Ekonomik ve sosyal konularda, bugüne kadar pek çok önemli rapor hazırlayan MÜSİAD (Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği); son olarak yeni anayasa yapım sürecine, bizce çok önemli bir katkıda bulundu. Yeni anayasanın hayata geçip geçmeyeceği hususunda, her gün daha fazla soru işaretinin belirdiği; doğrusu bu yüzden de toplumun moralinin bozulduğu bir sırada, MÜSİAD'ın son derece ciddi ve kapsamlı bir çalışma ile hazırlanmış 'Anayasa Teklifi' kamuoyuna açıklandı... Bu başarılı çalışmanın, diğer kurum ve kuruluşlara da örnek olmasını yürekten isterim. MÜSİAD'ın anayasa teklifinde sunduğu orijinal görüşlerden ziyade, ortaya koyduğu vizyon ve teklifi hazırlama yöntemi, daha dikkat çekici. Taraf Gazetesi'nin önceki gün, "MÜSİAD TÜSİAD'I GEÇTİ..." diye manşet atarken, doğru bir tespit yapıyordu. Gerçekten, kemikleşmiş tezlerin çizdiği çizgiler içinde kalarak, bilinen görüşlerin tekrarından ziyade, toplumun ve siyasetin önünü açacak taze fikirleri ortaya getirmek önemlidir. Bahse konu çalışmada bunu görebiliyoruz. "MÜSİAD, toplumsal uzlaşmaya dayalı 'sivil' bir 'yeni anayasa' idealini gönülden desteklemektedir. Bu anayasanın, toplumda varılacak mutabakata dayalı, sivil siyasetçe şekillendirilen ve halkın onayıyla kabul edilen, bir 'toplum sözleşmesi' olması gerektiğine inanmaktır..." şeklinde bakış açısını özetleyen MÜSİAD'ın, genç iş adamları da dahil olmak üzere; beş bin beş yüz üyesinin geneline yayılacak şekilde tartışılmasıyla şekillenen anayasa teklifindeki görüşler, her şeyden evvel cesur, yenilikçi, uzlaşmacı ve çağdaş metinlerle uyumlu... Kuşkusuz bu çalışma pek çok yönden keskin itirazlara maruz kalacaktır! Daha önceki birçok teklif ve raporda, pek dokunulmayan ya da dokunulmak istenmeyen hususlara, bu çalışmada cesur şekilde çözümler öneriliyor... Anayasanın ideolojilerden arındırılması ve demokratik kurumların her türlü vesayetten kurtarılması, çalışmanın özünü teşkil ediyor. Bu sebeple özellikle statükocu kesimlerin hiç de hoşlanmayacağı bir metin diyebiliriz. Ama zaten toplumun kahir ekseriyeti de ideolojilerden arınmış, vesayetçiliğe set çeken sivil, demokratik ve çağdaş bir anayasa istiyor değil mi?. İşte başlangıçtan son maddesine kadar, insicam içinde bu yaklaşımı görebiliyoruz... Yasaklayıcı (kimi maddelerin değişmezliği vs.), engelleyici, sınırlayıcı, kısacası vesayetçi yaklaşım yerine; değişimci ve milli iradenin gerçekten belirleyici olduğu bir düzenin kurulması hedefiyle hazırlanan teklifte, Askerî Yargıtay ve Danıştay gibi, çağdaş hukuk düzenlerinde olmayan yapılar kaldırıldığı gibi, Milli Güvenlik Kurulu, YÖK, RTÜK, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türk Tarih Kurumu gibi, kurum ve kuruluşlar da, anayasal statünün dışına çıkarılıyor. Bunun yanında kanunla düzenlenmesi gereken daha pek çok mesele de yine anayasa çerçevesi dışına çıkarılmış. 177 maddelik mevcut anayasa yerine, 78 maddeden ibaret MÜSİAD teklifi, buna rağmen kısa bir metin sayılmaz. Altı aylık bilimsel bir çalışma ile ortaya çıkarılan bu tekliften ötürü, MÜSİAD teşekkür ve takdiri fazlasıyla hak ediyor. Tebrikler MÜSİAD!..