Benim oğlum bina okur!..

A -
A +

Bu tablo Türkiye'nin daha çok yatırım yapılmasını engelliyor. En büyük sorumlu faizleri yüksek tutan ve ekonomiyi zayıflatan Merkez Bankası...

Türkiye yılın ikinci çeyreğinde tahminlerin gerisinde %2.1 büyüdü. Bu gelişmeye; gayri safi yurtiçi hasıladaki payı %65 olan hanehalkı tüketim harcamalarındaki düşüşün yaşanması yol açtı. size iki çarpıcı örnek vereceğim. Birincisi ilk çeyrekte yüzde 3.2 artan tüketim harcamaları ikinci çeyrekte ancak yüzde 0.4 oranında artabildi. Yatırımlar bıçak gibi kesildi. İlk çeyrekte büyümeye eksi 0.2 ile negatif katkı yapan yatırımların, ikinci çeyrekteki etkisi eksi 3.5'a tırmandı. İlk çeyrekte büyümeye ciddi anlamda pozitif katkı yapan ihracatın ikinci çeyrekteki katkısı net anlamda negatif oldu. İkinci çeyrekte büyümeye pozitif katkı yapan en önemli kalem stok artışları oldu. Millî gelirin yüzde 70'ini oluşturan iç tüketimdeki artış ikinci çeyrekte sıfır düzeyine kadar indi. İç tüketim durulunca ticaret de, taşıma da, finansal hizmetler de büyüyemedi. Bu yılın ilk yarısına ait teşvik belgesi analizleri yayınlandı. Verilen teşvik belgesi sayısı, geçen yıla göre yüzde 21 oranında azalmış. Şimdi, piyasa faizlerinin çok üzerindeki "banka kredi faizleriyle yatırıma girmek istenilmediği" gerçeği açık bir şekilde anlaşıldı. Kredi faizlerinin yüksekliği iş âlemini yatırımdan uzaklaştırmış. Bu yılın ilk yarısında yatırımlar geçen yılın aynı dönemine göre, toplam yüzde 28 oranında düşmüş. Sonuç: faizlerin ve dövizin yüksek olduğu ortamda kimse yatırım yapmıyor, tüketim harcamaları otomatik olarak azalıyor...
Bakın ortada 12 yaşında sağlıklı bir çocuk var. Annesi obezite olacak diye fazla yemek vermiyor. Oysa çocuğun iştahı müthiş, yerinde duramıyor, sürekli hareket halinde... Yeterli beslenmeyi alamadığı için zayıflıyor. Yahu, yedir şuna ekmeği, eti, şişerşe şişsin, hiç korkma o büyüme çağında. Hiç merak etme göbekli marul olmaz, boy atınca bütün aldıklarını geri verir. Yok, bu anne hiç laf dinlemiyor. O zaman geriye tek bir yol kalıyor, çocuğu elinden almak özel bir yurtta yetiştirmek. Mızrak çuvala sığmıyor. Artık saklanacak yer yok. Her şey gün gibi ortada. Bankalar kredi müşterilerini yüksek faiz-düşük vade sarmalıyla yıllardan beri eziyor... Malını-mülkünü ve emeğini sömürüyor. Türkiye'nin geleceğini ipotek altına alıyor. Bu tablo Türkiye'nin daha çok yatırım yapılmasını engelliyor. En büyük sorumlu faizleri yüksek tutan ve ekonomiyi zayıflatan Merkez Bankası... Başkan Erdem Başçı, "faizi düşürürsek döviz yükselir" diyor. Peki şimdi kurlar yüksek değil mi? Dolar neden 2.200 TL'yi aştı? "Benim oğlum bina okur, döner döner yine okur" durumuna düşme! Faizi aşağı çek, gaz pedalına dokun, ekonomi yoluna devam etsin. Unutma! Araba stop ederse, tek sorumlu şofördür!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.