Ye­rel se­çim­ler ve a­day­lar...

A -
A +

29 Mart'ta ya­pı­la­cak ye­rel se­çim­ler için, par­ti­ler­de baş­la­yan ha­re­ket­li­lik gi­de­rek hız ka­za­nı­yor. Açık­la­nan aday­lar, açık­lan­ma­yı bek­le­yen aday aday­la­rı, ye­ni se­çim­ler­de aday­lık du­ru­mu kri­tik­leş­ti­ği için ye­ni fır­sat­lar ve ye­ni li­man­lar ara­yan isim­ler... Bir sü­re­den be­ri ba­zı bü­yük şe­hir­ler için, epey­ce spe­kü­las­yon­lar ya­pı­lı­yor. Baş­ta İs­tan­bul, An­ka­ra, İz­mir, Ada­na ve Di­yar­ba­kır ol­mak üze­re, "Bü­yük­şe­hir" be­le­di­ye­le­ri için hem par­ti­le­rin bün­ye­sin­de, hem de aday­lar ba­zın­da hay­li ka­fa da ka­rış­tı­ran ku­lis­ler atı­lı­yor. Bu ara­da par­ti­le­rin muh­te­mel oy ora­nı üze­rin­de de çok ko­nu­şu­lu­yor. Ba­zı med­ya or­gan­la­rı, rey­tin­gi yük­sek ol­ma­yan ki­mi araş­tır­ma ku­ru­luş­la­rı­nın yap­tı­ğı ka­mu­oyu yok­la­ma­la­rı­na da­ya­na­rak, özel­lik­le ik­ti­dar par­ti­si­nin oy kay­bet­mek­te ol­du­ğu id­di­ala­rı­nı ses­len­di­ri­yor. Aca­ba ger­çek­ten öy­le mi? 22 Tem­muz 2007 ge­nel se­çim­le­ri ön­ce­sin­de de bu­na ben­zer id­di­alar ol­duk­ça yay­gın­dı. Fa­kat so­nuç ma­lum. Za­ten şim­di­ye ka­dar, ge­nel ve ye­rel se­çim­ler­le il­gi­li ola­rak; bir kı­sım med­ya­nın hem de id­di­alı şe­kil­de or­ta­ya at­tı­ğı tah­min­ler ne­re­dey­se hiç tut­ma­dı!.. Şu hal­de spe­kü­la­tif ya­yın­la­ra kar­şı dik­kat­li ol­mak ve ami­ya­ne ta­bi­riy­le "dol­du­ru­şa gel­me­mek" ge­re­ki­yor. Ada­na Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye Baş­ka­nı Ay­taç Du­rak'ın AK Par­ti'den is­ti­fa et­ti­ği­ni açık­la­ma­sı, or­ta­lı­ğı ba­ya­ğı ha­re­ket­len­dir­di. An­cak is­ti­fa­nın he­men aka­bin­de, Du­rak ce­na­hın­dan ge­len açık­la­ma­lar, da­ha faz­la ka­fa ka­rış­tır­dı. Zi­ra bu şe­kil­de ha­re­ket et­mek­le er­ken dav­ran­dı­ğı, ya­ni (bir ne­vi dol­du­ru­şa gel­di­ği...) yö­nün­de bil­gi­ler do­la­şı­yor. Aca­ba Sa­yın Du­rak ger­çek­ten dol­du­ru­şa mı gel­di, yok­sa Feh­mi Ko­ru'nun (T. Kı­vanç 3.12.08 Y. Şa­fak) tes­pi­tiy­le bu ma­nev­ra, ken­di­si­ni ye­ni­den hem de AK Par­ti'den baş­kan seç­tir­me­ye mi yö­ne­lik? Hay­li en­te­re­san bir du­rum de­ğil mi? Ay­taç Du­rak'ın ko­nu­mu ba­na 1989'da­ki Bed­ret­tin Da­lan'ın du­ru­mu­nu ha­tır­lat­tı. Sa­yın Da­lan ikin­ci de­fa se­çil­mek­ten o ka­dar emin­di ki, âde­ta men­su­bu ol­du­ğu Ana­va­tan Par­ti­si­nin des­te­ği­ni pek önem­se­mi­yor­du... Ya­ni ne­re­dey­se ba­ğım­sız ve par­ti­le­rüs­tü bir ta­vır için­de idi. Ken­din­den o ka­dar emin­di ki, se­çim gü­nü ak­şa­mın­da, med­ya men­sup­la­rı için gör­kem­li bir de kok­teyl par­ti­si ha­zır­la­mış­tı. Fa­kat so­nuç hüs­ran ol­du. Med­ya­da­ki ha­ber ve yo­rum­la­ra gö­re, Da­lan fa­vo­ri idi. Her­hal­de bu rüz­gar­dan ola­cak ki, Da­lan ki­şi­sel oy po­tan­si­ye­li­ni par­ti­sin­den da­ha yük­sek gö­rü­yor­du... El­bet­te bu du­rum rah­met­li Özal'ın hiç ama hiç ho­şu­na git­me­miş­ti. O yüz­den de ga­li­ba (ne ha­lin var­sa gör...) mi­sa­li, ol­duk­ça me­sa­fe­li dav­ran­mış­tı!.. Bu­ra­dan şu so­nu­cu çı­kar­mak müm­kün: Aday­la­rın ken­di­si ne ka­dar güç­lü ve po­pü­ler olur­sa ol­sun, men­su­bu ol­duk­la­rı par­ti­le­rin gü­cü­nü as­la ha­fi­fe al­ma­ma­lı­dır. He­le de bu par­ti­ler, yük­sek oy ora­nı­na sa­hip­se... İsim­ler üze­rin­de­ki de­di­ko­du­la­ra da çok faz­la iti­bar edil­me­me­li­dir. Du­ru­mu ke­sin­le­şen aday sa­yı­sı he­nüz çok çok az. Do­la­yı­sıy­la ba­zı­la­rı, de­di­ko­du­la­rı ya­ya­rak bi­raz da bu şe­kil­de "pi­ya­sa ya­pı­yor­lar"!.. Se­çim­le­re da­ha dört ay var. Oy oran­la­rı da bir ay ka­la da­ha iyi tah­min edi­le­bi­lir. Ace­le­ye ge­rek yok...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.