Rusya Devlet Başkanı Medvedev; ABD'nin Polonya'ya kuracağı füze kalkanına askerî cevap verebileceklerini söylüyor. Daha önce de Putin, Polonya'nın füze kalkanı projesine onay vermekle kendisini doğrudan hedef haline getirdiğini söylemişti... Rusya'nın dış politika'daki bu sert ve keskin çıkışları, aslında yeni dünya düzeninin açık emaresidir. Nitekim çok kısa süre önce, Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül de; Amerika'nın artık gücü paylaşması gerektiğini dile getirmişti. Bu beyan da, tek kutuplu dünya düzeninin sona ermiş olduğunun çarpıcı bir ilanı idi!.. Fakat nedense, Sayın Gül'ün bu mühim sözleri medyamızda yeterince tartışılmadı. Kafkaslar ve Karadeniz'de, son iki aydan beri devam eden olaylar, soğuk savaş rüzgarlarının şiddetli biçimde esmeye başladığı dünyamızda; bu bölgenin, yeni ve çok kritik sürtüşmelere sahne olacağını gösteriyor. Amerika, Sovyetlerin Dağılmasından sonra; Karadeniz'e güçlü biçimde girmek için, sayısız manevra yaptı. 1990'lardan itibaren, önce Macaristan, daha sonra da Romanya ve Bulgaristan üzerinden yaptı bu manevraları. 2003 başlarında, Türkiye'den de Trabzon limanı ve buna ilaveten Samsun ve Sinop'ta üs talebinde bulundu!.. Ancak 1 Mart Tezkeresi ile bu taleplere güçlü biçimde set çekildi. Diğer taraftan ABD, Ukrayna ve Gürcistan'da Soros destekli; Turuncu ve Gül devrimlerini yaptırarak, Rusya'yı daha önce Baltık Denizi, Doğu Avrupa ve Balkanlardan olduğu gibi Kafkaslardan da kuşatmaya teşebbüs etti. Gürcistan ve Ukrayna'nın NATO üyeliği, Rusya'nın şiddetli reaksiyonu yüzünden, gerçekleşemedi. Ancak ABD, bu konuda ısrarlı. Zira hedefi, Hazar Denizi'nden Avrupa'ya güvenli bir enerji nakil bölgesi oluşturmak. Bu bölgede, Rusya'nın etkili olmasını hiç istemiyor! Lakin aynı şey Rusya cephesinde de geçerli... ABD temmuz ayı başında Batum'da GUAM (Gürcistan, Ukrayna, Azerbaycan, Moldova) zirvesini topladı. Buna karşılık, Rusya hemen Kafkaslarda geniş çaplı bir tatbikat yaptı. Temmuz ortalarında bu defa, ABD ve Gürcistan; Tiflis yakınlarında yaptıkları ortak tatbikatla karşılık verdi... Zaten üç hafta sonra (7 Ağustos) Gürcistan askerleri G. Osetya'ya girdi. Bir gün sonra da, Rus askerleri Gürcistan'a girdi... Şimdi de NATO gemileri peş peşe Karadeniz'e gitmeye başladı. Görünen o ki, ABD ve Avrupa'nın NATO ile yaptığı hamleye, Rusya bir nevi Warşova Paktı'nın yerini alan Şanghay Örgütü ile karşılık verecek. Ayrıca Batı'nın bu tarz politikaları sürdükçe, Rusya; yarın öbür gün önce Kırım'da, Dağlık Karabağ'da ve belki de Letonya'da yeni atraksiyonlarla çok sert karşılıklar verebilir. Yani Rusya'nın askerî cevabı, pek çok şeyi tetikleyebilir!..