Çamur savaşı!..

Medyada devam eden kavgayı anlatacak en keskin ifade, herhalde "ÇAMUR SAVAŞI" olsa gerek... Çamur savaşından göz gözü görmüyor. Birileri, apaçık "Çamur at, tutmasa da izi kalır..." stratejisi ile hareket ediyor. İddialar, ithamlar, suçlamalar havada uçuşuyor. Fakat hangisi doğru, hangisi yanlış; üfürme, balon belli değil. At izi, it izine karışmış durumda... Toplum bu çamur savaşı karşısında, büyük bir şaşkınlık ve yılgınlık içinde. Kimin ne yapmaya çalıştığını anlamakta zorlanıyor. Bu durum daha ne kadar devam edecek? Bu çamur savaşı, siyaseti ve toplumsal barışı daha ne kadar örseleyecek? Bu ürkütücü gidiş nasıl durdurulacak?.. Meclis Başkanı Köksal Toptan, CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu ile AK Parti'li Dengir Mir Fırat arasındaki söz düellosunun, daha fazla tahribata yol açamadan noktalanması için çareler arıyor ama; başarılı olacağı konusunda ciddi kuşkular var. Medya meslek kuruluşları, (Ki, bazıları düne kadar yek diğerinin varlığını ve meşruiyetini kabul etmiyordu...) ortak toplantılar yapıp; sözde basın özgürlüğünün korunması konusunda tavır belirliyor. Elbette bu kuruluşların, mesleğin selameti konusunda; gayret sarf etmesinden daha tabii bir şey yoktur. Ama herhalde meslek kadar, mensuplarının da hukukunun korunması noktasında, hassasiyet gösterilmeli değil mi? Mesela RTÜK Başkanı Zahid Akman'ın da, neticede bir medya mensubu olarak, bu kuruluşlar tarafından gözetilmesi gerekmez mi? Yaklaşık bir aydır hedef tahtasına konulmuş olan Akman'la ilgili, yarım sayfalık manşetler atılırken; niçin mahkemenin karar altına aldığı tam dokuz tane tekzip metni yayınlanmıyor? Medyada etik, medyada tarafsızlık, objektiflik bu mudur? Meslek kuruluşları bu konuyu hiç irdeliyor mu? Zahid Akman'ın bu şekilde hedef alınmasının dibinde gerçekte ne yatıyor? "Yolsuzlukların üzerine cesaretle gidiyoruz..." palavraları ne kadar inandırıcı? Akman'ın "Gelin televizyonda tartışalım..." meydan okumasına karşı, sadece gazetelerinde aynı haberleri tekrarlayarak, karşılık vermeye çalışan yönetmenler, halkı bu kadar saf ve cahil mi sanıyor? İktidarın son tartışmalardan oy kaybına uğradığını öne sürenler; aynı kamuoyu yoklamalarında, medya itibarı ile ilgili olarak çıkan sonuçları ne ölçüde değerlendiriyor acaba?! Netice: Bu çamur savaşının kimseye faydası yok. Lakin herkese zararı çok!.. CHP'li Kılıçdaroğlu, adeta bir fabrikatör misali, itham ve suçlama üretimini sürdürürken; şimdiye kadar ortaya attığı hiçbir iddianın, hedef aldığı kişileri ilzam edecek nitelik ve ciddiyette olmadığını da görüp; etik ve siyasi açıdan bunun sonucunu düşünmelidir... Bu çamur deryasında, birileri boğulacak ama, kim?