"Irak'tan onurlu bir şekilde ayrılmak istiyoruz!.."

A -
A +

Yukarıdaki söz, Irak savaşının en ateşli savunucusu, sertlik politikası açısından Başkan Bush'tan daha katı bir tutum içinde olan ve radikal "neocon"ların başı olarak kabul edilen, ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'e ait... Anadolu Ajansının haberine göre, Cheney çıkmış olduğu Asya gezisi çerçevesinde uğradığı Japonya'daki Yokosuka Deniz Üssü'nde bulunan Amerkan Uçak Gemisi Kitty Hawk'da yaptığı konuşmada: ABD'nin Irak'taki misyonunu tamamlamak ve onurlu bir şekilde buradan ayrılmak istediğini söylemiş... Amerika'nın uzun zamandan beri Irak'tan çıkmanın, daha doğrusu kurtulmanın yollarını aradığı bir sır değil! Ancak şimdiye kadar hem Başkan Bush ve hem de sertlik yanlısı olan yardımcısı Cheney ve istifa ettirilene kadar eski Savunma Bakanı Rumsfeld; kuyruğu hep dik tutuyorlardı. Ne var ki Irak'ta yaşanan başarısızlılar artık çuvala sığmayınca ve bunun sonucu olarak Amerikan kamuoyu ayağa kalkınca, sonuç olarak da ara seçimlerde Cumhuriyetçiler ağır bir yenilgiye uğrayınca, Bush ve ekibinin süngüsü düşüverdi. Ondan sonra da peş peşe başarısızlık ve hatta yenilgi itirafları sökün etmeye başladı. Aslında askerler sivil idarecilerden daha gerçekçi hareket ediyordu. Onlar başarısızlığı çok daha önceden telaffuz etmeye başlamıştı. Lakin, siviller bunu siyasi retorikle örtmeye çalışıyordu. Ama artık bıçak kemiğe dayandı. ABD Irak'ta bu şekilde devam edemez. Son zamanlarda Bush'un Irak için uygulamaya koymak istediği planlar Kongre'de demokratların ördüğü duvarlara çarpıyor... Amerika için en gerçekçi yolun Irak'tan çekilmek olduğu, artık herkes tarafından seslendiriliyor. Bu konuda rapor hazırlayan Baker-Hamilton Komisyonu, mutlaka çekilme takvimi yapılmasını Bush Yönetimine tavsiye etti. İkinci olarak da Filistin-İsrail meselesi konusunda gerçekçi adımlar atılmasını istedi. Aynı şeyi, ABD'nin ünlü strateji uzmanlarından olan eski Güvenlik Danışmanı Brezezinsky 11 Şubatt'ta Los Angeles Times gazetesinde söyledi. Brezezinsky en akılcı yolun; Amerika'nın açık ve kesin bir şekilde Irak'tan çekilme kararlılığını ortaya koyası ve Irak hükümet yetkilileri ile de mutabakat sağlanarak bir yıl içinde, çekilmenin gerçekleştirilmesi olduğunu belirtiyor. Bu süre zarfında da ancak çok gerekli taktik uygulamalar için kuvvet artırımına gidilebileceğini söylüyor. Irak işgaline yanlış varsayımlara dayalı olarak girişildiğinin ve bunun da tarihi stratejik ve ahlaki bir hata olduğunun altını çizen Zbigniew Brezezinsky; çekilme sonrasında meydana gelecek boşluk ve baş gösterecek yeni problemler konusunda da, uyarılarda bulunuyor. ABD'nin Irak'ın bütün komşularına ve ayrıca Mısır, Cezayir, Fas ve Pakistan gibi Müslüman ülkelere davet gönderilerek, Irak'ta istikrarın sağlanması konusunda bir barış konferansı düzenlenmesi konusunda cesaretlendirilesi gerektiğini kaydediyor. Bu görüş Türkiye'nin ta baştan beri öncülük ettiği "Irak'a Komşu Ülkeler Zirvesi" çerçevesinde gerçekleştirilen toplantıların amacıyla paralellik gösteriyor. Şu halde Türkiye, artık iyice yaklaştığı kesinleşen; ABD'nin çekilmesi sonrası dönem için gecikmeden yeni inisiyatifler alması gerekmektedir!.. Ancak bu konuda devletin zirvesinde zuhur eden; daha önce de burada işaret ettiğimiz farklı görüşler ve dağınıklık Türkiye'nin elini zayıflatacak bir durumdur. Zaman daralmaktadır. Türkiye bir an evvel gerekli konsantrasyonu sağlayarak, çekilme sonrası dönem için hazırlıklarını tamamlamalı ve etkili girişimleri başlatmalıdır. Zira ABD kısmen veya tamamen çekildikten sonra, Irak'ta oluşacak yeni durum ve bölgede değişecek dengeler, bizim için hayati önemdedir... Bu arada İngiliz The Guardian gazetesi, İngiltere'nin 2008 yılı sonuna kadar Irak'tan bütün askerlerini çekmiş olacağını iddia etti. Gazetenin haberine göre, İngiltere Hükümeti çok yakında çekilme takvimini resmen açıklayacak. Yine aynı habere göre; İngiliz askerleri de çekilme işlemi bitene kadar Basra ve çevresinde Irak güvenlik kuvvetlerine eğitim ve teşkilatlanma yönünden yardım ederek, operasyonlara destek verecekler. Çekilme işlemi sona erdiğinde, İngiltere'nin bu ülkede sadece az sayıda öğretmen-eğitimci subayı kalacak. Önemli kaynaklara dayandırıldığı bildirilen bu haber de, işgal altındaki Irak'ın geleceği ile ilgili olarak önemli ipuçları vermektedir. Bu noktada en hayati mesele, ABD'nin Irak'tan ne kadar veya hangi oranda çekileceğidir. Eğer tamamen çekilmeyip (Ki, bu zaten beklenmiyor!), Kuzey'de güçlendirilmiş üslerde varlığını devam ettirirse ve buradaki Özerk Kürt Yönetimi'nin daha da palazlanıp bağımsızlık yolunda ilerlemesi için kol kanat gererse; aynı şekilde bu durumdan yararlanan PKK terör örgütü, bölgede serbestçe faaliyet göstermeyi sürdürürse durum ne olacak? Şimdi hepimiz, bu sorunun cevabına kafa yormalıyız!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.