Pekin-2008 ve biz...

A -
A +

Küresel ölçekte en büyük spor organizasyonu olan, yaz olimpiyatlarının Pekin ayağı da bugün sona eriyor. Türkiye altmış sekiz sporcu ile katıldığı Pekin'den büyük bir hayal kırıklığı ile dönüyor! Atina-2004'e 45 sporcu ile katılan Türkiye 3 altın, 3 gümüş ve 4 bronz madalya kazanırken, bu defa ancak 1 altın, 4 gümüş ve 3 bronz alabildi. Bundan 60 yıl önce, 1948 Londra Olimpiyatlarına da ülkemiz 68 sporcu ile katılmış ve ata sporumuz güreşte sağladığı büyük başarı ile, 6 altın, 4 gümüş ve 1 bronz madalya kazanmıştı... Pekin'deki sönük netice, başta Başbakan Erdoğan olmak üzere, spora ilgi duyan ve görevi gereği sporla ilgilenen herkesi rahatsız etti. Şimdi Sayın Erdoğan'ın da ifade ettiği gibi; takkeleri önümüze koyup düşüneceğiz. Zira bunda hepimizin sorumluluk payı var! Soru bir: Bu başarısızlığın temel sebepleri nedir? Bugünden itibaren bu sorunun cevabı olarak pek çok şey yazılıp çizilecektir. Muhtemelen bunların kısmı ekserisi de doğru olmayacaktır!.. Yerimiz fazla geniş olmadığı için, detaylara çok giremeyeceğiz. Ancak hemen şu soruyu soralım: 70 milyonluk Türkiye'de kaç tane aktif sporcu var? Spor yazarlarımızdan Sayın Mustafa Tepe'den öğrendiğime göre, bu rakam yalnızca bir milyon civarında! Buna karşılık mesela 82 milyonluk Almanya'da 27 milyon aktif sporcu var... Bu rakam 62 milyonluk Fransa'da 17 milyon, 60 milyonluk İtalya'da 14 milyondur. Türkiye'de spor çağında olan 20 milyon genç var. Bu gençlerin hepsi aktif olarak sporla uğraşsa ve mesela bu rakamın yirmide biri; yani bir milyon kişi profesyonel olarak ve yeterli imkanlarla spor yapıyor olsa, sonuç ne olur? Diyelim ki, bu bir milyon kişinin yüzde 2'si, yani iki bin kişi (Takım halinde müsabakalar; futbol, basketbol, voleybol, hentbol, kürek vs. de dahil); uluslararası seviyede başarı derecelerini yakalayabilse, neticede Olimpiyat barajını aşacak iki-üç yüz tane sporcu çıkaramaz mıyız? İspanya 42 milyonluk nüfusu ile Pekin'e 300'den fazla sporcu gönderdi... Her şey nüfus değil tabii. Küçücük bir ülke olan Finlandiya, bugüne kadar Olimpiyatlarda 99 altın, 80 gümüş ve 113 de bronz madalya kazanmış. 137 milyonluk Japonya'nın altın madalya sayısı ise 97... Türkiye ise (Pekin Hariç) 36 altın, 23 gümüş ve 21 tane de bronz madalya kazanabilmiş. 40 milyonluk Polonya'da bu rakam: 56 altın, 72 gümüş, 113 Bronzdur. 22 milyonluk fakir Romanya'da ise bu rakam: 74 altın, 83 gümüş, 108 bronzdur. Neyse, fazla rakamlara dalarak sizleri yormayalım. Uluslararası spor müsabakalarına, özellikle Olimpiyatlara hazırlanmak başka bir şeydir. Bu her şeyden önce bir eğitim meselesidir. Eğitimin yanında buna uygun politikaların geliştirilmesidir. Sporda "devşirme" yöntemi de şüphesiz bir yoldur. Hemen her ülke bu yola başvuruyor. Türkiye'nin Pekin'e giden 68 sporcusunun 11'i devşirme. Alınan tek altın madalya (Serbest Güreş Ramazan Şahin) ve dört gümüşten ikisi (Elvan Abeylegesse), sonradan T.C. tabiiyetine geçen sporcularımızdan. Spor eğitimi ve politikası konusunda, bir yazı daha yazmak gerekecek!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.