Irak'ta devam eden ve "gayri meşrû" olduğu, BM Genel Sekreteri Kofi Annan tarafından da sonun da itiraf edilen savaşın Irak'a demokrasi getirme meselesi olduğuna hâlâ daha inananlar varsa, yukarıdaki başlığı bir daha okusunlar!... Okusunlar ki, bölgemizi ve Dünya'mızı nelerin beklediğini görsünler. Evet, yukarıdaki hüküm ve değerlendirme bana ait yorum sanılmasın. Bunu söyleyen kişi, savaş sonrasında Irak'ta kurulacağı iddia edilen, "demokratik bir yönetim"(!) de kilit rol alması beklenen bir Amerikalıya, CIA eski başkanı James Woolsey'e ait. Bazı okuyucularımız belki hatırlayacaktır; ABD Dışişleri Bakanı Powell, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde, dünya ile dalga geçercesine, CIA mamulü sahte delilleri (Bu sahteliği ortaya koyan da bizzat, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Başkanı Muhammed El Baradey oldu...) sunarken bu James Woolsey, şimdiki CIA Direktörü George Tenet ile yan yana oturuyordu. Clinton döneminde CIA başkanlığı yapan ancak, daha çok Cumhuriyetçilere yakın olan Woolsey, önceki gün (3 Nisan Perşembe) Los Angeles'teki Kaloforniya Üniversitesinde katıldığı bir tartışma forumunda özetle şunları söyledi: "Amerika dördüncü dünya savaşına angaje olmuş durumdadır. Ve bu savaş yıllar, belki de on yıllar boyu sürecektir. Öyle ki, bu savaş birinci ve ikinci dünya savaşından da daha uzun sürebilecektir. Umarım kırk yıldan fazla süren üçüncü dünya savaşı olan soğuk savaş kadar uzun sürmez... Bu savaşta üç tane düşmanımız var; İran'daki dini yöneticiler, Irak ve Suriye'deki Faşistler (Baasçı Arap Milliyetçilerini kast ediyor. İ. K.) ve El Kaide gibi İslamcı Extremistlerdir. Bunlar, yıllarca Amerika'ya karşı savaş yürüttüler. Ancak biz bunun farkına yeni vardık. Ve şimdi yeni bir Ortadoğu için harekete geçtiğimize göre, gelecek yıllarda, hatta öyle zannediyorum ki, gelecek on yıllarda pek çok kişiyi ürküteceğiz... Bu, Amerika'nın Ortadoğu'da endişeye sebebiyet veren demokratik yönelimlere destek vermesidir!.." Woolsey, Irak savaşı sebebiyle ABD'ye karşı serin duran Mısır Devlet Başkanı ve Suudi Arabistan Kraliyet ailesine de özellikle gözdağı vererek şunları söyledi; "Biz sizin ürkmenizi istiyoruz. Ve şunu anlamınızı istiyoruz ki, yüz yıl içerisinde dördüncü defa olarak Amerika ve müttefikleri eyleme geçmiş bulunuyor. Ve bilmenizi istiyoruz ki biz, sizlerin -Mübarek ve Kraliyet ailesi- en çok korktuğunuz kişilerin, sizin kendi halkınızın tarafındayız!.." Irak'ta yeni sömürge komiserlerinden olması beklenen Woolsey, işte böyle kendilerine itiraz edecek gibi olanlara sopayı gösteriyor. Ama dikkat ediyor musunuz, petrol kaynaklarını itirazsız sömürgecilere peşkeş çeken şeyhliklere herhangi bir ikaz yok. Nasıl olsa onlar uslu çocuk. Hem uslu olmazlarsa ne yazar? Onların savaşacak askerleri yok ki!.. İşte böyle... Woolsey'in konuşmasını, özellikle Türkiye'nin stratejik plan ve hedeflerinde söz sahibi olanlar okumalı. Okumalı ki, öyle günü birlik politikalarla, mesela bir veya altı milyar dolarlık ianelerle bir yere varılamayacağını görsünler. Ve de "Biz koalisyonun içindeyiz" (sonradan tavzih etseler de) şeklinde, beyanat verirken sözlerinin istikbale dönük olarak ne manaya geldiğini bir kere daha düşünsünler. Düşünsünler ki, "Biz savaşın içinde değiliz" deyip, diğer taraftan insani yardım adı altında, savaşan tarafın harp vasıtalarının geçişine yol vererek, fiilen savaşın içinde yer alma konumunda bulunmanın gelecekte nelere mal olacağını hesaplamaları için fırsat bulsunlar. Bakınız daha şimdiden İsrail istihbaratı şunu iddia ediyor; "Irak kimyasal silahlarını Suriye'de saklıyor olabilir!.." İşte, Suriye'yi de demokratikleştirmenin yolu!.. İşte savaşın gerekçeleri ve de tarafları. Başınızı ellerinizin arasına alıp hesabı kitabı ona göre yapınız. Önümüzdeki on yıllar için, dördüncü dünya savaşı için pozisyonumuz ne olacak?