Alın teri!

A -
A +

 
Türkiye'de 3 yapı var. Kamu, Şirketler ve Hane Halkı. Toplam tasarruf bu kesimler tarafından oluşturulur. Serbest piyasa ekonomisinde özelleştirme politikası gereği kamu yatırımları azalmıştır. Bütçe açık verince devlet çıkardığı tahvili satarak halktan para toplar kapatır. Bütçe fazla veriyorsa devlet halktan fazla vergi toplamış demektir. Şirketler kapasite arttırmak için gerekli olan paranın sınırlı bir kısmını kazançtan, ağırlığını borçlanarak karşılar. Borcun kaynağı bankalara yatan halkın parasıdır, yani tasarrufudur. Halk tasarruf yapmıyor diyorlar, sorun bakalım bankadaki mevduatlar kime ait. İnsanlar hem kendisinin hem de ailesinin gelecekte zor duruma düşmemesi için kazandığı paranın tamamını tüketmez, bir kısmını para, döviz veya altın olarak saklar. Kişinin serveti biriktirdiği alın teridir.
Tasarruf nedir? Gelirin tüketilmeyen kısmıdır. Tasarruflarla bina, arsa, arazi gibi fiziki değerler veya sermaye piyasasından tahvil ve hisse senedi gibi menkul değerler satın alınabilir, ya da bu fonlar bankada açtırılacak bir mevduat hesabına yatırılabilir. Tasarruf edilen fonların bir kısmı da bireylerin yanında nakit olarak tutulabilir. Bireyleri tasarrufa yönelten nedenler çeşitli olabilir. Bunlardan bazıları, bugünkü tüketimden vazgeçerek gelecekte daha büyük gelir elde etmekle ilgilidir. Bir kısmı ise kişinin ileride çalışamayacak duruma gelmesine, ortaya çıkabilecek beklenmedik durumlara veya çocuklarının masraflarındaki artışlara karşı hazırlıklı olmasına yönelik tedbirlerdir. Gelir arttıkça tasarruflar da artar. Bununla birlikte, bireysel açıdan kişiler, gelecekteki gelir artışlarını ne derece fazla tercih ederlerse, bugünkü tüketimlerini o kadar fazla kısacaklar, yani tasarruf oranları o kadar yüksek olacaktır.
Tasarrufun tamamının yatırıma gittiği varsayılır. Tasarruf oranı ne kadar yüksek olursa millî gelirden tasarrufa o kadar çok para ayrılır. O kadar çok yatırım yapılır. Ne kadar çok yatırım yapılırsa bir sonraki yıllar millî gelir o kadar çok artar. O kadar çok iş ve aş sağlanır. Ülke hızlı kalkınır. Bizim tasarruf oranımız düşük. Tasarrufa ayrılan parayla yatırım yapma imkânı sınırlı. İşte bu nedenle dışarıdan borçlanıyoruz. İhtiyaçlarınızı alışverişe çıkmadan önce kafanızda netleştirin. Nakit paranın gücünü kullanın ve pazarlık yapın. Tatilde "erken rezervasyon" seçeneğini kullanın. Spot mağazaları ve fabrika satış mağazalarını takip edin. ihtiyaçlarınıza kulak verin ve tavsiyeleri önemseyin. Kalitenin bir bedeli olduğunu unutmayın. Yeni çıkan teknoloji ürünlerini almakta acele etmeyin. Marka bağımlılığından kurtulun. Fiyat araştırmasını mutlaka yapın. Özetle paranızı çarçur etmeyin, kıymetini bilin.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.