Bu ses neyin nesi kardeşim?!.

Bugün 28 Nisan... Üç yıl önce bugün, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, demokrasi ve hukuk devleti adına; "e-muhtıra" denilen bildiriye karşı, çok önemli bir duruş sergilemişti. Esasen hükümet bu tavrıyla, çok normal olanı ve zaten yapması gerekeni yapmıştı. Ancak o güne kadar benzer durumlarda, geçmiş hükümetler bu tavrı ortaya koyamadıkları için, her seferinde demokrasi treni rayından çıkmış, ülke siyaseti yeni buhranlara girmişti... Evet üç yıl önce bugünlerde, ortalıkta moda ifadesiyle, "ŞOK" bir ses kaydı dolaşıyordu. İddiaya göre, o dönemde YÖK Başkanı olan Erdoğan Teziç'e ait bir ses kaydı idi. Nerede yapıldığı belli olmayan bir konuşmayı yansıtıyordu. O konuşmada, Cumhurbaşkanlığına aday olan Sayın Gül'ün asla Çankaya Köşkü'ne çıkamayacağı, çıkmakta ısrar etse bile; yolda "ARABA KAZASI FİLAN OLUR..." türünden esrarengiz biçimde engelleneceği savunuluyordu! Adı geçen şahıs, bütün ısrarlı çağrılara rağmen, o ses kaydını ne kabul etti, ne de yalanladı. Kim bilir belki de yalanlamaya kalksa, görüntülerin de ortaya çıkmasından korktu... Peki şahıs ne yaptı? Hiç. Olayı unutulmaya terk etti. Hatta kendisi de, görev süresi sona erdikten sonra adeta ortalıktan çekiliverdi. Şu sıralarda, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, gırtlağını hayli zorlayarak üst perdeden ve çok tiz bir sesle, Başbakan Erdoğan'a şöyle bir ithamda bulunuyor: Anayasa Mahkemesi'nin yapısını değiştirmekle, sen kendini yargılayacak Yüce Divanı şekillendiriyorsun. Sen kendi paçanı kurtarmaya çalışıyorsun kendi paçanı... Baykal'ın sık sık bunu seslendirmesi, doğrusu akla şu soruyu getiriyor: Acaba CHP liderinin bildiği bir şey mi var? Öyle ya, şimdi bu Yüce Divan meselesi de nereden çıktı? Fakat önceki gün, Habervaktim ve diğer birkaç internet sitesinde yayınlanan yeni bir ses kaydının içeriği, ister istemez Baykal'ın yukarıdaki iddia ve ithamlarını çağrıştırıyor!.. Parti kapatma davalarına da bakan, Yüksek Mahkeme'nin asker kökenli bir üyesine ait olduğu (İlgili haberde üyenin ismi açıkça belirtiliyor...) iddia edilen ses kaydında dehşet verici şeyler söyleniyor. O ses, iktidar partisinin kapatılması konusunda, askerî cenahın en tepesinden kendilerine talep geldiğini, bu talebin de ilgili cenahın baş hukuk müşaviri kanalıyla iletildiğini vs. dile getirdikten sonra özetle ama değişik kelimelerle şöyle diyor: Bir an evvel kapatmamızı istiyorlar. Zaten daha evvel laiklik karşıtı odak olarak tespit yaptığımız için, Başsavcının davayı açması yeterli. Derhal kapatırız.... Parti kapatıldıktan sonra da hepsini içeri alacaklar!.. Bu arada aynı ses, merd-i kıptinin sırkatin söylemesi misali; daha önce açılan kapatma davasının ne kadar uydurma olduğunu açık ve seçik biçimde izah ediyor iyi mi. Şimdi bütün ilgili ve yetkili mercilere şunu sormak lazım: Bu ses neyin nesi kardeşim? Kim kaydetmiş, nasıl kaydetmiş filan, işin teferruat kısmı. Ne demek istiyor bu ses?!.