Doğru adam doğru sonuç

Sesli Dinle
A -
A +
Ekonomide hedef belirlendi, tüm oklar oraya yönlendi. Maliyetleri düşürmenin, cari açığı daraltmanın, TL’yi güçlendirmenin, enflasyonu frenlemenin, tek yolu bulundu. Seçim sonrası rasyonel ve sadeleşme politikalarına dönen hükûmet buna ulaşmak için bütün imkânları seferber etti. Mehmet Şimşek yönetiminde çalışmaya başlayan profesyonel ekip önce politika faizini %15’e yükseltti. TL’yi güçlendiren kararlar aldı. Uygulanan başarılı dış politika ile Batı dünyası ile güven ve iş birliği tazelendi.
 
Türkiye’nin 6 aylık risk primi 145,90 düzeyine indi. Bu gelişme üzerine yabancı yatırımcı hisse senetlerine döndü. Son olarak 231,4 milyon dolar olmak üzere 5 haftada 1,4 milyar dolarlık pozisyon açtılar. Hisse stokları 24,2 milyar dolara yükseldi. Merkez Bankasının rezervlerinde kısa sürede görülmemiş artış başladı. 7 Temmuz haftasında brüt rezervler 1,9, net rezervler 3,4 milyar dolar arttı. Toplam rezervler 110,4, net rezervler 13,2 milyar dolar seviyesine çıktı. Merkez Bankası artık kuru tutmak için dolar satmıyor, tam tersi rezervlerini arttırmak için piyasadan dolar satın alıyor... 
 
Yeni hedef Körfez ülkeleri. Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne gelecek hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yapacağı ziyaretlerde bu ülkelerle lojistik, enerji, tahıl, fintek, e-Ticaret, petrokimya konularında en az 25 milyar dolarlık yatırım anlaşması imzalanması. NATO zirvesinde ABD Başkanı Biden ile varılan mutabakat çerçevesinde Bakan Şimşek Amerikalı dev şirket CEO’ları ve yabancı yatırımcılarla bir araya gelecek. Seçim sonuçlarıyla birlikte Amerikan kamuoyunda Türkiye’ye bakış değişti, yeni ekonomi yönetimi güven verdi, Amerikan iş dünyasında yatırım iştahı kabardı. Eylül ayında dünyanın en büyük yatırım bankalarından Goldman Sachs ev sahipliğinde, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in katılımı ile yeni ekonomik programın ilk büyük ‘roadshow’ gerçekleşecek. Hedef Türkiye ile ABD arasındaki ticaret hacmini 100 milyar dolara çıkarmak... 
 
ABD’de enflasyonun düşüşüyle birlikte faiz artış sürecinin tamamlanması doları dünya para birimleri karşısında büyük değer kaybına uğrattı. Ancak TL bundan yararlanamadı. Zira piyasa, Para Politikası Kurulunu 20 Temmuz toplantısında 500 baz puanlık faiz artışına zorlamak için kuru yukarıda tutuyor. Türkiye’nin ortalama aylık ithalatı 34 milyar dolar. Demek ki döviz rezervi 3 aylık ithalatı kolaylıkla karşılayabilecek ölçüde. Merkez Bankasının rezervleri bu yıl bulması gereken 190 milyar doların %58’i dolayında. Özetle söylemek gerekirse, ekonomide son iki yılda yaşanan tüm çalkantılara rağmen döviz rezervleri, yeterli büyüklüğe ulaştı. Kaldı ki bu rakam her hafta 3-5 milyar dolar artıyor. Kısa vadede 150 milyar doların aşmasını bekliyorum. Rezervler ne kadar güçlü olursa vatandaş döviz almaz, satar, kurlar düşük kalır, maliyetler artmaz, fiyatlar istikrar kazanır. Enflasyon dizginlenir, vatandaş rahat nefes alır. Başarı böyle geldi: Doğru adam, doğru seçim, doğru sonuç!
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.