Terörün çaresi demokrasi!..
Bölücü terör çeteleri, pazar gecesi askerlerimize karşı haince pusu kurup; bir düzine Mehmetçiği şehid etti ve ondan daha fazlasını da yaraladı. Dün gün boyu, devlet ve hükümet yetkililerinin bu konudaki açıklamalarını ve yurt sathında milletimizin tepkilerini izledik hep beraber... Bütün bunların özeti şudur: Devletimiz, bütün imkânlarıyla bu belayı def etmeye kararlıdır. Bu konuda herhangi bir tereddüde mahal yoktur. Bu konuda heyecan yerine sağduyu ve soğukkanlılığı muhafaza etme; birlik-beraberlik ve dayanışma içinde olma zamanıdır. Konuyu bu çerçevenin dışına taşırmaya çalışanlara ihtiyatla yaklaşılmalıdır!.. Zira maalesef toplumu yanlış istikametlere yönlendirmek isteyen bazı ajitatör ve provokatörler de işbaşında. Bunlara çok dikkat etmek gerekiyor. Şüphesiz ateş düştüğü yeri yakar. Bütün toplum olarak şehitlerimiz için üzülüyoruz. Ama biliyoruz ki, Dağlıca'da şehit düşen Mehmetçiklerin ana-baba ve akrabalarının ciğeri bir başka yanıyor!.. Şehitlere Allahü tealadan rahmet, kederli ailelerine de sabırlar diliyoruz. Şayet bu menfur saldırı olmasaydı; önceki gün, esasen Türkiye için huzurlu bir gün olacaktı. Çünkü demokrasimiz açısından, müstesna bir gündü. Türk siyasi tarihinde beşinci defa, halkın karar alma sürecine doğrudan katılmasını sağlayan referandum yapıldı. Türkiye genelinde, oy sandıklarının güvenliğini tehlikeye atacak herhangi bir olay olmadı. Halkımız büyük bir olgunluk içinde; Anayasa değişikliği ile ilgili görüşünü ortaya koydu. Oy kullanma hakkına sahip her üç seçmenden ikisi (Yüzde 67.5), sandık başına gitti. Bunların yüzde 69'u evet, yüzde 31'i de hayır dedi. Hem evet, hem de hayır diyenlerin kararına herkes saygı duymak mecburiyetindedir. Hatta Başbakan Erdoğan'ın da ifade ettiği üzere; oy kullanmaya gitmeyenlerin kararına da saygı göstermek durumundayız. Bu, her şeyden önce demokrasinin gereğidir... Ama ne yazık ki, halkın reyine öteden beri şaşı bakan bazı akıldaneler, öyle saçma sapan, öyle absürd yorumlar yaptılar ki; evlere şenlik! Siyasetbilimci bazı Prof.'lar, o kadar acul ve akıllara ziyan şeyler söyledi ki, kargaları bile güldürecek cinstendi. Daha sandıkların üçte biri bile açılmadan, referanduma katılma oranını (yüzde 32) gibi rakam kabul edip, bunun üzerinden akıl yürütenler, tabir yerinde ise; fena şiştiler!.. Daha önce sandık başına gitmeyin çağrısında bulunanlar da dersini aldı. Herhalde o çok bilmişleri seyreden vatandaşlar, kıs kıs gülüyordu... Bir üniversite diploması dahi bulunmayan, ama her konunun uzmanı olarak, ekranda arz-ı endam eden bazı tipler de; gün boyu gâh terör, gâh psikolojik harekât, gâh siyaset bilimi ve gâh hukuk alanında herkese akıl satmaya kalkıştı. Ancak söyledikleri, zekâ özürlülerin dahi hemen reddedeceği cinsten şeylerdi. İnsan sormadan edemiyor: Bunlar hakikaten geri zekâlı mı? Yoksa ruhunu şeytana mı satmışlar? 22 Temmuz'da olduğu gibi, 21 Ekim'de de tahminlerinde çuvallayanlar, bu defa yalan ve mugalata ile vatandaşın zihnini çelmeye çalışıyor. Bunlar referandum sürecinin nasıl başladığını, hiç ama hiç dikkate almıyorlar. Bu anayasa değişikliğinin halkoyuna sunulmasını, aslında hiç gereği yokken kim istedi? 10'uncu Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer değil miydi isteyen? Peki AK Parti iktidarı, referandumun seçimlerle birlikte; yani iki sandık yan yana konularak yapılmasını istemedi mi? Aynı Sezer, değişiklik kanununu lüzumsuz yere bekleterek bunu önlemedi mi? Nedense dün kimse bunu hatırlamadı. Bir kişi hariç! 367 meselesinde, Sabih Kanadoğlu'na destek çıkan Hüsamettin Cindoruk... O da, referandum sonuçlarını övgü ile karşılayan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirmek için hatırladı. Kim ne derse desin; Türk halkı önceki gün, büyük bir demokrasi sınavını daha başarıyla verdi. 22 Temmuz seçimlerindeki gibi, dünyayı imrendirecek bir olgunlukla, şimdiye kadar saray darbelerine konu olan ve her dönemde krizlere yol açan önemli bir meseleyi halletti. Teröristlerin ortalığı kana buladığı bir gecenin ertesinde; halkımız herkese bu demokrasi dersini verdi. Terörün en etkili çaresi de demokrasidir... Bunu Güneydoğu'daki sandık sonuçları da göstermiyor mu?