Saddam'ın dirisi ve ölüsü

Evet Saddam artık yaşamıyor... Irak'ın işgalinden üç ay sonra, ABD, Saddam'ın kellesine 25 milyon dolarlık ödül koydu. Parayı kimin aldığı tam olarak belli olmadı ama; bu ödülün açıklanmasından altı ay sonra 13 Aralık 2003'te yakalandı. Üç yıldan beri, her türlü aşağılanmaya maruz kalan Irak'ın eski devlet başkanı; uydurma ve komik bir mahkemede, tuhaf bir yargılamadan sonra apar topar idam edildi. Saddam'ın devri artık her yönüyle ve kesin bir şekilde kapandı. Aslında, 13 Nisan 2003'te Bağdat'taki heykeli devrildiğinde; bu devir kapanmıştı. Fakat hapiste bulunsa da, henüz hayatta olması; direniş açısından sembolik de olsa bir etkisinin varlığı kabul ediliyordu. Amerikalılar herhalde ve özellikle Sünni direnişçilere yeterince gözdağı vermek için Saddam'ın vücudunun ortadan kaldırılmasını tercih etti... Bir önceki yazıda da belirttiğimiz üzere; Saddam bir zalimdi. Yüz binlerce insanın hayatını kaybetmesine sebep olan, korkunç savaş kararlarının sahibi idi. Onun akıbeti de çok feci oldu. Önce kendisi gibi acımasız olan, iki oğlu Uday ve Kusay öldürüldü. Daha sonra yakalandığında ABD askerleri kendisine âdeta hayvan muamelesi yaptılar. Onu aşağılamak için her şeyi ortaya koydular. Öyle oldu ki, Saddam'ın yargılanması, idam cezasına çarptırılması ve sonunda asılması, onu zalimlerin elindeki bir mazlum durumuna düşürdü... Olmayan kitle imha silahları ve yalana dayalı teröre destek gerekçesiyle; başlatılan Irak işgali boyunca 655 binden fazla sivilin öldürüldüğü, bizzat Amerikan kaynaklarınca açıklandı. Afganistan'da kaç bin kişinin öldüğü belli değil... Lakin Amerika güçlü bir devlet olduğu için, Bush'un başına bir şey gelmeyecek tabii!.. Baba Bush döneminde, yani 1990'lı yıllarda Irak'a uygulanan ambargo sebebiyle; bugüne kadar bir buçuk milyondan fazla Iraklı bebek ve çocuk, yeterli ilaç ve gıda bulamamaktan ötürü hayatını kaybetti. Ama Batı âlemi için Iraklı çocukların ölümü pek fazla bir anlam ifade etmiyordu. Onlar için petrol kaynaklarını kontrol altında tutmak daha önemliydi... Irak için Saddam'ın dirisi mi, ölüsü mü? 24 yıllık iktidarında, Irak halkına hiç de parlak günler yaşatmayan Saddam Hüseyin'in; bu saatten sonra belki ölüsü dirisinden daha çok yararlı da olabilir. Cellatlar boynuna ilmiği geçirirken, gösterdiği soğukkanlılık; kendisini ilk günden bazılarının gözünde kahraman yaptı bile!.. Bush'un etrafındaki 'Neo-con'lar, işgale karşı pes etmeyip direnen Irak halkının direncini kırmak için Saddam'ı çarçabuk idam ettirdi. Saddam'ın idamının Kurban Bayramı arefesinde infaz edilmesi; aynı zamanda bütün İslam âlemine karşı da bir gözdağı ve meydan okumadır! Ancak Saddam'ın idam edilmesi, Amerika'ya kesinlikle pahalıya patlayacaktır. Direniş bu idam sebebiyle tırmanacaktır. Nitekim daha ilk günde 75 kişi öldü. Fakat ne yazık ki, bu idam aynı zamanda Irak'ı daha fazla istikrarsızlaştıracak ve bütünlüğünü tamamıyla tehlikeye sokacaktır. Sünni-Şii çatışması, bu idamla daha da derinleşecek ve genişleyecektir... Şiiler, geçmişte Saddam'ın kendilerine yaptığı baskı ve zulmün intikamını almış olduklarını düşünebilirler ancak; bundan sonrası için de büyük bir kin ve düşmanlığın tohumunun atıldığını unutmamalıdırlar!.. Çünkü, 13 Nisan 2003'te Saddam'ın yıkılan heykeli üstünde tepinen Iraklılar, çoktan onun devrini arar hale geldiler. Diğer taraftan, Saddam'ın yargılanma biçimi ve idamı, bir kere daha gösterdi ki; her zaman güçlü olan taraf sonucu belirliyor. Yani haklı olmak tek başına asla yetmiyor. ABD, uluslararası hukuku hiçe sayarak; Irak'ı işgal etti ve Saddam'ı devirip idam etti. Saddam hiç olmazsa son ana kadar pes etmedi, tabir yerinde ise, darağacına başı dik vaziyette gitti! Arap âleminde ise, şimdi herkes sadece konuşuyor. Uzun uzun, bıktırırcasına; usandırırcasına konuşuyorlar! Gelen gideni aratır, diye bir söz vardır. Yani onun idamına sevinip gösteri yapanlar dahi, bir süre sonra pişman olabilirler!..