1919 yılında Amerikan firması Standart Oil of Newyork (Socony), petrol aramak üzere iki mühendisini Irak'a gönderir. Bunlardan birisi, yazdığı mektupta şöyle der: "..... pasta o kadar büyük ki, bunun Amerika'ya ait olması için her şey yapılmalıdır." (*) Rahmetli Turgut Özal'ın, petrol zengini olan ülkelerin başına gelen olayları kast ederek; "İyi ki petrolümüz yokmuş..." dediği biliniyor. Gerçekten petrolü olan ülkeler; şayet ABD ve Rusya gibi aynı zamanda siyasî ve askerî bakımdan güçlü ülkeler değilse, başı hiçbir zaman beladan kurtulamamış!.. 1951 yılında İran'da, Dr. M. Musaddık'ın önderlik ettiği Ulusal Cephe iktidara geldiğinde; İran'ın petrol kaynaklarını işleten Anglo-Persian petrol şirketini millileştirme cür'etinde bulunur. (Şirketin o zamanki yapısında İran'ın payı sadece yüzde 16'dır. Gerisi İngiliz Şirketi BP'ye aittir...) Sen misin bunu yapan; Başbakan Musaddık, 1953 yılında CIA'nın patronajındaki bir darbe ile devriliverilir. İran halkı, Musaddık'a destek vermek amacıyla gösterilere başlayınca Şah Rıza Pehlevi bir müddet Roma'ya kaçar, ancak daha sonra tahtı garantiye alınınca geri döner... Nijerya, Afrika'nın en büyük ve en zengin petrol ülkesidir. Ama, bu zengin kaynaklara sahip olmak; ülkeye ne yazık ki, pek yaramıyor. On yıllardır Nijerya'da, dış müdahale ve organizasyonların da etkisiyle darbeler ve iç karışıklıkların ardı arkası kesilmiyor. Şimdilerde ülkenin bütünlüğü de tehlikeye girmiş durumda. Aynı şey 'Kara Kıta'nın ikinci büyük petrol ülkesi Sudan için de geçerli. Çeyrek asırdan fazla bir zamandan beri, ülke iç savaşla boğuşuyor. Daha önce bu köşede ABD eski Başkanı Jimmy Carter'ın yıllardır Sudan'ın petrol yönünden zengin toprakları olan Güney Bölgesinde misyoner olarak çalıştığını yazmıştım. Yakın zamanlarda Çin ile önemli petrol anlaşmaları yapan Sudan hükümetini dize getirmek için; ABD, BM Güvenlik Konseyi'ni de kullanarak hamle üstüne hamle yapıyor! Aynı ABD, bugünlerde Sudan'ın yanı başındaki zengin maden kaynaklarına sahip ama siyasi karışıklıklardan ötürü doğru dürüst devlet düzeninin bile olmadığı Somali'yi bombalıyor. Gerekçe terörle mücadele... Burada El Kaide militanları varmış! Somali'de olup bitenler Türk medyasında pek yer almıyor. Bu ülkeyi bir müddet önce Etiyopya kuvvetleri işgal etti. Şimdi de Amerika bombalıyor. Gelen haberlere göre çok sayıda sivil insan, bombardıman sebebiyle hayatını kaybetmiş... Ve Irak... Bu bahtsız ülkenin bilinen petrol rezervleri 115 milyar varil mesabesindedir. Bazı tahminlerle bu rakam iki buçuk katına yakın (265 milyar varil) çıkarılmaktadır. Irak'ta, Saddam'ın akrabası olan General Hasan el Bekr 1968'de askerî darbe ile iş başına gelmişti. 1972 yılında Irak Petrol Şirketi (Iraq Petroleum Company) devletleştirildiğinde; Saddam Hüseyin Devrim Komuta Konseyi'nin başkan yardımcısı idi, ancak etkinlik bakımından herhalde birinci adamdı... 1911 yılında Turkish Petroleum Company olarak kurulan bu şirket; 1927 senesinde Musul Meselesi, İngiltere lehine sonuçlandıktan sonra, sermayesi yeniden yapılandırılarak bu defa Iraq Petroleum Company adını almıştı. Elbette sermayesi de Batı'nın dev petrol şirketlerine aitti. Yüzde 23.75 British Petroleum, 23.75 Shell, 23.75 NEDEC; 'Hisseleri Mobil ve Esso (Bugünkü Exxon) firmalarına ait olan Near East Petroleum Corporation' ve 23.75 de Fransız şirketi Compaigne Française des Petroles'e (Daha sonra Total oldu) aitti. Kalan yüzde beş hisse de, "Bay yüzde beş" diye tanınan ve hizmetleri karşılığında İngiltere Kraliçesi tarafından "Dizbağı Nişanı" ile ödüllendirilmiş olan Serkis Gülbenkyan'a aitti. Irak Petrollerinin millileştirilmesiyle, bu devlet içinde devlet niteliğinde olan dev şirketin saltanatı sona ermişti. Ama Irak'ın başı da o günden sonra artık beladan kurtulamayacaktı. Nihayet 2003 yılında Irak, tamamen uydurma ve yalan gerekçelerle işgale uğrayacak; 655 bin Iraklı hayatını kaybedecek, 2 milyon vatandaşı ülke dışına kaçmak zorunda kalacak ve 2 milyondan fazla insan da kendi yurdunda mülteci durumuna düşecekti... Netice? Neticede işgal altındaki Irak parlamentosu, 30 yıl süreyle; Irak petrollerinin işletme imtiyazının yüzde 75'ini tekrar BP, Shell ve Exxon'a verecek bir kanunu çıkarmaya hazırlanıyor... Bu defa Fransa yok!.. Peki Irak petrollerinin geliri ABD'nin beklentilerini karşılar mı? Bu başka bir yazı konusu. ..... (*) Özden Bilen; "Orta Doğu'da Su Sorunları ve Türkiye" s. 21 TESAV YAYINLARI