Genelkurmay Başkanı'nın açıklaması

Aktütün karakoluna yapılan hain saldırı, maalesef bayram sevincini milletimizin kursağında bıraktı!.. Alçakça saldırı, izinli olduğum sırada vukua geldiği için; bugüne kadar değinme fırsatım olmadı. Ancak şimdiye dek, medyada çıkan haberler; ortaya atılan iddialar ve bu iddialarla ilgili yapılan yorumlar, kafaları hayli karıştıran belge ve bilgiler, bize şunu gösteriyor: Bölücü terör örgütünün, Aktütün'e yaptığı saldırı ile ilgili olarak, kamuoyunun cevabını merak ettiği yığınla soru var. Ve anlaşılıyor ki, bu sorulara tatminkâr cevaplar alınmadıkça; yani yetkililer bu menfur hadiseyi, her yönü ile aydınlatıcı bilgilendirmeyi yapmadıkça, fısıltı ve spekülasyonlar artacak, tartışmalar daha da tırmanacaktır... Bilgi edinmenin, hukuk sistemimizde artık bir temel hak olduğu noktasının da, altını çizelim. Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ, dün Aktütün saldırısı ile ilgili olarak çok sert bir açıklama yaptı. Doğrusu, bir kamu görevlisi olarak Sayın Başbuğ'un üslubu çok yadırgatıcı idi. Genelkurmay Başkanı, bazı medya organlarında çıkan haber ve yorumlardan ve ortaya atılan iddialardan fazlasıyla rahatsızlık duymuş olabilir. Şunu da hemen belirtelim; Türk Silahlı Kuvvetlerini yıpratmak için her fırsatı kullanan, dahili ve harici odakların mevcudiyetini, her bilinçli vatandaş daima aklında tutar... Org. Başbuğ; "Doğru olmayan bilgilere dayanarak, Silahlı Kuvvetlerimize yapılan sistemli bir saldırı"dan bahsetti. Ancak Sayın Başkan, hangi bilgilerin doğru ve hangilerinin doğru olmadığı noktasında bir açıklama yapmadı. Aktütün'e yapılan terörist saldırı ile ilgili olarak, şu ana kadar sorulan sorulara da cevap vermedi. Sadece yapılan yayın ve eleştirilere tepki gösterdi. Yapılan yayınlarda sınırın aşıldığını söyledi. Ama hangi yayınların "eleştiri", hangilerinin "saldırı" olduğu konusunda da bilgi vermedi... Peki, sadece tepki göstermek çözüm müdür? Aktütün saldırısının, askerlerimiz yönünden tam bir kahramanlık olayı olduğuna kuşku yok. Canıyla, kanıyla bu ülkenin bayrağını, toprağını savunan; dosta -düşmana bu devletin hükümranlığını gösteren Mehmetçiğin hayatı pahasına sergilediği fedakârlık başka ne olabilir ki?!. Terörist saldırıların özü itibariyle neticesiz kalmaya mahkum, dolayısıyla bir intihar eylemi olduğu açısından bakıldığında; Genelkurmay Başkanı sonuna kadar haklıdır. Ancak teröristlerin böyle bir saldırıyı nasıl olup da gerçekleştirebildiğini de, herhalde yeterince sorgulamak gerekiyor... Netice: Org. Başbuğ, gizli bilgileri sızdıranlar ve bunlarla ilgili yayınlar hakkında hukuki sürecin başlatıldığını ifade etti. Diğer taraftan saldırı ile ilgili olarak da soruşturma başlatıldığını ve işin sonunda kamuoyuna bilgi verileceğini de söyledi. Kamuoyu, artık bu soruşturmanın sonucunu ve yapılacak açıklamayı beklemeye başlamıştır. Bu arada bir yıl önce, Dağlıca'da gerçekleşen ve Aktütün'dekinin neredeyse aynısı olan saldırı ile ilgili olarak da, hâlâ daha halkın zihnini meşgul eden pek çok sorunun cevap beklediğini hatırlatalım.