Birkaç gündür Avrupa'nın çok büyük bir kurtarma fonu üzerinde çalıştığı haberleri Avrupa borsalarına ralli yaptırıyor. Ama dün itibariyle yurtdışındaki çıkış hareketi hız kesti, zira Euro Grup Başkanı Juncker'in Avrupa Kurtarma Fonunun genişletilmesine karşı çıkması yatırımcıların kafasını karıştırdı. İMKB'de dikkati çeken bir pozitif ayrışma var. Endeks 60 bin puana dayandı. Yükselişin temel sebebi kredi kuruluşu Standard and Poor's'tan sonra Moody's'in de Türkiye'nin notunda artış hazırlığında olduğu haberleri. Bu satırları okuduğunuzda belki bu tablo netleşmiş olabilir. Fitch için de aynı konuşma var. Ama Fitch, eğer bir kademe not artışına giderse, Türkiye döviz cinsinden de yatırım yapılabilir ülke notuna kavuşacak. Bunun için bu kuruluş 1 sene sonraya bize gün verdi. Ama Moody's'in önünde yatırım notu vermek için iki basamak var, biri rahatlıkla çıkabilir. Bu haber Londra çevrelerinde, yabancı fonlar arasında ciddi gelişmeler olarak konuşulduğu için, pozitif ayrışma etkisini sürdürdü. Biliyorsunuz bundan bir süre önce S&P, ülke notumuzu TL cinsinden iki kademe arttırarak, yatırım yapılabilir seviyeye çıkarmış, ama bu uygulamayı önceden öğrenen bazı kurumlar, büyük oranda haksız kazanç elde etmişlerdi. Gündemde yine aynı film mi var. Uluslar arası kredi kuruluşları ağzımıza bir parmak bal çalarak durumu idare ediyorlar. Türkiye, yurtdışına TL cinsinden bono mu ihraç ediyor ki, vereceğimiz faiz yatırım yapılabilir ülkeler sınıfına indirildi. Hayır.. Hazine eurobond ihracında euro ya da dolar cinsi para birimi kullanıyor. Döviz cinsi notumuz yatırım yapılabilir seviyede olmadığı için, yüksek faiz ödemeye devam ediyoruz. Bakın altını çizerek söylüyorum, Türkiye'nin kredi notu döviz cinsinden yatırım yapılabilir seviyeye çıkarıldığı takdirde, yurtdışındaki borçlanmalar karşılığında ödediğimiz faiz en alt düzeye inecek. Yılda yaklaşık 15 milyar TL daha az faiz vereceğiz. Eski deyimle 15 katrilyon lira. Bu çok büyük para. İşte bunun için önceden milletvekili seçimleri öne sürülerek not artışı yapmadılar. Seçimlerden AK Parti zaferle çıkınca cari açığı öne sürdüler. Temmuz'dan itibaren cari açık da daralıyor. Yılın son çeyreğinde bu daralma iyice netleşecek. O zaman büyük bir ihtimalle yeni Anayasa'nın çıkmamasını öne sürecekler. Bunlara sormak lazım.. Kırk katır mı istersin, kırk satır mı? (www.necmettinbatirel.com)