Ciğerlerimiz yanıyor!..

A -
A +

Her sene yaz mevsimi geldiğinde, büyük bir endişe içimizi kaplar... Sebebi orman yangınları... Her sene orman yangınlarının önlenebilmesi; çıkan yangınların da en seri şekilde, kontrol altına alınıp söndürülebilmesi konusunda, yetkililer bir dizi açıklama yapar. Araç-gereç yönünden Orman Genel Müdürlüğü her yıl biraz daha takviye edilir... Fakat bütün bunlara rağmen, yangınlar gene ormanlarla birlikte içimizi de yakar! Ormanlar yanarken ciğerimizin yanmaması mümkün değil. Çünkü, ciğerlerimizin teneffüs ettiği oksijenin kaynağı ormanlar. Ama ne yazık ki, onları bir türlü gerektiği gibi koruyamıyoruz. Çevre ve Orman Bakanı Sayın Veysel Eroğlu, şu sıralarda belki de en yoğun mesai yapan kabine üyesi. Bu yangınların en az hasarla atlatılabilmesi için, bütün imkanları seferber etmiş durumda. Antalya'da bir haftadan beri devam eden dehşet verici yangınlar var. Manavgat ve Serik'te çıkan yangınlar, hava sıcaklığı ve rüzgarın da etkisiyle felakete dönüştü... Köyler yandı, insanlar hayatını kaybetti, hayvanlar telef oldu. Devlet bütün imkanlarıyla seferber olduğu halde; iklim şartları sebebiyle, bu felaketin önüne geçemedi... Adalet Bakanı ve Antalya Milletvekili Mehmet Ali Şahin, pazar günü yaptığı açıklamada, aynı gün Türkiye'nin değişik yerlerinde tam dokuz ayrı yangının devam etmekte olduğunu bildirdi! Dehşet verici bir durum. Aynı anda bu kadar çok yangınla baş etmek ne kadar mümkün olabilir ki!.. Bugün Başbakan Erdoğan, Çevre ve Orman Bakanı Eroğlu ile birlikte Antalya'ya gidip; yangın yerlerinde incelemelerde bulunacak. Dün de Bakanlar Kurulu'nda, orman yangınları müzakere edildi. Yeni tedbirlerin alınmasına karar verildi... Bu arada Antalya'da ve başka illerde, çıkan yangınların verdiği zararı telafi etmenin kaç yıla mal olacağını bilemiyoruz. Manavgat'taki yangının son otuz yılın en büyüğü olduğunu belirten Orman Mühendisleri Odası Batı Akdeniz Şube Başkanı Afşin Karaca, yanan yerlerin 50-60 yılda ancak eski haline gelebileceğini söylüyor!.. Dileriz bundan böyle, daha az yangın çıkar ve daha az orman kaybederiz. 2007 yılında bin yedi yüzden fazla orman yangını çıkmış. Bu sene ağustos başı itibariyle çıkan yangın sayısı tam 1.188... Daha yazın ortasındayız. Yüksek sıcaklıklar da sürüyor... Yani görevliler başta olmak üzere; hepimizin her an tetikte bulunması gerekiyor. Yangınların sebepleri belli... Kasıtlı olanı var, olmayanı da... Kasıtlı olarak çıkarılan yangın sayısının, hiç de az olmadığını biliyoruz. Ancak, dikkatsizlik ve bilinçsizlik sebebiyle çıkan yangınların, ne gibi sonuçlara yola açtığı da meydanda. Yangın çıkınca insanlar feryat ediyor ama; önlenmesi konusunda aynı gayreti göstermiyor... Ormana kast edenlere karşı, ciddi tedbir ve caydırıcı cezaların getirilmesi bir yere kadar çözüm olabilir. Esas olan, vatandaşın bilinçlendirilip; onun ormanı kesmek ve yakmak yerine, gönüllü olarak çevreyi ve ormanı korur hale getirilmesidir. Şüphesiz, ülkemizin bu konudaki en büyük sıkıntısı, çevre ve ormanları koruma konusunda halkımızın yeterince bilinçli olmamasıdır. Bu durumu ne kadar zamanda düzeltebiliriz acaba?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.