Türkiye neyi tartışmalı?

A -
A +

Bu ülkede garipliklerin sonu gelmez!.. Onun için normal seyrinde gitmesi gereken konularda bile tuhaf tartışmalar eksik olmaz. Mesela günlerce, Başbakan acaba Genelkurmay Başkanına "Hocam" diye hitap etti mi, etmedi mi polemikleri yapılır. Hem Başbakan, hem de Genelkurmay Başkanı ayrı ayrı ve net açıklamalar yaptığı halde, bu konudaki spekülasyonların arkası gelmez. Ve işin en acı tarafı, bütün bunlar ciddi gazetecilik adına ve kamuoyunu bilgilendirme iddiasıyla yürütülür... Bu köşede daha önce birkaç defa dile getirmeye çalıştım; meslektaşlarımız (genci-yaşlısı fark etmiyor...) her platformda öylesine sorular soruyorlar, öylesine sözümona yorumlar yapıyorlar ki, evlere şenlik. Vaktiyle Sayın Hasan Celal Güzel, böyle saçma sapan soru soran bir gazeteciyi ikaz etmek mecburiyeti hissetmişti: "Evladım sen evvela biraz kitap oku!.." Kitap okuyan okumayan, tecrübeli-tecrübesiz; sanki toptan bir pusulayı şaşırma hadisesi yaşanıyor. Türkiye hangi meseleyi, ne zaman ve ne kadar tartışacağını bir türlü öğrenemiyor. Mesela bayrağa yapılan saygısızlık olayı... Bu hadise öyle abartıldı, öyle mecrasından saptırıldı ki, konuyu istismar etmek isteyen şer güçlere aradıkları fırsat da bol bol verilmiş oldu. Sadece yurt içinde değil, yurt dışında da bir punduna getirip ülkemize saldırmak isteyen odaklara istedikleri malzeme sunulmuş oldu. Şimdi birileri diyor ki; Türklerin özgüveni eksik. Diğer birileri zayıf noktamızı tesbit etmişçesine; Türkleri kızdırmak istiyorsanız bayrak yakın diye saçmalıyor. Acaba niye en haklı olduğumuz meselede bile, kendimizi zor duruma düşürüyoruz? Bu nasıl beceri böyle!.. Elbette bayrağımızın mehabetine, ihtişamına, ulviyetine halel getirecek, gölge düşürecek tavır ve hareketlere ve dahi niyetlere, en sert tepkiyi göstereceğiz. Göstermek zorundayız. Bayrağın ne demek olduğunu burada uzun uzadıya anlatacak değiliz. O bizim milletçe en yüce değerlerimizden biridir. Kimsenin ona yan bakmasına tahammülümüz olamaz. Ama bayrağa sahip çıkıyorum diye, başka sıkıntılara, provokasyonlara, düşmanlıklara, kin tohumlarının ekilmesine de meydan verilmemelidir. Ne yazık ki, bu konuda yeterince dikkatli değiliz. Televizyonlara bakarsanız, sanki herkes sanal dünyada gelin-kaynana ilişkileri ile meşgul. Sanki herkes vur patlasın-çal oynasın, gece gündüz eğlence ve sefahat içinde, sanki her kurulan sofrada içki içiliyor, sanki bütün kadınların meselesi takıp-takıştırıp sevgili avına çıkmak!.. Ne işsizlik, ne sofralara ekmek getirebilme derdi, ne ilaç parasını denkleştirme, ne sokakta kalmış insanların çaresizliği, ne o ne o!.. Bu ne sefil anlayıştır! Bu ne vurdumduymazlıktır! Bu ne amansız ahmaklıktır! Geçen hafta "kapkaç" denen korkunç bela sebebiyle toplum olarak kaç dram yaşadık. Cep telefonu için trenden atılarak öldürülen üniversiteli gencin annesinin mahkemedeki feryatlarına ne kadar duyarlı olduk? Peki ya Adana'da yine cep telefonu için bıçaklanarak öldürülen 15 yaşındaki çocuğun yürek yakıcı yalvarmaları... "Bari beni annemin yanına gömün..." diye çaresiz inlemeleri. Başına silah dayatılarak, yahut arabanın arkasından sürüklenerek kaç tane genç kadın gaspedildi geçen hafta? Televizyonlarda bütün bu dertler ve problemlerin bilimsel ölçülerde ciddi ciddi tartışılması gerekirken, reyting uğruna, ya da bilmem hangi kolaylık ve ucuz alışkanlık sebebiyle fındık kabuğunu doldurmayan konularda program(!) yapılması akıl kârı mıdır? Nerede toplumumuzu temelinden sarsan bu değer aşınmalarına, yozlaşmalara, bozulmalara, yabancılaşmalara, suç patlamasına doğru teşhis koyacak, doğru tedbirleri gösterecek sosyologlar, psikologlar, din adamları, hukukçular, iktisatçılar, mantıkçılar vs. vs... Bilim adamlarına, uzmanlara ne zaman müracaat etme ihtiyacı hissedeceğiz? Ne zaman adabına uygun, reyting endişesi olmadan ciddi ve faydalı tartışmaları yapabileceğiz? Eskiler "ehemmi mühimme tercih etmek" diye ifade ederdi; yani bunca derdimiz varken, biz boş, faydasız ve hatta zararlı şeylerle vakit geçirme, bunlara enerji harcama lüksüne sahip miyiz acaba? Bazıları hâlâ tartışa dursun; Başbakan kime hocam dedi?!.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.