Ayıkla pirincin taşını!

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu 15 ay sonra ilk defa politika faizini 25 baz puan aşağı çekti, 5.75'ten 5.50'ye indirdi, koridorun alt bandında bir değişiklik yapmadı. Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 5 borç verme faiz oranı yüzde 9, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı ise yüzde 8,5 düzeyinde sabit tuttu. Mevcut verilere göre yabancı para zorunlu karşılık oranlarının artırılması ile piyasadan yaklaşık 850 milyon ABD doları likidite çekilmiş olacak ve yüzde 10,2 olan ağırlıklı ortalama zorunlu karşılık oranı yüzde 10,6 seviyesinde gerçekleşecek. Ayrıca, Türk lirası zorunlu karşılıkların altın cinsinden tesis edilen bütün dilimlere ilişkin rezerv opsiyonu katsayısı 0,1 puan yükseltildi. Böylece 850 milyon dolar tutarında yaklaşık 15 ton altın artışı bekleniyor. Bu operasyon sonunda İMKB kar satışlarıyla yükselişine ara verirken, Türk Lirası değer kazandı, dolar ilk hamlede 1.78 TL'nin altına düştü. Sonra toparladı.Tahvillere satış geldi, faizler 5.78'e çıktı. Merkez Bankası ülkeye giren sıcak para adres değiştirir diye faizleri korka korka indiriyor. Faiz indiriminde ölçülü davranış, büyümeyi düşürürken sıcak paraya da tarihi rekor kırdırdı. Kasım ayında ülkeye giren sıcak para miktarı 5.9 milyar doları buldu. Bu Temmuz'da 7 milyar dolardan sonra en yüksek giriş oldu. 11 ayda doğrudan yatırım, özelleştirmelerle bono ve borsaya akın eden sıcak para miktarı 64 milyar doları buldu. Başkan Erdem Başçı'nın göreve geldiği günden bu yana ülkeye giren sıcak para miktarı da 25 milyar dolara yaklaştı. Bu rakamla Başçı 5 yıllık başkanlığı döneminde uyguladığı yüksek faiz-düşük kur politikasıyla bankacılık hariç her kesimin tepkisini çeken Süreyya Serdengeçti'yi bile geride bıraktı. Serdengeçti döneminde Türkiye'ye 24.2 milyar dolar sıcak para girişi olmuştu. 12 aylık cari açığın 61.42 milyar dolara gerilemesiyle yılbaşında yüzde 10 olan cari açığın GSYH'ye oranı da yüzde 7.9'a düştü. Ödemeler dengesi istatistiklerindeki sıcak para rakamları Başçı'nın söylediği gibi güneşli bir hava yerine ekonominin risk altında olduğunu gösteriyor. 10 ayda ekonomiye giren sıcak para miktarı 30 milyar doları geçti. İşte bu tablo Merkez Bankasının uykularını kaçırıyor. Faizleri bu yüzden kıdım kıdım indiriyor. Sert operasyon yapsa, Sıcak para sahipleri ellerindeki tahvili satıp dolarını alıp gidecek. TL zayıflayacak, kredi faizi düşecek, büyüme hızlanacak. Cari açık tekrar açılacak. Bu durumda enflasyon patlayacak. Ama bu tablo Merkez Bankasının uyguladığı politikanın eseri. Yılbaşında faizleri yükseltip, ekonomiye sert fren yaptırmasaydı, bunlar yaşanmayacaktı. Bir zamanlar bir şarkı vardı, kendim ettim, kendim buldum, diye. Aynen öyle. Şimdi ayıklasın bakalım pirincin taşını.