Bile bile lâdes!

Kazançları göz kamaştıran bankalar gündemin ilk sırasında. Şimşekleri üzerlerine çeken faiz dışından elde ettikleri gelirler. Bunların başında da kart aidatı, hesap işletim ücreti ve dosya masrafları geliyor. Yargı kararlarına rağmen bankalar kart aidatı almaya devam ediyor. Kart aidatı deyip geçmeyin, kazandıkları para dudak uçuklatıyor. Yargıtay'ın kredi kartı aidatlarının 10 yıl geriye alınabileceğine yönelik kararı var. Tüketiciler Yargıtay kararına göre bu paralarını geri isteyebilir. Ama bu yolu çok kişinin denediğini düşünmüyorum. 10 yıl önce 20 milyon adet olan kredi kartı sayısı bugün 74 milyona çıkmış durumda. Ortalama kredi kartının yıllık aidatını 25 lira olarak hesap ederseniz 18.5 milyar TL gibi bir rakamla karşılaşırsınız. Dosya masrafı adı altında alınan paraların toplamı 10 milyar TL'yi buluyor. Aslında bu para da dava yoluyla geri istenebilir. Meclis Bankacılık Alt Komisyonu'nun hazırladığı rapora göre bankalar, 64 masraf kalemiyle vatandaştan yılda 26 milyar lira kazanıyor. Sadece kredi kartı aidatlarının getirisi yılbaşından bu yana 8 milyarı geçti. Raporda yasal boşluklardan faydalanan bankaların masraf kalemleri ve miktarını her yıl artırdığı, yeterli denetim olmadığı için vatandaşın mağdur edildiği vurgulanıyor... 

Bankalar her yıl para bozma, şifre gönderimi ve kasa ziyaret ücretinin de dahil olduğu 64 ayrı masraf kalemiyle yaklaşık 26 milyar lira kazanç elde ediyor, dedik. Oysa 2012'de tüm bankaların personel gideri 10 milyar lira. Vatandaştan alınan kart aidatları bankaların personel giderini neredeyse ikiye katlıyor. Bankalar kredi kartı borçlarını tahsil demediklerinde alacaklarını varlık yönetim şirketlerine devrediyor. Ondan sonrası tufan. Bu şirketler vatandaşa göz açtırmıyor, tacizde, tehditte bulunuyor. Bu kadar büyük kredi kartı kullanıcısının tamamı borcunu tıkır tıkır ödüyor mu? Hayır. Asgari ödeme tuzağına düşüyorlar. Bundan sonra faize çalışıyorlar. 10 milyondan fazla vatandaşın bu durumda olduğu belirtiliyor. Borcunu ödeyemeyenlerin bir kısmı tefecilerden para alıyor, yani yağmurdan kaçarken doluya tutuluyor. Sonrası tam bir dram. Bakın 1000 lira kredi kartı faizi yüzde 30 bileşik faizle yıl sonunda 1300 liraya yükseliyor. Merkez Bankası tarafından kredi kartlarına uygulanacak en yüksek aylık faiz oranı yüzde 2.12 olarak açıklanırken, en yüksek aylık gecikme faizi oranı yüzde 2.62. Bankalar gecikme zammında tavan oran üzerinden işlem yapıyor...

Peki Başbakan Erdoğan'ı çileden çıkaran bu tablo nasıl oluştu? Vatandaş tıpış tıpış gitti, banka ile kart anlaşmasına imzayı attı, olmayan parayı da harcadı. Bunu nasıl yaptı diye soracak olursanız birinci derecede suçlu dev alışveriş merkezleri... Gözleri boyadılar, paraları kaptılar.