İki ayrı mevsim

A -
A +

Kaderleri aynı iki takım... İkisi de 'acılar'ı oynuyor, bu sezon... Biri, 'patronsuzuktan' diğeri, 'patronundan' dertli... Halleri, "Bir dokun, bin ah işit" misali... Yaşadıkları karşısında 'grev' yapsalar, yeri... *** Bu gözle baktık maça, bu şekilde tarttık, onları... Bir de üstüne üstelik dün taraftar da eklendi, Trabzonspor'daki 'yanlışlar'a Umurlarında değildi İstanbulspor maçı... Erol Tuna'dan girdiler, F.Bahçe'den çıktılar... 90 dakikanın çoğunda, saha yerine şeref tribününe baktılar... O da yetmedi, "Gökdeniz'i satanı biz de satarız" diye tempo tuttular, 'acılar'a tuz - biber oldular... Ne teknik kadroda, ne de futbolcularda moral bıraktılar... *** Maça gelince... 90 dakikadaki iki devre, iki farklı mevsim gibiydi... İlk yarıdakiler, ikinci 45'de tanınmaz haldeydi... Sanki her iki taraf da soyunma odasında forma değiştirdi !... Oyunun şeklini değiştiren, yüzde yüz 49'daki Zdravkov'un 'eseriydi'... İlk yarıda penaltı gerekçesiyle golünün 'güme' gitmesiyle sarsılan İstanbulspor, ikinci yarının hemen başında Zdravkov'un büyük hatasıyla iyiden iyiye yıkıldı... Boğalar'da zaten bir gram moral vardı, onu da Bulgar aldı !... Trabzonspor golden sonra daha 'farklıydı'... İlk 45 dakikada rakibinin dört net gol pozisyonuna karşılık sadece bir yüzde yüzlük fırsat yakalayan, oyunda 'mahrum' görünen bordo - mavililer, golden sonra 'hakim' görünümündeydi... İstediği gibi topu dolaştırdı... Hatta, 2'yi bulduktan sonra şovunu bile yaptı... Orta sahanın bütün yükünü sırtlayan Hüseyin maçın yıldızıydı... Futbol alkış almasa da galibiyet Trabzonspor'un hakkıydı...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.