Bu kararın asıl zararı CHP'ye olacak!

A -
A +

Anayasa Mahkemesi'nin son kararının ardından; CHP yöneticileri, zafer kazanmış bir havada görünüyorlar... Ama gözden kaçırdıkları bir nokta var!.. Bu kararın asıl zararı CHP'ye olacak. Hem de pek fazla uzak olmayan bir gelecekte... CHP, Ana Muhalefet Partisi olarak normal zeminlerde politika yapmak yerine; Millet Meclis'inin neredeyse her faaliyetini; çıkardığı hemen her kanunu ve anayasa değişikliğini mahkemeye taşıdı... Anayasa Mahkemesi'nin denetimi dışında olan Meclis Kararlarını (Cumhurbaşkanlığı seçimi...) dahi oraya taşıdı ve 367 gibi; absürd bir kararın ortaya çıkması için baskı yaptı. Baykal: "Eğer iptal kararı (yani beklediğimiz gibi...) karar vermezse; ülke çatışmaya gider" diye açıkça tehditte bulundu. Son olarak, ülkeyi bir rejim bunalımına kadar götürecek bir başka absürd kararın önünde ve arkasında yine CHP var. Aklı başında herkes, bu durumun vahametini konuşurken; bir tek CHP ve lideri, sonuçtan memnun. Sayın Baykal dün Grup Toplantısında âdeta kendinden geçmiş gibiydi... Kendisini hayretle dinledim. Bir de yeni tanımlamalara girişti Baykal... "Milli İrade"yi kendince açıklamaya çalıştı. Ona göre, "Milli İrade" bir tek Cumhuriyetin kuruluşundan önce söz konusu imiş... Ondan gerisi "Siyasi İrade" imiş!.. Baykal, bu yeni hikâyeye kimsenin inanmasını filan beklemesin!.. Bu Millet, Cumhuriyeti kurduktan sonra bir yerlere gitmedi herhalde. Millet aynı millet ve iradesi de yerinde duruyor. Demokrasinin özü ve temeli olan milli iradeyi; önemsiz bir şeymiş gibi göstermek için, böyle zorlama izahlara gerek yok. Bunun faydası da yok. Baykal; (Öyle herkes ikide bir, milli irade filan deyip kendisini avutmasın...) demeye getiriyor. Bu CHP'nin halka ve onun iradesine klasik bakışından başka bir şey değil. Tek parti döneminde de, çok parti döneminde de bu hep böyle oldu. Hiçbir değişiklik olmayacağı da anlaşılıyor. Çünkü CHP hiçbir zaman, gerçek anlamda halkın oylarıyla iktidara gelemedi. Bu yüzdendir ki, CHP kimi zaman askerin müdahale ve yardımıyla; kimi zaman da yargının devreye girmesiyle, siyasî etkinliğini sürdürebildi... Ama artık o devirler bitti!.. CHP, ya halka inanacak ve onun iradesine gerekli saygıyı gösterecek... Böylece demokrasinin normal işleyişi şartlarında iktidara gelme şansını da yakalayabilecek. Yahut mevcut zihniyetle yola devam edecek ve siyaset dışı aktörlerin yardımına bel bağlayacak... Bu ikinci yolda ısrar ettiği takdirde; çok uzak olmayan bir gelecekte; iyice küçülüp minimize olacak ve etkinliğini de kaybedecektir. Şunu kesin olarak hatırda tutmak durumundadır CHP... Yarın seçim sandığı ortaya konduğunda; bu millet kendi iradesini hiçe sayan politik anlayışın hesabını mutlaka soracaktır. Meclis'in iradesini ipotek altına sokan CHP bu hesabı nasıl verecektir?! Onun için tekrar altını çizelim ki, Anayasa Mahkemesi'nin son kararı şu andaki görüntünün aksine; kalıcı olarak CHP'yi siyaseten vuracaktır!.. Deniz Baykal; "Sakın ha... Yeni Anayasa yapmaya kalkışma..." diye, bu ülkeye hakiki demokrasinin gelişine mani olamaz. Hiç kimse mani olamaz. Hiç kimse milli iradeyi vesayet altına alamaz!.. Bazılarının hafife aldığı o "Milli İrade" eninde sonunda; hukuk devleti ilkelerinin tıkanmadan işlediği, gerçek bir demokratik rejimi bu ülkeye getirecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.