamlesi hissediliyor. Bahse konu raporda Türkiye ile birlikte diğer İslam ülkelerinin bilimsel çalışmalar için ayırdığı fonlar ve bu alandaki çalışmalardan dikkat çekici bilgiler aktarılıyor. Buna karşılık Harvard Üniversitesi profesörlerinden tarihçi Niall Ferguson ise, 27 Aralık tarihli Financial Times'daki yazısında, 16. asırda Rönesans ve Reform hareketleri ile başlayan ve daha sonra bilimsel buluşlar ve aydınlanma hareketi ve nihayet sanayi devrimi ile zirve noktasına çıkan Batı hakimiyetinin ise sona erme sinyalleri verdiğini söylüyor... Evet 2010'un başında kısaca durum bu.