Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, şike ile ilgili kanunu Meclis'e geri göndermekle, yeni skandalların patlamasını önlemiş oldu. Gül verdiği kararla, taşma noktasına gelmiş olan öfkeyi de dindirmiş oldu. Tam bu sırada, şike soruşturmasıyla ilgili iddianame de, mahkemeye gönderildi. Prosedür gereği, iddianame kabul edilinceye kadar, muhtevası gizlidir. Ancak zamanımızda bu gizliliğin pek de korunamadığı açık. Kaç gündür, iddianamede adı geçen şüpheli kulüp yöneticileri, teknik adamlar ve kimi sporcuların karıştığı öne sürülen şike, bahis ve teşvik olaylarının dökümü veriliyor. İddialar dehşet verici... Şayet basında yer alan bilgiler, iddianamede mevcutsa, mesele şike boyutlarının çok çok ötesinde. İş Ergenekon'a kadar varıyor yani!.. Bakalım daha neler çıkacak?.. Bu arada flaş bir isim, faili meçhul cinayetler ve Susurluk kazasıyla ilgili olarak Savcı tarafından sorgulandı. Mehmet Eymür... Son on beş yılda, ismi etrafında çok spekülasyonun yapıldığı kişi. Vaka, Emniyet ve istihbarat dünyasında üç isim üzerinde çok fazla polemik yapıldı. Mehmet Eymür, Mehmet Ağar, Hanefi Avcı... Bu üç isim kendi aralarında da hayli didişti... Susurluk olayının patladığı günlerde, Hanefi Avcı televizyonlara çıkıp çok önemli iddialarda bulundu. Onun çıktığı her yayına, Mehmet Ağar da telefonla katılarak Avcı'ya müdahalede bulunuyordu... Yine o yıllarda basına sızdırılan MİT raporu, gündemi uzun süre işgal etti. O raporda Mehmet Ağar'a yönelik ciddi suçlamalar vardı ve arkasındaki isim olarak, Eymür işaret ediliyordu. Velhasıl, "Mehmetlerin Kavgası" diye de ünlenen, Ağar-Eymür çatışması bugüne kadar devam etti. Bir süre ABD'ye yerleşen ve oradan "Atin.org" isimli bir internet sitesi kurarak, çok mühim ifşaatlarda bulunan Mehmet Eymür, âlemde "Çok şey bilen adam" olarak tanımlanıyor. İşte bu vasfıyla Mehmet Eymür'ün, son olarak savcıya verdiği ifadelerden medyaya hayli sızıntı var. Şayet yazılanlar doğru ise (Kural olarak ihtiyatla yaklaşılması gerektiği kanaatindeyim...), Mehmet Eymür; bir dönemin karanlık olaylarını gün yüzüne çıkaracak, çok malumat vermiş demektir. Öldürülen Kürt iş adamlarından tutun da, yeraltı dünyasındaki isimlerden toplanan haraca kadar, aniden ortadan kaybolan ve öldürüldüğü sanılan MİT muhbiri Tarık Ümit'e, bir süre önce cezaevinde esrarengiz şekilde hayatını kaybeden Kaşif Kozinoğlu'na ve daha pek çok gölgedeki olaya dair, işe yarar bilgi verilmişse, demektir ki önümüzdeki dönemde sarsıcı gelişmeler patlak verecek! Bugüne kadar çok farklı yüzleriyle tanınan-bilinen, gücü ve nüfuzu sebebiyle asla dokunulamayan, tam tersine korkuyla karışık mübalağalı bir saygı ve itibar gören, kimi ünlü politikacı, parlak bürokrat, dürüst gazeteci, kimisi saygın iş adamı postunda, pek çok isme dönük iddia ve ithamlar sökün etmeye başladı. Korkunç ithamlara maruz kalanlar şimdilik sessiz. Ama, uykularının fena halde kaçtığını tahmin edebilirsiniz... Kimbilir belki de, bugüne kadar şişirilmiş olan nice balonlar sönecek!.. Devleştirilmiş cücelerin gerçek kimliği ortaya çıkınca, neler olacak neler...