G20 Zirvesinde Rus ve Çin gölgesi…

Sesli Dinle
A -
A +

Putin geçen sene Endonezya’daki zirveye katılmamıştı… Bu sene de Delhi’ye gitmedi. Brezilya Devlet Başkanı daha şimdiden gelecek sene için davet etti. Ama katılıp katılmayacağı belli değil. Xi Cinping de öyle!..

 

 

 

Yeni Delhi’de düzenlenen 18. G20 Liderler Zirvesine, Rusya ve Çin’in uzun gölgesi düştü!.. ABD Başkanı Biden, Xi Cinping’in katılmamasından dolayı yaşadığı hayal kırıklığını bizzat açıkladı. Hem Rusya hem Çin’in devlet başkanlarının zirveye katılmaması, kayda değer bir negatif etki oluşturdu. Bu duruma gelinmesini açıklayan pek çok sebep sayılabilir elbet. Ama iki temel konu çok önemli. Birincisi Rusya ve Çin’in bu tavrı, Atlantik Eksenine karşı, Asya-Pasifik’in doğrudan bir meydan okuması olarak değerlendirilebilir mi? Öteden beri yaşanan mücadeleye bakılırsa evet. Ve bu gayet net biçimde, şekillenmekte olan yeni dünya düzeninin yansıması olarak okunabilir. İkinci olarak, daha spesifik mahiyette, Rusya ve Çin’in; Ukrayna ve Tayvan kaynaklı ihtilaflardan dolayı, Batı’ya karşı ortaya koydukları reaksiyon diye değerlendirilebilir. Ama mesele bu kadar dar çerçeveli değil. Daha geniş açıdan bakmak lazım. Amerika, AB ülkelerini, Ukrayna Krizini kullanarak, mecburi bir Rusya aleyhtarlığına zorluyor ve bunu bir ölçüde de başarmış durumda… Keza Hindistan’ı da, Çin’e karşı daha etkili biçimde, bir engel olarak yönlendirmeye gayret ediyor. Burada da mesafe aldığı söylenebilir. Hindistan ile Çin arasında, zaman zaman küçük çaplı çatışmalara da yol açan sınır ihtilafından dolayı ciddi bir gerilim sürekli mevcut. Ancak Hindistan bu konuda daha dikkatli davranıyor ve şimdiye kadarki olaylarda alttan alan taraf oldu…

 

G20 Zirvesi sırasında, Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin ortaya attığı yeni demir yolu koridoru, daha ilk andan itibaren, Biden tarafından Çin’in Kuşak- Yol Projesine alternatif olarak pazarlandı. Henüz ortada hiçbir şey yokken Biden, bu koridor sayesinde, Orta Doğu’nun ekonomik aktivitelerde yeni bir ‘hub’ olacağını söyledi. Doğrusu Joe Biden’ın bu yaklaşımı, Nasreddin Hoca’nın, yol kenarına dikilmiş dikenlere takılacak yünü toplama hâyaline benziyor!.. Ortada henüz ne fol var ne de yumurta. Ama Biden, heyecanını gizleyemedi! Hindistan-Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün ve İsrail üzerinden Avrupa’ya ulaşmak için, tasarlanan Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Koridoru projesine atfen Hindistan’ın Çin gibi ortaya koyabileceği bir sermayesi yok. Amerika’nın da böyle bir projeye vereceği parası yok. Ama istim arkadan gelsin misali, bugünden hayalî bir pazarlama yapılmaya çalışılıyor. Yeni Delhi’yi G20 Zirvesi için baştan aşağıya boya badana yaparak ve vatandaşları üç gün boyunca evlerine kapatarak (Maymunları dahi şehir merkezinden kovalayarak) geçici bir imaj çizmekte kendince başarılı sayılan Modi, bu konuda yağmasa da gürlemeye çalışacak. Bakalım arkası nasıl gelecek! Şunu söyleyebiliriz, Hindistan’ın konuştuğu koridorun, Çin’in Kuşak-Yol Projesine engel olması mevcut şartlarda mümkün değil. Zira Çin bu alanda hayli büyük para döktü ve ciddi mesafe aldı. Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Irak da bu proje kapsamında çok önemli adımlar attı ve atmaya da devam edecek. Bu koridor konusunu, uçakta Sayın Cumhurbaşkanına sordum. Her ülkenin kendi projelerini takip ettiğini belirtti. Bu manada önümüzdeki dönemde, Kuşak-Yol Projesinin Türkiye ve Orta Doğu ile ilgili kısımlarının ilerlemesinde, hızlı ve önemli gelişmelerin kaydedileceğini belirtti.

 

Evet, özetle G20 Zirvesi, Putin ve Xi Cinping’in yokluğunda biraz gölgeli geçti. Hindistan Başbakanı, Çin Lideri’nin yokluğunda, Hint medyasının da yardımıyla puan toplamaya çalıştı. Kısaca QUAD diye telaffuz edilen, “Quadrilateral Security Dialogue-Dörtlü Güvenlik Diyaloğu” platformunda da; Hindistan’ın ABD, Japonya ve Avustralya’nın yanında yer alması Çin’i sinirlendiriyor. Elbette Çin bunları not ediyor. ABD’nin QUAD’ı,  “Açık ve serbest bir Hint-Pasifik (Free and open İndo-Pacific)" hedefi için kullanmasını, Çin kendi açısından çok daha farklı okuyor. ABD, İngiltere ve Avustralya’yla birlikte, ayrıca Çin’i Asya-Pasifik’te çevrelemek için yeni iş birliklerine girişiyor. Hatırlayacağınız üzere, bu konuda Fransa’nın Avustralya ile imzaladığı yaklaşık yüz milyar dolarlık denizaltı projesi, ABD tarafından alenen baskı yapılarak iptal edildi. Ve işin içine İngiltere dâhil edildi. Fransa Başkanı Macron’un saçını başını yolması ve elçileri geri çağırması filan neticeyi değiştirmedi. Amerika Hint-Pasifik’te Çin’in yükselişini durdurmak için, vaktiyle Sovyetler Birliğini çevrelemek için kurulan paktlar dâhil (ANZUS-Avustralya, Yeni Zelanda ve Amerika) eskimiş mekanizmaları da devreye sokarak ön almaya çalışıyor. Bu mücadelede aslî ortağı İngiltere ve onun sömürgesi olan Avustralya en önemli yardımcılar görünümünde. Bunların yanına yine bir eski İngiliz sömürgesi olan Hindistan’ı da katmak için her fırsatı değerlendiriyor...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.