Önemli olan zihniyetin değişmesi...

A -
A +

Şayet çok büyük bir aksaklık olmazsa, sizler bu satırları okuduğunuzda; anayasa değişikliği paketinin birinci tur görüşmeleri tamamlanmış olacak... Birinci tur görüşmeleri sırasında, Millet Meclisi'nde hiç de yüz ağartıcı olmayan tartışma ve kavgalar yaşandı. Temenni edelim ki, ikinci turda benzer can sıkıcı olaylar tekerrür etmesin. Ama ne yazık ki, bu konuda pek de iyimser olamıyoruz. Zira bir tek Kamer Genç bile, Meclis'teki havayı istediği an değiştirebilmektedir. Hele bazı MHP'liler de Genç'e kol kanat gerince, durum büsbütün şirazesinden çıkabiliyor. Herhalde MHP'deki milletin vekilleri, asillerin huzuruna çıktığı vakit bunun hesabını nasıl vereceğini de bir şekilde formüle etmişlerdir! Uzlaşma çağrılarının sadece lafta kaldığını, muhalefetin esas maksadının ne pahasına olursa olsun bu değişikliği önlemek olduğunu, bariz şekilde gördük. Onun için söylemler değil, eylemler önemli... Bunu da fazlasıyla müşahede ettik. Neyse... Gelelim asıl meseleye: Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın çok veciz şekilde ifade ettiği üzere, esas olan zihniyetin değişmesidir. Çok kolay olmasa da, Anayasayı her zaman değiştirmek mümkündür. Ancak kimi sakil zihniyetlerin değişmesi, çok daha zor. Sayın Günay, 12 Eylül Darbesini yapanlara yargı yolunu açan; geçici 15. maddenin kaldırılmasıyla ilgili olarak yaptığı konuşmada, bu durumu şöyle anlattı: "Darbe yapanların hukuki, cezai, mali soruşturmalara muhatap olmayacağına ilişkin bir hükmü, 28 yıl sonra kaldırıyoruz. Bunun için bayram yapmaya gerek yok. Bu gecikmiş bir düzeltmedir..." Türkiye'nin darbeci zihniyeti sadece yasalarında, hukuk sisteminde, Anayasasında taşımadığını kaydeden Günay; "Bu kolay, onu 7 yılda, 47 yılda bir biçimde kaldırırsınız. Daha vahim olan, darbeci zihniyet. 'Haklıymış, olabilirmiş, yapılabilirmiş gibi, millet kendi kendisini yönetemez zaman zaman hizaya getirmek gerekirmiş' gibi zihin altına yerleşmiş. Asıl onu başardığımız zaman hukuk devrimini, vicdan devrimini yapmış olacağız..." dedi ve çok önemli bir noktaya dikkat çekti. Dedi ki: "28 Şubat'ı yapanların yargılanması önünde hiçbir yasal engel yok. Ama yargılanamıyorlar. Peki neden? Çünkü Pakistan'da darbe olduğu zaman yargıçlar cübbelerini çıkarıp darbecilerin önüne atıyor. Bizde ise darbe olduğu zaman, yargıçlar hemen koşup 'EMRİNİZDEYİZ PAŞAM' diyorlar!.." İşte gerekli olan zihniyet değişikliği bu! Bana göre birinci turda yapılmış en önemli konuşmalardan biridir. Bakan Günay, CHP'li Şevket Köse'nin "Dönek deyince ne anlıyorsunuz?" sorusunu da şöyle cevapladı: "Ben sosyal demokrasi, sosyal adalet, milli irade gibi kavramları kullanıp da, sonra milli iradenin seçtikleriyle baş edemeyeceklerini gördükleri zaman postal sesinden umut bekleyen demokrasi düşmanlarını anlıyorum." Eh, doğru söze ne denir ki!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.