Nevruz niye problem oldu

A -
A +

Bazı günler, semboller, renkler, sloganlar vs. dönem dönem siyasi, ideolojik ve etnik cereyanların seyir defterine göre öne çıkarılıp aktüel hale getirilir veya arka plana itilerek unutturulur. Son otuz yılda, Türkiye'de çok çeşitli kavram ve semboller, politik ve ideolojik atmosfere göre kimi zaman parladı, kimi zaman da hiç hatırlanmaz oldu. Son yıllarda, her 21 Mart günü, ülkemizde güvenlik endişesi iyice artar. Sebebi "Nevruz" kutlamalarıdır. Bugüne kadar sosyolojik ve kültürel analizi doğru dürüst yapılmamış, toplumdaki rağbet ve ilgi derecesi tesbit edilmemiş olan Nevruz, önceleri Marksist- Maoist örgütlerin bir eylem fırsatı olarak gündeme gelmişti. Daha sonraları ise bölücü örgütün, bazı yıllarda ülke genelinde terör estirmek için kullandığı bir bahane oldu... Mecusilerden kalma ve günümüze de Şaman inancıyla birlikte aktarılmış olan bir folklorik olayın, siyasi veya etnik meselelere alet edilmesi; hele hele eğlence ve şenlik yerine, anarşi- terör, Vandalizm uygulamalarına başvurmak hangi akılla izah edilebilir? Baharın karşılanması temasıyla; bir çok ülkede değişik toplum ve farklı kültürlerin anlayışına göre kutlanan "Nevruz" un, yalnızca Kürt kimliğinin tanınması meselesine indirgenmek istenmesi, zorlama ve mantık dışı bir yaklaşımdır. Ama bölücülüğü bir şekilde sürdürmek isteyen mihrakların zaten akıl, mantık, bilimsel gerçeklere uymak vs. gibi bir isteği yoktur. Onlar için kendi maksatlarına hizmet edecek her yol meşrudur!.. Diğer taraftan, bölücü terör örgütünün istismarını önlemek için, Nevruz'un mahiyeti dışında kalan mecralara taşınması da makul bir durum değildir. Devlet makamlarının folklorik olaylara yaklaşımı genel hatlarıyla bellidir. Bunun dışında zorlama metodlarla, Nevruz'u ille de belli yerlere oturtmaya kalkmanın bir yararı yoktur. Esas yapılması gereken; kültürel ve folklorik zenginlikleri halka doğru tanıtmak, kavram ve sembollerin istismar edilmemesi için toplumu yeterince bilinçlendirmektir. Eğer vatandaşlarımız örf adet -adet; gelenek -görenek ve bütünüyle bu ülkenin varlığı olan farklı anlayış ve kültürel olguları, doğru şekilde bilirse, bu zenginliğe karşı gerekli hoşgörüyü gösterir. Kimsede bir rahatsızlık meydana gelmez. Ancak belli dönemlerde bir kısım düşünce ve anlayışları sınırlamaya, yasaklamaya kalkışmak, bunu başaramayınca da bu defa sahiplenmeye çalışmak bir çelişkidir. Nevruz için de son yıllarda ülkemizde görülen bazı resmi uygulamalar bu durumun bir yansımasıdır. Yani Nevruz'u ille de götürüp Ergenekon'dan çıkışla irtibatlandırmak bize göre çok anlamlı değildir. Zira bu tarz bir uygulama, Nevruz'u istismar eden bölücü unsurların yaklaşımını değiştirmez. Esas olan halkın kültüründe mevcut olan kavramları yerli yerine oturtmaktır. Mesela aynı şekilde bölücü örgütün sembol olarak kullandığı; kırmızı, yeşil ve sarı renklerle ilgili tartışmalar da ne yazık ki, zamanında topluma doğru dürüst anlatılamadığı için sıkıntı olmuştur. Şayet bu ülkenin bilim ve kültür insanları, bu topraklarda mevcut olan farklı medeniyet yansımalarını; bu çerçevede farklı etnik ve kültürlere mensup toplulukların yaşayışı, inancı, ve bütün örf ve adetleri hakkında halkımızı yeterince aydınlatabilirse, mesele kendiliğinden hallolur. Devletin ilgili mercilerinin yönlendirme ve koordinasyon görevini bu yönde yapması gerekir. Yani uzun dönemler kayıtsız kalıp, daha sonra konu tehlike arz etmeye başlayınca da alel acele bir takım tedbir alma yoluna gitmek kalıcı ve sahici çözüm değildir. Nevruz'un her şeyden önce ülke güvenliğini tehdit eden bir hadise olmaktan çıkarılması için gerekli tedbirler alınırken; diğer yandan da bazı insanlarımızı yanlışa sürükleyen yalanlara, tuzaklara, istismarlara karşı doyurucu bilgi vermektir. Bu sadece birkaç konuşma veya ayaküstü demeçlerle olacak şey değildir. Bu ülkenin insanları hakikaten barış ve huzur istemektedir. Ancak şer güçlerinin de niyeti bellidir. Geçmiş senelerde vatandaşlarımızın can ve malına zarar veren olaylar maalesef çok yaşandı. Bu sene böyle şeylerin tekrar etmemesini diliyoruz. Bu satırların yazıldığı saate kadar, yurt sathındaki Nevruz şenlikleri, genelde sakin geçiyordu. Temennimiz sonuna kadar böyle devam etmesidir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.