Sanal dünyada yeni fantazya: Diplomasinin 11 Eylül'ü...

A -
A +

İtalyan Dışişleri Bakanı Frattini öyle demiş... Diplomasinin 11 Eylül'ü! Yani Avustralyalı müthiş hacker Julian Assange, sanal dünyanın Üsame bin Ladin'i olarak, Wikileaks üzerinden ABD'ye karşı en büyük siber saldırıyı gerçekleştirmiş durumda... Bin Ladin'in en büyük yardımcısı Eymen el Zevahiri ise, herhalde Assange'ın başyardımcısı da Amerikalı Bradley Manning... O da kim demeyin artık. Kendisi Irak'ta savaşmış ve daha sonra da istihbarat analisti olarak görev yapmış eşcinsel bir Amerikan askeri. Laydi Gaga'yı dinliyorum numarasıyla, Amerikan hariciyesini fena halde gagalamış. 15 bin 652'si çok gizli (secret), 101 bin 748'i gizli (confidential) olmak üzere toplam 251. 287 adet belgeyi, tabir yerinde ise halka açmış. Sırf ABD halkına değil tabii, bütün dünya halklarına!.. Şimdi herkes "Süper Güç" ABD'nin, bir yerde ortaya saçılan kirli çamaşırlarını temaşa ediyor ve ABD'nin çok mühim resmî belgelerine bakarak, bu ülke diplomatlarının çapını ve diplomatik çalışmalardaki ciddiyetlerini irdeliyor. Gerçi daha önce de, çeşitli vesilelerle ABD'nin bu alandaki ciddiyetini test etme fırsatını bulmuştu. Mesela Irak işgalinden önce, ABD Başkanı (Bush) ve Güvenlik Başdanışmanı (Rice) ve Dışişleri Bakanı (Powell) ve diğerleri, İngiliz istihbaratı ile birlikte iş pişirip, BM Güvenlik Konseyi'nde masaya koyduğu raporlarla; güya Saddam'ın kitle imha silahlarının varlığını ispatlamışlardı. Daha sonra hepsi tek tek yalan söylediklerini resmen itiraf etmek zorunda kalmışlardı... Amerika böyle şeyleri hep yapar. 1979 yılında İranlı öğrenciler Tahran'daki ABD Elçiliğini bastıklarında da, oradan epeyce malzemeyi ele geçirip, "Sam Amca"nın dünya ülkeleri ve liderleri için neler yaptığını fena halde deşifre etmişlerdi. Elbette ABD'nin tavrında hiçbir değişiklik olmadı. Yine olmayacak. Hariciye Bakanı Bayan Clinton, elan tüm nezaketini takınarak muhataplarından özür diliyor. Şu işe bakınız ki, ABD belgelerinde "ÇOK TEHLİKELİ BİRİ" diye tanımlanan Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu, aynı gün Amerika'da "Fikirleri ve yaptıklarıyla dünyayı etkileyen" on kişiden biri olarak ödül alıyor ve mevkidaşı Hillary Hanım, büyük mahcubiyet içinde kendisinden özür üstüne özür diliyor!.. Besbelli Amerikan yöneticileri daha çok kimseden özür dileyecek. Obama da, Yardımcısı Biden da, diğerleri de özür dileyecekler ama, testi bir kere çatladı. Bundan sonra ABD'li diplomatlara hemen herkes bir tuhaf bakacak. Onların her söylediğinden, her hareketinden ister istemez şüphe duyacak ve her halükârda onlara karşı gardını alıp dikkat pozisyonunda duracak. Yani bundan böyle ABD'li diplomatların işi daha zor olacak. Diplomatlık esasen resmî casusluktur. Burada şaşılacak bir şey yok. Fakat ABD'li diplomatların tarzları tuhaf. Diplomatik analiz diye sokaktaki dedikoduları raporlaştırıyorlar. Yabancı devlet adamlarının her birine çirkin lakaplar takıyorlar... Şimdi şöyle bir sahne tahayyül ediniz: Amerikan Sefiri yüzüne yerleştirdiği sahte bir tebessümle, daha önce kendisine lakap taktığı faş olan bir devlet başkanı veya başbakana komplimanlarda bulunuyor... Muhatabı içinden neler geçirir acaba?!.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.