Fitne büyüdükçe büyüyor!..

Dehşet verici terör olayları, Doğu-Batı, Kuzey-Güney ayırımı yapmadan, dünyanın her tarafında patlak veriyor. Ancak, Orta Doğu'nun adeta terör çemberi içine hapsolduğunu belirtmek gerekiyor. Bu bölgedeki fitne giderek büyüyor. Irak'ta "Geçici Anayasa"nın kabul edilmesinden sonra, Kürtlere tanınan imtiyazlar ve onların da bunu abartılı şekilde kutlamaya başlamasıyla fitili ateşlenen olaylar hızla büyüyor. Nereye kadar gideceği veya nerede durdurulabileceği de belli değil... Irak'ta Kürtler-Türkmenler ve Araplar arasındaki gerginlik tırmanıyor. Son olarak Türkmen Cephesi Lideri F. Abdullah Abdurrahman'a suikast teşebbüsünde bulunuldu. Beri tarafta, günlerdir Suriye'nin Kürt bölgelerinde çatışmalar devam ediyor. Suriye'nin Haseki iline bağlı Kamışlı ilçesinde başlayan olaylar, sokağa çıkma yasağına rağmen durmadı. Daha da ötesi, dün başka kasabalara ve ilçelere sıçradı. Şanlıurfa'nın Suruç ve Ceylanpınar ilçeleri ile sınır teşkil eden Aynelarap ve Re'sulayn ilçelerinde dün çıkan silahlı çatışmaların boyutu tam olarak bilinmiyor. Suriye'nin dış ülkelerdeki temsilciliklerine yapılan saldırılarla beraber değerlendirildiğinde, son olayların bu ülkeye yönelik dış destekli bir operasyonun parçaları olduğu tezi akla yakın geliyor. Keza İran'ın Kürt bölgelerinde başlayan kıpırdamaların da, kendiliğinden meydana gelen bir durum olmadığını dikkate almak gerekiyor. "Büyük Orta Doğu" planı yahut demokratikleştirme ve özgürleştirme planı... Ne derseniz deyin, Orta Doğu'nun çivisi Irak işgali ile birlikte çıkmış durumda. Önceki gün İsrail'in Aşdod şehrinde peş peşe intihar saldırıları oldu. "Büyük Orta Doğu"nun önemli noktalarından biri olan Gürcistan'da da durum son derece vahim. Gürcistan ile Özerk Acara Cumhuriyeti arasındaki gerginlik, savaş öncesi alarm seviyesinde!.. Ne oluyor? Niçin böyle oluyor? Bütün bunları kim tetikledi? Şevardnadze'yi "Post Modern Bir Darbe" ile alaşağı edip onun yerine Saakaşvili'yi iktidara taşıyan ABD'nin demokratikleştirmesi böyle mi oluyor? Haiti'de de öyle olmadı mı? J. Bertrand Aristide bangır bangır bağırıyor; "ABD askerleri beni kaçırdı... Bana karşı Amerika darbe yaptı..." Ama feryatlarına cevap veren kimse yok! Peki bu böyle mi gidecek? Hayır gitmeyecek... Teröre karşı mücadelenin mutlaka doğru ve mantıklı yolu bulunmalıdır. Sadece zor kullanarak bunu önlemek mümkün değil. Terörün bumerang gibi sahibine geri döndüğünü hâlâ görmeyen var mı? El Kaide'yi kim kurdurdu ve şimdi en fazla kime zarar veriyor? Suriye bir zamanlar bölücü teröristlere destek veriyordu. Onların başını barındırıyordu. Ama şimdi, bölücü terörle başı derde girmiş bulunyor... Gelinen noktada İspanya seçimleri bazı kulaklara kar suyu kaçıracak gibi. Irak işgalinde ABD'ye destek veren Muhafazakar Halkçı Parti iktidarı, seçimlerde % 11 oranında oy kaybederek muhalefete düştü. Seçimleri kazanan Sosyalist İşçi Partisi'nin lideri ve yeni İspanya Başbakanı, yaptığı ilk açıklamada Irak'taki İspanya askerlerine geri dön emrini vereceğini söyledi. Böylece "Koalisyon"da önemli bir gedik açılmış oluyor. Bakalım arkası nasıl gelecek. Bu sene sonunda yapılacak ABD Başkanlık Seçimlerini Bush kazanabilecek mi? İngiltere Başbakanı Blair'in siyasi geleceği ne olacak? O da Aznar gibi çekilecek mi, yoksa seçimlerle koltuğundan indirilecek mi? Terörle mücadele iddiasıyla fitne çıkaran ülkelerin yöneticileri, halkları tarafından "demokratik" bir biçimde cezalandırılıyor...