Din vicdan hürriyeti, laiklik vs...

Önce din-vicdan hürriyetinin toplumdaki yansımalarından bir örnek; Alanya'ya yerleşik bir Alman vatandaşı ölüyor. Cenazesi, papaz nezaretinde; mensubu olduğu Hristiyanlık dininin bugünkü uygulaması dairesinde gömülüyor. Orada bulunan görevli papaz duasını yapıyor. Ölen Alman'ın komşularından ve tanıdık çevresinden de bazı kişiler de mezarlığa gelmiş. İşte bunların bir kısmı, o bölgede belediye cenaze imamı ve aynı zamanda mezarlık görevlisi olan hocaya; "hadi sen de bir dua yap!.." diyorlar. Mezarlıktaki görevi dolayısıyla orada bulunan hoca da, "Duası yapıldı, başka duaya gerek yok..." diye cevap veriyor. Ama berikiler ısrarlı: "Yapma!.. Bak burada bu kadar Müslümanız bizi rezil etme, sen de dua oku..." diye üsteliyorlar. Hoca yine okumayınca, haberdeki yapılan tarife göre pavyon fedaisi kılıklı birisi, hocanın kulağına eğilip şöyle tehdit ediyor: "Kolunu bacağını kırdırtmadan oku şu duayı!.." Şimdi burada insanı kahreden iki durum var. Birincisi o cenazeye katılan insanların cahilliği. Yani din nedir, Hristiyanlık nedir, İslamiyet nedir. Kim kime dua eder, niçin dua eder, nasıl dua eder?.. Başkalarına şirin görünmek için mi dua edilir? El âleme rezil olmak da ne demek?!. Anlaşılıyor ki, o cenazeye katılan kalabalık, bunlardan tamamen habersiz. İkincisi, kol-bacak kırma üslubu ile kendini ele veren magandanın; dinin kutsal hükümlerinden haberdar olmak bir yana; dinin bazı vecibelerini yerine getirmekle görevli din adamlarına da en ufak bir saygısı olmadığı gerçeğidir. Bu tipler sadece pazu gücü ile her şeyi halledebileceklerini düşünen zavallılardır. Tehdide maruz kalan hoca, belki daha fazla fitne çıkmaması için, belki de korktuğu için, defi bela kabilinden bir dua okumuş. Peki olay burada bitti mi? Hayır!.. Yarın bir başka benzer hadisede, bileği güçlü bir imam, yahut başka birisi; böyle zorla dua ettirmeye kalkışan magandanın yakasını toplayıp: "Hemşerim kol-bacak öyle kırılmaz, böyle kırılır" diyerek ağzını burnunu dağıtırsa ne olacak? Bu durumda malum medyadan "Sarıklı-cüppeli terör!.." diye bir haber okumanız çok muhtemeldir. Yazık, toplum olarak ne hallere düştük. Acaba bütün bu trajikomik olayların sebebi nedir? Birincisini yukarıda özetlemeye çalıştık. Felaket derecesindeki cehalet... İkincisi de bugüne kadar, bazı kesimlere hoş görünmek sevdasındaki bazı zayıf kişilikli din görevlileridir. Bunlar yeri geldiğinde, dinimizin bildirdiği hükümleri apaçık bildirmeyi ve bunları savunmayı göze alamadıkları için iş çığırından çıkmıştır. Nitekim birkaç sene önce, böyle bir müftü İzmir'deki bir cenaze töreninde; kenarda duran bazı sosyetik hanımları; abdestli olup olmadıklarına, yeterince örtülü olup olmadıklarına bakmaksızın (Abdest de, örtünmek de namazın farzıydı ama, o müftü konjonktürel şov ihtiyacı yüzünden olsa gerek, hiç hesaba katmamıştı...) bunları erkekler arasında namaza durmaya davet etmişti. Ondan sonra hayli bir müddet cenaze namazlarında sıkıntılar yaşanmıştı. Türkiye'de, sesi gür çıkan kozmopolit-lümpen takımı; zaman zaman konu bulma sıkıntısına düşünce, dinle ilgili birtakım meseleleri ele alır, haber yapar ve yorumlar. Bu tipler, kendi işlerine gelmeyen dini hükümleri, "Bu zamanda böyle kafa!.." diye kendilerince yaftalarlar. İslamiyetin hükümlerini bildiren kitapları karalarlar. Velev ki, bildirilen hüküm ayet meali de olsa! Onların kafasına yatmıyorsa, ayet-hadis hiç ayırım yapmadan inkâr ediyorlar, alay ediyorlar vs. Bazı durumlarda, Diyanet İşleri Başkanlığı da sessiz kaldığından, böyleleri büsbütün gemi azıya alıyorlar. "İlahiyatçı" olarak lanse edilen bazı sapkın isimlerin İslamiyeti kafalarına göre yorumlayıp sözüm ona zamana uydurma rezaleti de üzerine tüy dikiyor!.. Ondan sonra gayrimüslimler için dua ettirmek, hatta mevlit okutturmak için sıraya giren cahillerden, densizlerden geçilmez. Bunların doğru olmadığını anlatmaya çalışanlara da yukarıda bahsedilen maganda gibi tipler zor kullanmaya kalkar... Alın size din ve vicdan hürriyeti! Acaba bugüne kadar hiçbir Hristiyan; papazın ölen bir Müslüman için dua etmesi konusunda kendisini kolunu bacağını kırmakla tehdit etti mi? Yahut herhangi bir Hristiyan grubun, papazlarına; "Bak sen Müslümanlara dua etmeyip bizi rezil ediyorsun..." diye yüklendiği oldu mu? Laiklik tartışmalarını ele almak için yer kalmadı. Başka bir yazı gerekecek!..